English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Y ] / You men

You men traduction Turc

19,717 traduction parallèle
You men have no tattoos.
- Dövmeleriniz yok.
Maybe you men need to go for a drink or something.
Belki bir şeyler içmek istiyorsunuzdur.
If Women don't feel it, Why do you think men will feel... jealous... have an ego?
Bayanlar için sorun yoksa, neden bu erkekler için ego sorunu olsun ki?
You : last "offer" idea for men was such a hit...
Senin erkek alışverişi için olan fikrini destekler.
Inspired by you, men think they can sit at home become stats!
Senden esinlenip, erkeklerde evde oturarak ün yapabileceklerini düşünebilir.
Seeing as no laws have been broken here, I kindly ask that you and your men leave.
Hiç bir yasa çiğnenmediğine göre kibarca sizden ve adamlarınızdan gitmenizi istiyorum.
That boy was limping, and you're telling me he just managed to slip past your men?
Adam topallıyordu ve sen gelmiş adamlarınızı geçtiğini söylüyorsun?
We've offered you some very suitable, clean young men.
Sana münasip, ahlaklı bir genci öneriyoruz.
I saw an aristocrat murder three innocent men while the four of you just stood by.
Siz dördünüz beklerken bir soylunun 3 masum adamı öldürdüğünü gördüm.
If you won't punish him for what he did to those men, surely you'll punish him for this.
O insanlara yaptığı şeyden ötürü onu cezalandırmak istersen bunun için cezalandırabilirsin.
So you see, Simpson men just don't...
Gördüğün gibi, Simpson adamı...
So, if you ever have any doubt white men created civilization, just go have a look.
Yani eğer beyaz insanların medeniyeti yarattığından bir şüphen varsa, oraya git bir bak yeter.
We need men like you.
Bize senin gibi adamlar lazım.
So if you ever have any doubt white men created civilization, just go have a look.
Eğer beyaz insanların medeniyeti yarattığından bir şüphen varsa, oraya git bir bak yeter.
But then you think the men who look at you are fools, or worse, to be taken in by such an obvious outward show.
Lakin öte yandan, böylesine bariz bir gösteriden etkilenen erkeklere aptal gözüyle bakıyor ya da daha kötü bir şekilde görüyorsunuz.
So, instead you're drawn to dark, complicated, impossible men, assuring your own unhappiness and isolation because, after all, you're happiest alone.
Bu yüzden onlar yerine karanlık, anlaşılmaz ve imkânsız erkeklere karşı ilgi duyuyorsunuz. Böylece kendi mutsuzluğunuzu ve bir başınalığınızı garanti altına alıyorsunuz çünkü nihayetinde en çok tek başınayken mutlusunuz.
I know that I don't have the best history in terms of, you know, my taste in men, but I am finally ready.
Bir açıdan en iyi geçmişe sahip olmadığımı biliyorum erkek zevkimi biliyorsun fakat nihayet hazırım.
All men will let you pass, until you reach your destination.
Herkes geçmene izin verir. Böylece hedefine ulaşırsın.
All because you goth snobs didn't want to see Two and a Half Men.
Bütün bunlar züppe iki ve bir buçuk erkeği görmek istemediğin için.
But with Tumpers, the man girdle system for men, you don't have to waste time on your waistline.
Erkeklere özel korse sistemi Tumpers ile vaktinizi belinize harcamanıza gerek yok.
The men you watched die.
Ölüşünü izlediğin adamlar.
You know why I fight men in the arena?
Niye erkeklerle dövüştüğümü biliyor musun?
And the men from your past who used you.
Peki ya geçmişinde seni kullanan adamlar?
My father liked men like you.
Babam senin gibi adamları severdi.
You killed one of my best men!
En iyi adamlarımdan birini öldürdün!
You killed my men?
Adamlarımı mı öldürdün?
Seeing how I'm short a few men, what do you say, August?
Adam eksiğim de var zaten ne dersin August?
If you get what you want, you will be tasked with serving the desires of these men in this room.
Eğer istediğini alırsan Senatoda bu odadaki adamların isteklerini yerine getireceksin.
How could you possibly be ogling these white men?
Beyazlara nasıl şehvetle bakarsın?
Most of the men you're chasing aren't dangerous, but desperate.
Kovaladığın adamların çoğu tehlikeli değil ama çaresiz.
My men have prepared the way for you.
Adamlarım senin için yolu hazırladılar.
He wouldn't be at large if you and your men had done a better job at the Chatelet.
Eğer sen ve adamların, Chatelet'te işini iyi yapsaydı serbest olmayacaktı.
Tell you what, why don't you use some of that sexual fluidity to slide off the court so the real men can play?
Madem seksiliğinle akıyorsun, bu akışkanlığını sahadan çıkmak için kullan da, biraz da biz oynayalım?
You just tell me where Eduardo and his men are hiding.
Eduardo'nun nerede olduğunu ve adamlarının nerede saklandığını söylemen yeter.
Tell me, Malcolm. When you were in Africa, how many of these "men" did you slaughter?
Söylesene Malcolm Afrika'dayken o "adamlardan" kaçını katlettin?
The men you murdered aboard that train... They were my men.
O trende öldürdüğün adamlar benim adamlarımdı.
You don't think I'll send men to find you?
Seni bulmak için peşine adam takmayacağımı mı sanıyorsun?
Is it all mankind you despise, or just men?
Tüm insanoğlundan mı nefret ediyorsun yoksa yalnızca erkeklerden mi?
These men, these deserters we are supposed to capture, they are just regular fellows who do not believe in the cause, like me, like you.
Yakalanması gereken bu adamlar, bu kaçaklar senin benim gibi davaya inanmayan normal insanlar sadece.
Well, then how can you be fine with rounding up men just like you?
O zaman senin gibi insanları tutuklamak konusunda ne hissediyorsun?
These men, these deserters we are supposed to capture, aren't they are just regular fellows like you and me?
Yakalanması gereken bu adamlar, bu kaçaklar senin benim gibi normal insanlar değil mi?
What you and your men do to satisfy your needs outside of camp is no interest of mine.
Sen ve adamlarının tatmin olmak için kampın dışında yaptıklarınız beni ilgilendirmez.
What are you going to do, kill him right in front of Reiter's men?
Ne yapacaksın yani? Onu Reiter'in adamlarının önünde mi öldüreceksin?
Merlyn's men saw you fighting for your team.
Merlyn'in adamları seni takımın için savaşırken gördüler.
I told John to trust you, to give you another chance, but I was wrong because men like you don't change.
John'a sana güvenmesini ve şans vermesini söylemiştim ama yanılmışım çünkü senin gibiler değişmiyor.
So what, Oliver, just because Felicity left you, I'm supposed to believe that all men are incapable of redemption?
Yani Oliver, sırf Felicty seni terk etti diye insanların kurtulmaktan aciz olduğuna mı inanmalıyım?
Not all men are like you, Oliver.
Herkes senin gibi değil Oliver.
These men are not here to take you to the conference room.
Bu adamlar konferans odasına götürmek için burada değiliz.
Reiter : Mr. Queen! My men are searching the woods for my property, but you chose not to die with them.
Sayın Kraliçe! Benim erkek benim özellik için ormanda arıyorsunuz Ama onlarla ölmek değil seçti.
It's like when you watch Mad Men for that chick you said was like a fat me.
Mad Men'i izlediğinde o kadının benim balıketli hâlim gibi olduğunu söylemene benziyor bu.
You hit reset, you're banned for life.
Reset'e basarsan ömür boyu men edilirsin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]