English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ A ] / Annem ve babam

Annem ve babam traduction Anglais

2,648 traduction parallèle
Annem ve babam Polonyalıydı. ve ciddi sorunlar yüzünden orayı terketmişler.
My mother and father had Poland in worse condition.
Hava iyi olduğunda, barbekü yapacağız ve annem ve babam da bazı arkadaşlarını çağıracak.
When the weather's nice, we'll barbecue and my parents will invite some friends over for a party.
Yani, annem ve babamın güzel bir evlilikleri olmayacaktı Bu kadar yakın bile olmayacaktı.
I mean, my mom and dad will never have the perfect marriage... maybe not even close.
Annem ve babam gibi, Reed dayım da cennette.
My Uncle Reed is in heaven, so are my mother and father.
Annem ve babam Endonezya'da yeni bir iş aradılar.
My parents sought a new posting in Indonesia.
- Annem ve babam onlara ne yapıyor?
~ What are Dad and Mom doing in there?
Nasıl olur da annem ve babamın ayrıldığını bana söylemezsin?
How the hell could you not tell me Mom and Dad split up?
Kiz kardesim ve ben, annem ve babam
My sister and me, my mom and my dad.
- Annem ve babam.
- My mother and father.
Annem ve babam ölünce buraya gömüldü.
Mother and father laid in there dying.
Annem ve babam yanıma taşındı.
Yeah, my parents have moved in with me.
Annem ve babam hiç evlenmemişler.
My dad and mom, uh, they didn't get married.
Henüz Londra elemelerini kazanmıştım. ve... hepimiz arabadaydık... ben, annem ve babam. en yüksek sesimizle şarkı söylüyorduk ve hepimiz gülüyorduk çünkü aramızdan hiçbiri iyi söyleyemiyordu.
I'd just won the London Trials and... all of us in the car, me and my mum and dad, were singing at the top of our voices and we were all laughing cos none of us can sing for shit.
Tamam ama annem ve babam aile mesleğini ikimize bıraktı.
OK, but Mom and Dad left the family business to the both of us.
Doğum gerçeğimi bilen insanlar sadece annem ve babam.
The only people who know the truth about my birth are Mam and Dat.
işte annem ve babam.
And my parents.
Şehre geri dönmeliyiz, akşam yemeği için annem ve babam bekliyor.
We should go back to Paris, today We have dinner with my parents.
Annem ve babam, bir dağcılık gezisinde kaza geçirdiler.
My mom and dad... on a mountaineering trip they had an accident.
Pekala, annem ve babam için bunu yapacağım.
Okay, i'll go for the sake of mother and father.
Annem ve Babam bütün gün sokaklarda dolaşıp, iş arıyorlar ama..... hiçbir şey yok.
Mom and Dad are out all day pounding the pavement looking for work, but... Nothing.
Doğum günümde Annem ve Babam bana dondurma arabası aldı ve istediğim kadar yedim.
For my birthday, Mom and Dad, they got an ice-cream truck, and I could have as much as I wanted.
Annem ve babam seni Carnegie Mellon'a göndermeyi göze alabilir.
Mom and Dad could still afford to send you to Carnegie Mellon.
Annem ve babam beni alıverdiler demek.
Mom and Dad, they just took me.
Annem ve babam iyi işlerde çalışıyorlardı.
My parents had good jobs.
Yetenek gösterisinin günü geldiğinde annem ve babam bizi de götürdüler..
The day of the talent show came around and Mom and Dad made us both go.
Annem ve babam, bundan hiç hoşlanmazlardı, değil mi?
Mom and Dad would not like this one little bit, would they?
Annem ve babam...
Mom and Dad were...
Annem ve babam, geçenlerde, talihsiz bir araba kazasında öldüler.
Mom and Dad were killed recently in an unfortunate car crash.
Ve bence annem ve babam boşanıyor olabilir.
And I think mom and dad might be getting divorced.
Annem ve babam biliyorlar mı?
Do... do mom and dad know?
Ian ve ben, yarın, annem ve babamı ağırlayacağız.
Ian and I are treating mom and dad to dinner.
Babam bir öğretmendi. Annem ölmeden önce ve sonra işini kaybetti.
You know, before my mom died and he lost it.
Babam günlerce kederli bir halde ve durmadan annem konuşmak istiyor mu diye bakınarak evde tek başına kaldı.
My dad, left on his own, moped for days and endlessly checked to see if my mom wanted to talk.
Babam ben küçükken öldü ve annem de çoğu zaman yanımda olmadı.
My father died when I was young and my mother was absent most of the time.
Babam.. kaçmış.. ve annem de anlarsın ya..
All they think my dad gone. But my mother killed her.
Ne yazık ki babam ve annem ben çocukken, son kolera salgını sırasında vefat ettiler.
Unfortunately, he and mother perished in the last cholera outbreak. when I was a boy.
Babam ve annem, barışırlar değil mi?
Mom and Dad, they're gonna work it out, right?
Gerçek şu ki, babam şirketteki yerimi iki yaşımdan beri benim için saklıyor ve annem ben Chloe ile evlenene dek mutlu olmayacak. ve güzel dişleri olan 9 tane çocuk yapana kadar.
Truth is, my dad's been saving a place for me on the board since I was two and my mother won't be happy until I've married Chloe and have nine children with perfect teeth.
Babam, kardeşim annem ve ben.
My dad, and brother, and Mom and I.
Babam ve annem buraya 1943'te, ben 9 yaşındayken taşındı ve o zamanlar, yaklaşık yirmi ila otuz arası ineklik, o günlere göre mütevazı, orta ölçekli bir mandıramız vardı.
My dad and mother moved here in 1943 when I was nine years old. And during that time, we had a dairy of about somewheres between 20 and 30 cows, which in those days was a modest, medium-sized dairy.
Babam yaşıyor, annem iyi değil ve sen iğnecisin hala
Dad leaves, mom's a mess and brand new Callie decides to retreat into a needle!
Bu yüzden bir gün babam onu annem ve kız kardeşim evi toplarken hayvan barınağına götürdü.
So one day my dad drove him to the animal shelter while my mom and my sister packed up the house.
Babam ona karısı olarak saygı duyuyor, ben ona annem olarak saygı duyuyorum, ama bugün senin torunun onu rezil etti. Onu parçalara ayırmak istedim.
My father as his wife and i as my mother respect her so much, but your grand daughter humiliated her in public, i would've cut her into pieces there itself.
Anneni arayıp bundan bahsetmeyeceğine söz ver çünkü o da benim annemi arar, annem babama söyler ve babamın bu işi başaracağıma inandığını sanmıyorum.
Oh, and promise you won't call your mother and tell her about this, because then she'll call my mom who will tell my dad, and I don't think he really believes I can make this happen.
Annem hayatının yarısını göz yaşları içinde, yemek yaparak ve babamın eve geri dönmesini bekleyerek geçirdi.
My mom spent half her life in tears, cooking dinner, waiting for my dad to return home.
Annem geleneksel köpekbalığı yüzgeci çorbası yapacak ve babam da sarhoş olup kötü bir Borat taklidi yapacak.
My mother will make the customary shark's fin soup, and my father will get drunk and make bad impression of Borat.
Babam grubuyla gitar çalar ve annem de film oyuncusudur.
My dad plays guitar in a band and my mom is a film actress.
Annem ölmüştü ve babam, acılarını yeni kız arkadaşıyla dindirmeye karar vermişti.
My mother was dead, and my father decided to bury his grief in a new girlfriend.
Annem altıncı sınıftayken büyük babamla ayrılmışlar ve büyük babam annemi kendi ailesinin yanına, Nebreska'ya götürmüş.
SHE SPLIT WITH MY GRANDFATHER WHEN MY MOM WAS IN 6th GRADE, AND HE TOOK MY MOM TO NEBRASKA, WHERE HIS FAMILY'S FROM. OH.
panik yapmamaya çalışıyorum ama benim kadar gezdiğiniz zaman 4 yıl için bile olsa bir yerde yuva kurma fikrine kapılırsınız bu durumda bu yer annemin mezun olduğu okul oluyor babam ve ben uzun zamandır birbirimize sahiptik annem daha ben bir yaşına gelmeden ölmüş
I was trying not to panic. But when you have moved as much as I have, you kind of get attached to the idea of settling down in one place for 4 years. In this case, my mother's alma mater.
Babam ve annem kavga ediyor.
Daddy and Mommy are fighting.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]