Az sonra traduction Anglais
3,752 traduction parallèle
Polisler gelir az sonra.
The cops are gonna be here. There's boxes over here.
Utanç verici olan, dört kişilik bir tadım menüsü sipariş edip, "arkadaşlarımız" "lavabodan" az sonra geleceklermiş gibi davranmak ya da "itfaiyeci" olup, "yangın söndürmeye" gittikleri için "gecikecekler" diye takılmak.
It is embarrassing ordering a 4-person tasting menu, then pretending our "friends" will be back from the "bathroom" soon or are "late" on account of the "fire" they're putting out because they're both "firefighters." Mm-hmm.
Az sonra gerçek rüya takımın Max, Grant, Penny, Sean olduğunu görecekler. 4 kişilik bir parti!
They're about to see that the real dream team is Max-Grant-Penny-Sean, party of four.
Az sonra geleceğim.
Yeah, I'll be in in a second.
Gaddar anneciğim Başrolde Susan Lucci Victoria Chase olarak Az sonra geri- -
Mommy Monstrous, starring Susan Lucci as Victoria Chase, will return after these- -
Bu torbaları senin sarhoş kıçını toplarken edindim ki az sonra yine olacak gibi duruyor.
I got these bags carrying your drunken ass, like I'm about to do right now.
Yumurtalı ekmekler az sonra hazır olur.
French toast will be ready in a jiffy.
Lord Romer az sonra yanınıza gelecek.
Lord Romer will be with you shortly.
Az sonra yanınıza geleceğim.
I'll be there in a minute.
Wes, az sonra gelip seni tekrar kontrol edeceğim.
Wes, we're gonna come back and check on you soon.
Barmen kapanış zamanından az sonra cesedi bulmuş ve polisi aramış.
The bartender discovered the body just after closing time, called it in.
Az sonra yanımızda Tom Cruise'la yeniden birlikte olacağız millet.
Folks, we'll be right back with Tom Cruise right after this.
Az sonra işimiz biter zaten.
We'll be gone in a second.
Az sonra iki defa dünya şampiyonu olmuş Ty Hassen geliyor.
Next up, your two-time world champion, Ty Hassen!
Az sonra söyleyeceklerimin tümünden sorumlu olacağım.
I shall take full responsibility for what I'm about to say.
Kameralar ve telefonlar,... az sonra diğer cihazları ve elektriği de kontrol edebiliyor olacağız.
Cameras and phones, and in two shakes we'll have power and utilities.
Birinci kısmı orada, çantamın içinde ikinci kısmı ise az sonra getireceğim.
Part one is in my bag over there, and part two I'll be out with in just a minute.
Daphne az sonra gelir.
You're the only one childlike enough to believe it could work.
- Az sonra görüşürüz.
Bye-ee!
Az sonra orada değilmişim gibi konuşmaya başladılar.
Anyway, eventually they started talking like I wasn't even there.
Üç dakikadan az bir süre sonra kalbini yeniden çalıştırmak zorundasınız.
Less than three minutes of circulatory arrest left.
Az önce telefonda Wren'le konuştum ve geçen gün birisi onu ziyaret ettikten sonra tamamen çıldırdığını söyledi.
I just got off the phone with Wren and he told me that Mona freaked out after some guy went to visit her the other day.
Fazla vakit olmaz, değil mi? - Altmış saniyeden az zamanda Liam Cuddy binaya girmiş, tüfeğini kurmuş ve sonra atış yapmış olabilir mi?
Did Liam Cuddy have time to enter the building, set up his rifle, lake the shot, all in less than 60 seconds?
En azından birileri bu delilikten sonra uyuyabilecek.
At least someone's gonna sleep through this insanity.
- Fen laboratuar ödevi matematik ödevi ve az bir zaman sonra da Fransızca ödevi var.
- She has science labs, math homework and a French paper all due very soon.
Evet, 4 saatten az bir süre sonra.
YEAH, IN LESS THAN FOUR HOURS.
Az önce yaptığın anlaşmadan sonra Helen'ın bu gece kimseyi yataktan atacağını sanmam.
After the deal you just negotiated, I don't think Helen's throwing anybody out of bed tonight.
Nesli oğluyla bitiyor. 1838'de öldükten sonra ailesiyle ilgili çok az şey biliniyor.
His lineage ends with his son, and little is known about his family after he died in 1838.
Nick Lane'in saatine göre bir sonraki deprem dalgası 1 saatten az bir süre sonra gelecek.
According to Nick Lane's watch, the next wave of earthquakes are due to begin in less than an hour.
Bunlardan önce küçük azılarda sorun var, sonra sende olmayan 2.azı dişinde ve kesici dişinde.
Before these were your premolars, then a 2nd molar, which you don't have, and your incisor.
Onun bana yaptıklarından sonra Daniel için elimden en azından bu kadarı gelir.
That's the least I can do for Daniel after all he's done for me.
Sana kelepçe takayım, az sonra köşeyi dönünce bırakırız.
Hey, let me just put the handcuffs on you and then I'll take you around the corner and let you go.
Sadece azıcık ruj sürüp, azıcık kırmızı şarap içtikten sonra gel ve sonra bir kaç hikaye ayarlarız.
You'll just come over, put on a little lipstick, loosen up with a glass of red wine, and then we'll just run through a few stories.
Ve sonra, bir gün, Hannibal Lector tipli,... muhtemelen dünyanın en azılı katillerinden biri olan Denzel Washington karakteri filme dahil oluyor.
And then, one day, in walks Denzel Washington's character, who's probably one of the world's worst murdering, sociopathic Hannibal Lecter types.
Şimdi, ettiğim yeminin anlamı ve sonuçları konusunda usulüne göre bilgilendirilip uyarıldıktan sonra,... kendi özgür irademle,... iki yıldan az olmamak kaydıyla ve gerek duyulduğunda Federasyon'un ihtiyaç duyduğu süre boyunca Federal Servis'te kalmayı kabul ederim.
I do now, of my own free will... after having been duly advised and warned... of the meaning and consequences of this oath... enrol in the Federal Service for not less than two years... and as much longer as may be required... by the needs of the Federation.
Tara konusundaki yardımından sonra en azından bunu yapayım.
It's the least I could do after the way you helped me with Tara.
İçini boşalt ve sonra ilkokul baloma yolculuk edelim ki az kalsın katılmıyordum!
Empty out, and then we'll travel to junior prom, which I almost didn't attend! ( Laughs )
- En azından geceye kadar bağla. Sonra yatakta salarsın, kimse görmez! - Geri zekalı.
Indeed you're loose, at least keep your hair tight!
Böylece artık daha az yiyiyorum, ve daha sonra acıkınca, resme bakıp hafızamda tok kalabiliyorum.
That way I eat just a little bit now, and then later, when I'm hungry, I can look at the picture and get full on the memory.
Sonra harika bir balo gecesi hazırlamak için dışarı çıktım. En azından bir kişi keyfini çıkarıyor.
And then I was out planning the perfect prom night, which at least someone is enjoying.
Ve sonra... ve sonra o tamamen, böyle, azınca...
And then... and then when she gets all, like, horny...
Çünkü, hiçbir şey eski sevgilinle ayrıIdıktan sonra... onu tekrar ilk kez görmekten daha tuhaf olamaz. Ve bu durumu daha az tuhaf yapar.
It makes it less weird,'cause there's nothing more awkward than seeing your ex for the first time after a break-up.
Sanırım adamın sırtına oturup nefes almasını önlemesi ve sonra da yüzünü toprağa vurması gerekecek. En azından başkası böyle yapardı.
I guess he's gonna have to sit on the guy's back so he can't breathe and shove his face in the dirt... or at least that's what someone could do.
En azından çaldıktan sonra olmaz mı?
I mean, can we at least perform first?
Çok geç haber verdiğimi biliyorum, ama altı yıl boyunca senin niye idam edilen kadın sayısının bu kadar az olduğuna dair yakınmalarını dinledikten sonra bunu özel bir iyilik olarak addederim.
I know it's short notice, but I would consider it a personal favor after six years of listening to you complain about how there are so few women on death row.
O yazıdaki yorum bazı şeyleri başlatarak ilk kızgınlığımızı atlattıktan sonra idareye geçip aslında içinde azımsanmayacak doğruluk payı olan şeyler var olduğunu fark edebilirdik.
That Review Would have Been one of the Things Which Would have - once we'd got over Our Initial IRE - We Would have Taken on Board and realised That there was More than a germ of Truth in IT.
- Son soruşundan sonra 10 dakika daha az kaldı.
Ten minutes less than last time you asked.
Hani şu düğünden sonra, yavaş yavaş dışlayacağım hatun... Az evvel zehirlenmiş.
You know the one I was gonna phase out right after the wedding- - She just came down with food poisoning.
Az önce dâhice durdurduğumuz silahlı, uzaylı çekirge saldırısından sonra, güvenlerini tekrar kazanmalısın.
They'll need reassuring after that weapon-bearing giant alien locust attack we just stopped, rather brilliantly.
Buna rağmen az önce söylediniz, o eve 4 gün sonra geldi.
Yet you've just told us he was home after four.
Bir dakika, sen az önce sen öldükten sonra başkasıyla yatamayacağımı mı söyledin?
Wait, did you just say I can't sleep with other men after you're gone?
sonra görüşürüz 1668
sonra 2580
sonraki 111
sonra ne 44
sonra sen 24
sonra gel 22
sonradan 20
sonra ne olur 16
sonra konuşuruz 306
sonra gelirim 43
sonra 2580
sonraki 111
sonra ne 44
sonra sen 24
sonra gel 22
sonradan 20
sonra ne olur 16
sonra konuşuruz 306
sonra gelirim 43
sonra ben 38
sonraki soru 17
sonra da 378
sonra ne oluyor 32
sonraki durak 25
sonra ne oldu 346
sonra dedim ki 21
sonra ne yapacaksın 26
sonra dedi ki 26
sonra ne olacak 126
sonraki soru 17
sonra da 378
sonra ne oluyor 32
sonraki durak 25
sonra ne oldu 346
sonra dedim ki 21
sonra ne yapacaksın 26
sonra dedi ki 26
sonra ne olacak 126