Bir deneyin traduction Anglais
798 traduction parallèle
Bir deneyin, görelim.
Have a try, we'll see!
Hele bir deneyin.
Just give him a try.
Lütfen, Pazar ve Ortakları firmasının sigarasını bir deneyin.
Try cigarette made with tobacco from Thermo Pazar and Company, please.
Bir deneyin.
Try this.
Haydi kolaysa bir deneyin de görelim!
Go ahead and try it!
- Bu kanunlara aykırı mı? - Bir deneyin.
- Is there a law against that?
Great Jones Caddesi'ndeki Dr lsaacs'ı bir deneyin.
Try Dr. Isaacs in Great Jones Street.
Bir deneyin.
Try.
- Neden olmasın, bir deneyin.
- Why not, give it a try
- Bir deneyin bakalım!
- Just try and stop me!
Kendi üzerinde deney yapmak,.. ... iyi bir deneyin tüm kurallarına aykırı.
Self-experimentation is against the rules of good research.
Bir deneyin.
Try it some time.
Böyle bir deneyin mükemmel olmasını bekleyemezsin.
You can't expect such an experiment to be perfect.
Şey, bir deneyin, olur mu?
Well, try it, won't you?
Bir deneyin.
Try it sometime.
Hele bir deneyin.
Just try it.
Bir deneyin bakalım.
Test the circuit.
Buralarda, barmenin tavsiye ettiği biriyim. "Tabanca Polly'yi bir deneyin."
Here I'm just somebody the bartender recommends - "Try Polly the Pistol."
Deneyin bir.
Just try some.
Başka bir lehçe deneyin.
Try another dialect.
Alın, bir tane deneyin.
I have my own. Here, try one of these.
Evin içine giden bir yol olmalı. - Tüm bu kapıları deneyin.
There must be some way through to the house.
- Bir engellemeyi deneyin hele.
- You try and stop me.
Bugün ve her gün deneyin. Şimdi haberler. Polis, Claude Mazard'ın gizemli bir şekilde ortadan kaybolduğunu açıkladı.
The police have just announced the mysterious disappearance of Claude Mazard, founder of the fabulous public utilities empire of World Enterprises Incorporated, under circumstances indicating foul play.
Bunu deneyin. En iyi müşterilerimize verdiğimiz bir şey.
Try this on for size. lt's our very best, reserved for special customers.
Sadece bir franka şansınızı deneyin.
There's your key. Last call for bets!
Bu kaseye bir parça pamuk koyarak yaptığımız deneyin etkinliğini size gösterebilirim.
Now I can quite easily demonstrate its efficacy for you by... placing a piece of ordinary cotton wool in this bowl.
Bu kaseye bir parça pamuk koyarak yaptığımız deneyin etkinliğini size gösterebilirim.
I can demonstrate its efficacy for you quite easily... by placing a piece of ordinary cotton wool in this bowl.
Hadi, bir daha deneyin.
Come on, try it again.
Bu bombalama, sivil nüfusun üzerinde, patlayıcı ve yakıcı... bombaların birleşmiş etkisini görmek... için yapılan deneyin bir parçasıydı.
The bombing was part of an experiment to determine the combined effects of incendiary and explosive bombs on civilian populations.
Bir de keki deneyin Bay Allnutt.
Try a rock cake, Mr. Allnut.
Deneyin, başlangıç için kolay bir şey deneyeceğiz.
Well, try. We'll take something easy to start.
- Bir ya da iki haftalığına deneyin onu.
- Try him for a week or two.
Neşeli bir şarkı ve bir sevgiliyi deneyin
# Try a cheerful song and a valentine
Bir kez olsun birlikte çalışmayı deneyin.
Let's try to work together just once.
- Aşina olduğunuz bir şey yazmayı deneyin.
- Try writing something youre familiar with.
Bir saat sonra yeniden deneyin.
Try in an hour.
İyi bir sigara için bunları deneyin baylar.
For a good smoke, try these, gentlemen.
Bir daha deneyin.
Well, try that number again.
Bunu kabul edin. Bir kere bile de olsa, şansınızı bir üç kağıtçıda deneyin.
Take my deal because once in your life you've got to take a chance on a con man.
Benim için bu deneyin muvaffakiyetinden daha mühim bir şey yok.
There is nothing more important to me than the success of this experiment.
Herhangi bir yan etkisi olup olmadığını görmeliyim. Bir ay daha sağlam kalırsa deneyin başarılı olduğunu açıklarız.
I have to see if it suffers from any ill effects. lf it * s alive in, say, a month, we * ll pronounce the experiment successful.
- İğrenç bir şey. Giyip deneyin.
- I-I don't want to wear that.
Öğleden sonra bir süreliğine kalkmayı deneyin.
Try and get out of bed for a little while this afternoon.
- Bir daha deneyin.
- Try again.
Bir de siz deneyin.
You try it.
o zaman görüşmek dileğiyle şimdi bu sadece sponsorumuzun reklamı değil aynı zamanda çok iyi bir tavsiye sizi gerçekten serinletecektir bir sonraki buluşmamıza kadar Oasis'i deneyin var olan en yumuşak tadı
I hope we see you then. Now this isn't just a word from the sponsor, it's simply a very good suggestion. It stands for real refreshment.
Bir dolara, yani bedavaya, Kelp'in Kool Tonik'ini deneyin.
Well, for one dollar, the tenth part of a sawbuck, try Kelp's Kool Tonic.
Bir bunu deneyin.
Here, try this one.
Bir de bunu deneyin.
Here, try this one.
Bir tane deneyin.
Try one, sir.
deneyin 95
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dakika bekler misiniz 17
bir dolar 65
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika daha 36
bir dakika önce 23
bir dakika izin ver 16
bir daha olmasın 24
bir daha olmaz 55
bir dakika bekler misiniz 17
bir dolar 65
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika daha 36
bir dakika önce 23
bir dakika izin ver 16
bir daha olmasın 24
bir daha olmaz 55
bir dahaki sefere 163
bir de bana sor 80
bir dakika izin verin 27
bir dost 87
bir daha bak 16
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir de bu 17
bir de 274
bir de bana sor 80
bir dakika izin verin 27
bir dost 87
bir daha bak 16
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir de bu 17
bir de 274