English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Bunu alayım

Bunu alayım traduction Anglais

308 traduction parallèle
Bunu alayım.
I'll take this one
- Bunu alayım, lütfen.
- I'll take this, please.
Bunu alayım.
This will do.
- Bunu alayım.
- I'll take this.
Verin, bunu alayım.
Here, let me take that.
Bunu alayım!
I'll take this!
- Bunu alayım.
Let me take this.
Bunu alayım. Daha sonra üstünde çalışıp sana tam bir rapor yazarım.
I'll just take this and study it later and give you a full report on it.
- Bunu alayım.
Oh, dear, I've dropped it.
Bunu alayım, tatlım.
Let me take that, sweetheart.
Ben bunu alayım.
I'll take this one.
Michelle, canım, bunu alayım.
Michelle, darling, I'll take that.
Bunu alayım.
I'll take that.
Ben bunu alayım.
I'II take this.
Ben de bunu alayım.
I'll take that one.
Bunu alayım.
I'll take it.
- Bunu alayım efendim.
- h'hh take that, sir.
- Onun yerine bunu alayım.
I'll take this instead.
Bunu internette yayınlayıp senin için geri dönüşler alayım mı? - Yap.
How about I just post it online and get some feedback for you?
- Sen bunu al, ben de seninkini alayım.
- You take this one, I'll take yours.
- Bunu ben alayım.
- I'll take this.
Bunu, giyindiğimi alayım.
I'll take this one, the one I've got on.
Bunu ben alayım.
I'll take that.
- Ben... Bunu avans olarak alayım.
- I'll take the keg, to bind it, huh?
Bunu ben alayım.
I'll take this.
Öyleyse, sadece bunu alayım.
Oh, I'll just have this one then.
Bunu not alayım.
I'll make a note of that.
Bunu ben alayım.
I'll take this
- Madem öyle, tüfeği geri alayım. - Bunu hediye say.
In that case give me back the rifle.
Ve bunu.Annem kendime güzel birşey alayım diye verdi.
And this. Mother said I was to buy myself something nice
Hadi bunu kutlayalım, sana dondurma alayım.
Come on, let's celebrate. I'll buy you some ice cream.
- Bunu senin için alayım.
Let me take this for you.
Bunu alayım.Yağmur yağıyor.
Is it raining out?
Bütün alayın bunu yapacağını mı söylüyorsun?
Are you saying the whole regiment to do that?
Bunu laboratuvara götürüp bir emsal alayım.
I gotta get this to the lab and get a stool sample.
İzin verin bunu ödünç alayım, lütfen!
Let me borrow it, please!
Bunu alayım, ve birazdan çıkarım.
Let me get this, and I'll be right out.
Bir kalem alayım, sonra sonra bunu sizin için imzalarım.
I'll get a pen, and then I can autograph it for yis.
Dur bunu not alayım. Daha kaçık.
More wacky, less egghead.
- Bunu hangi manada alayım?
I'm not sure how to take that.
İşte, bunu önce alayım.
Here, let me get this first.
- bunu ben alayım aklın karışık görünüyorsun, benim küçük pudingim kız kardeşim, şişko, domuz görünümlü bir adamla dışarı çıktı burada seni neşelendirebilecek bir şeylerim var
- I'll take that. You seem preoccupied, my little pudding cup. My sister's on a date with a big, fat rummy.
- Bunu ben alayım.
- I'll take that.
Hey, Li. Bunu ben alayım.
Hey, Li, I'll take this.
Aksi olsaydı bunu bilirdim. Mantomu alayım.
If he has, you're in over your head.
Sen bunu al, ben de şunu alayım.
You take these and I'll take those.
Sağ olun, Doktor Bey. Bunu bir yere not alayım.
Thank you, Herr Doctor, I must be sure to write that down.
Bunu alay konusu yapıp genç hanımı daha da üzerdi.
- To what end? He would make but a sport of it and torment the poor lady worse.
- Bunu ben alayım, efendim.
- I'll take that for you, sir.
Bunu ben alayım.
I'II take that.
Bakalım neler varmış. Bunu alayım.
Let's see what you've got I'll take this.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]