Bunun için çok geç traduction Anglais
676 traduction parallèle
Bunun için çok geç artık, değil mi?
Too late for that now, isn't it?
Artık bunun için çok geç.
It's too late for that now.
Bunun için çok geç kaldınız.
You are too late.
Bunun için çok geç. Çok geç değil.
It's too late for that.
- Artık bunun için çok geç.
And it's too late for that!
- Bunun için çok geç.
- It's too late for that.
Çünkü bunun için çok geç.
It is a little too late.
- Bunun için çok geç.
- That'll be too late.
Hayır, maalesef bunun için çok geç.
No, I'm afraid it's too late for that.
Bunun için çok geç.
It's a little late for that.
Bunun için çok geç, Motherwell.
Too late for that, Motherwell.
Üzgünüm ki bunun için çok geç.
I'm afraid it's too late for that.
Bunun için çok geç.
It's too late.
- Artık bunun için çok geç.
- Since it is too late for that.
Bunun için çok geç, biliyorsun.
You know it's too late for that.
Bunun için çok geç.
It's too late for that.
Ama bunun için çok geç..
But it's too late for that.
Tatlım, bunun için çok geç...
Sweetie, it might be too late for that...
Bunun için çok geç, ama artık beni suçlamadığına sevindim.
- Make him change his plea. - It's too late for that, Jame. But I'm glad you don't blame me anymore for what happened.
- Bunun için çok geç. - Hayır!
- It's too late for that!
Pişmanım ama bunun için çok geç..
I repent, but it's late.
Artık bunun için çok geç.
It's too late for that.
Sanırım artık bunun için çok geç.
Looks like it's a little late for that now.
Artık bunun için çok geç.
Now that it's too late.
- Bunun için çok geç.
- I think it's a bit late for that now.
Bunun için çok geç.
Too late.
- Bunun için çok geç, değil mi?
- It's a bit late for that now, isn't it?
Bunun için çok geç Anne.
It's too late for that, mother.
Bunun için çok geç. güvertedeki subaylar, Nimitz'i rüzgâra doğru çevirin.
Officer of the deck, turn the Nimitz into the wind.
Bunun için çok geç.
Too late for that.
Bunun için çok geç!
It's too late for that!
Bunun için çok geç.
It's too late now.
Korkarım bunun için çok geç.
I'm afraid it's far too late for that.
Bunun için çok geç..
It is too late for that.
- Artık bunun için çok geç.
It's too late for that.
- Bunun için çok geç.
- Too late for that.
Bunun için çok geç.
It's too late for that now.
Bir panzehir olsaydı bile, bunun için çok geç kalınmış olurdu.
Even if there were an antidote, it's too late for it.
Bunun için artık çok geç.
The trouble has eaten too far for that.
Bunun için artık çok geç.
It's too late for all of that.
Çok geç kaldılar bunun için.
They're too late for that.
- Bunun için çok mu geç kaldım sence?
Do you think it's too late for that?
Bunun için artık çok geç.
It's too late for that.
Çocuğun gittiğini çok geç fark ettik. Kaçışı ilk gemideki insanların ölmesine sebep oldu, bunun için üzgünüz.
We did not realise until too late that the boy had gone, and we are saddened that his escape cost the lives of the first ship.
Ama bunun için artık çok geç değil mi?
But isn't it too late?
Bence bunun için artık çok geç.
I think it is too late for that.
- Bunun için artık çok geç.
It's too late now.
Bunun için artık çok geç değil mi?
Well, it's a little late for that, isn't it?
Evimize, buradan kurtulmaya o kadar yakındık ki... Ve bunun için artık çok geç!
Close enough to home to bark our shins, and now it's gone.
Hayır, bunun için çok geç artık.
I...
Saat bunun için çok geç.
It's too late for that.
bunun için üzgünüm 144
bunun için çok üzgünüm 39
bunun için teşekkür ederim 20
bunun için 111
bunun için endişelenme 65
bunun için üzülme 17
bunun için özür dilerim 49
bunun için buradayım 33
bunun içinde ne var 30
bunun için zaman yok 17
bunun için çok üzgünüm 39
bunun için teşekkür ederim 20
bunun için 111
bunun için endişelenme 65
bunun için üzülme 17
bunun için özür dilerim 49
bunun için buradayım 33
bunun içinde ne var 30
bunun için zaman yok 17