English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ E ] / Emir böyle

Emir böyle traduction Anglais

181 traduction parallèle
Son sürat Port Royal, emir böyle!
Make speed there! That's the order!
Altıncı Emir böyle buyuruyor. Hz. Musa'ya Sina Dağı'nda Yüce Tanrı tarafından indirilen vahiyde böyle diyor.
So says the sixth Commandment... as handed down to Moses on Mouth Sinai... by the Lord God of Israel himself.
Emir böyle bayan.
Orders, ma'am.
Emir böyle.
It's orders.
- Emir böyle.
This was orders.
Emir böyle.
By order.
Emir böyle.
It's an order
Bana verilen emir böyle.
I have my orders.
- Yeni emir böyle.
- New orders.
"Siyonist" olacak, emir böyle.
We'll write "Zionist". It's the order.
Sana göre emir böyle.
That's what you think it says.
- Bana verilen emir böyle.
Those are my instructions.
- Emir böyle.
- Those are my orders.
Onu Fort Smith mahkemesine götüreceğim. Emir böyle.
My orders are to arrest him, take him back to Fort Smith for trial.
- Emir böyle.
- ( Pilot ) Orders.
- Emir böyle!
- I have my orders!
Emir böyle.
That's the way it is.
Affedersin patron, emir böyle.
Sorry, boss orders.
Filimler burada kalacak, emir böyle.
Excuse me, all film stays in-house. Orders.
Arabadan çıkamazsın! Emir böyle
No we can't leave the car, it's orders.
Sen kim oluyorsun ki Hanımefendi bana böyle bir emir verdi?
What the heck are you so that Madame gave me that kind of order?
Başbakan böyle bir emir vermemiştir.
The prime minister gave no such order to this jury.
Ben emir kuluyum. Emir de böyle.
I'm a soldier, and the orders order to end this ordeal.
- Ancak yüzbaşı böyle emir almış.
- The captain has his orders.
Böyle bir emir vermem ben!
- I shall give no such command!
Bana böyle bir emir veremezsiniz.
You can't give me any such order.
Böyle bir emir almadıkları için, yüce Kralım.
They have not been commanded, mighty sovereign!
Sizleri buradan götürmek için emir aldım. Böyle bir yetkim var.
I have the authority to order you out of here. you know.
- Böyle bir emir yok.
- We got no orders, lieutenant.
Böyle bir emir vardı.
There was such an order.
Böyle bir emir hiç üst subaylarını kapsadı mı?
Has such an order ever included his senior officers?
İki yıl önce Afrika'da böyle bir görevden sonra karargahtan dediler ki aksi yönde emir gelmiş.
Well, two years ago in Africa, after a mission like this, they tell me at Headquarters, "Did you receive the counter-orders?"
- Şimdi olmaz, böyle emir aldık.
- Not at this time. That's our orders.
Hortiz'in niye böyle bir emir verdiğini anlamıyorum.
I can't understand why Hortiz gave that order.
- Ben böyle mi emir verdim?
- Were these my orders?
Bir dakika. Böyle bir emir çıkardılar. Kahretsin!
You said that they're forced...
- Böyle bir emir yok.
There's no such regulation.
- Şimdi. Böyle emir aldım.
Those are my orders.
Ben böyle emir vermedim.
I didn't order that.
Böyle durumlarda yazılı emir almam gerekiyor.
In front of similar demonstrations, I demand a written order.
Sana bir emir verdiğimde böyle mi yaparsın?
Is that what you do when I give you an order?
Şimdi, bu emir tarihsiz ve imzasızdır... ve uslu durursan böyle kalacak.
Now, this order is undated and unsigned... and it stays that way if you behave.
Bize böyle emir veremezsin!
You can't order us around!
Ben böyle bir emir vermedim.
I did not order this. I did not order this.
Bir daha asla böyle bir emir verme.
Don't ever again give that kind of order.
Böyle emir vermeye devam edeceksen ben hiçbir yere gitmiyorum.
You keep bossing me around, I ain't going nowhere.
Ben böyle bir emir almadım.
It's not in my orders, man.
Ona böyle bir emir vermedim.
I didn't give him any orders at all.
- Ben böyle bir emir vermedim.
- l never ordered any...
Biz böyle bir emir vermedik.
We never authorized this.
Hayır, kaptanlarımıza verilmiş böyle bir emir yok yanılmıyorsam Küba'ya gitmeleri söylendi.
I said,'No, our captains had no such orders, as far as I am aware they are instructed to go on to Cuba.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]