English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ E ] / Et

Et traduction Anglais

177,003 traduction parallèle
- Yardım et bana!
- Help me!
" Sevgili William, tahmin et bakalım.
" Dear William, guess what.
Taze et almak için oraya giderdin ve bir tavuk seçerdin.
Fresh meats that you could actually go and pick out the chicken.
Daha fazla et koyuyorlar.
They're making more meat.
Evet, sen içmene devam et. Allah korusun şişeyi bitirmeden gece biterse mazallah.
Yeah, you know what, drink up.'Cause God forbid you go a night without finishing the entire bottle, huh?
Yok, hayır, devam et söyle!
No, go ahead and say it!
Devam et.
Go ahead.
Devam et ve haykır bakalım...
Go ahead and say it out loud...
Devam et ve haykır bakalım, hayatının...
Go ahead and say it out loud, that your life is...
Kendim için bir şeyler yapmamı hazmedemediğini itiraf et hadi.
Admit to me that you hated the fact that I had something happening for myself.
Tanrım yardım et.
God help me.
- Hadi David, devam et! - İyi gidiyorsun David.
Come on, David.
Çevirmeye devam et, iyi gidiyorsun David.
That's great, David. Keep pedaling.
- Çevirmeye devam et.
That's great, David.
Devam et.
Continue.
David, yardım et!
David, help!
- Dikkat et.
Careful.
Kimseye söylemeyeceğine yemin et.
You got to swear you won't tell anyone.
Müfettiş Arnott, ister gizli görevine devam et veya etme... bu tamamıyla Müfettiş Fleming ile benim aramda olan bir mesele.
DS Arnott, whether this undercover continues or not is a matter entirely between DS Fleming and myself.
- İstersen okumaya devam et.
- Keep reading if you like.
Bak, başka bir şey aklına gelirse, bana telefon et, tamam mı?
Look, anything else jogs your memory, you give me a call, OK?
Sana yardım etmemize yardım et, Hana.
Help us to help you, Hana.
devam et, Rupal.
Go ahead, Rupal.
Güvenliğe telefon et ve DS Arnott'a bakmalarını söyle.
Get up to whatever floor you're meant to be on. Phone security, tell them to go and look for DS Arnott.
Devam et.
Go on.
Devam et.
Keep it going.
Devam et.
Now we're sucking diesel. Go on.
Polk Avenue Polisi, lütfen hareket et!
Polk Avenue Police, please move along!
- Devam et.
Eat up.
Düz devam et.
Keep going straight.
Özellikle o son sahnede et parçalayıcının vajinasında olduğunu anladığında ve tecavüzcü başladığında...
Especially that final scene when you realize the meat grinder is in her vagina and the rapist starts to...
Yardım et Ruth.
Yeah. Help us out, Ruth.
Taze et.
Fresh meat.
Güven bana, sadece devam et.
Trust me, just go with it.
Kabul et Rosen.
So, deal with it, Rosen.
Veda et.
Say goodbye.
Küçük şapka ve gözlükle hayal et, tamam, erkekmiş gibi yapıyorum.
So, picture me in a little cap and glasses, okay, pretending to be a man.
İstediğin kadar nefret et.
Hate her all you want.
Sanki "siktir et" der gibi.
And just, like, fuck it.
Hadi, acele et.
Come on. Keep up.
Ben de böyle bir an için yıllarca beklemiştim.. babama nihayet ondan daha iyi ve daha güçlü... olduğumu söyleyebilmek için. O yüzden devam et.
You know, I waited years for a moment like this... when I could finally tell my own father that I was better than him and stronger than him, so you go ahead.
Dikkat et.
Heads up.
tamam, Wilson, kafa versiyonuna devam et?
All right, Wilson, continue with the cephalic version?
Hadi devam et. seç.
Go ahead. Choose.
Ve devlet ne zaman ki kesintiler hakkında Karar veriyor, okul bütçesi, yada cezaevi bütçesi, Tahmin et kimi seçiyorlar.
And when the state decides between cutting the school budgets or the prisons, guess which one they pick.
Itmeye devam et, devam et itmeye, Devam et!
Keep on pushing, keep on pushing, keep on pushing!
Hadi, derine dalmaya devam et.
Come on.
İdare et işte.
Just play along, man.
Devam et.
Carry on.
Acele et.
Hurry.
Tamam, devam et.
Okay, go ahead.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]