Eve gidiyorum traduction Anglais
2,270 traduction parallèle
Eve gidiyorum.
Going home.
Eve gidiyorum.
I'm going home.
Eve gidiyorum.
- Hm? - I'm going home.
- Ne biçim şey bu? - Bu ne. Ben eve gidiyorum.
– What the crap, what is this?
Eve gidiyorum.
Just going home.
Geceleri karımla eve gidiyorum.
At night I go home to my wife.
Ben eve gidiyorum.
I'm going home.
Ben eve gidiyorum.
- I'm going home.
Sonra, eve gidiyorum.
Later, I'm running home.
- Eve gidiyorum.
- I'm going home.
Eve gidiyorum.
- I'm going to the house.
Doğruca eve gidiyorum.
I'm gonna go straight home.
Ben eve gidiyorum.
I'm leaving. Going home.
- Hayır. Eve gidiyorum.
- No, I'm going home.
Şimdi eve gidiyorum.
I'm off home.
Kardeşimi ziyaret etmek için ayda bir eve gidiyorum ama yine de özlüyorum. Temiz havayı, tarlaları, her şeyi.
I sort of get home and see my wee brother every month or so... but I miss the usual clean air... space, all that.
Yarın eve gidiyorum.
I'm going home tomorrow,
Eve gidiyorum
I'm going home
Ofisten eve gidiyorum, ne oldu?
Going home, from the office. Why?
- Bugün eve gidiyorum.
- I'm going home today.
- Gidiyorum dedim, eve gidiyorum dedim.
I said to stay! - I said I was leaving... I said I was going home.
Ve ben eve gidiyorum.
And I'm going home.
- Eve gidiyorum.
Heading home.
Ben eve gidiyorum, hoşça kalın.
I'm going home, bye. - You're gonna die.
Şimdi eve gidiyorum.
I'm headed home now.
Ben de eve gidiyorum.
I'm going home, too.
Ben eve gidiyorum.
I'll make my own way home.
Sanırım, eve gidiyorum.
I think I'm going home.
Ben bir duş almak için eve gidiyorum.
Well, I'm going home to take a shower.
- Eve gidiyorum!
- I'm going home!
Ben eve gidiyorum.
- I'm on my way home.
- Ben eve gidiyorum.
- I'll go home.
Pekâlâ ben eve gidiyorum.
Okay. I'm going home.
Arabadan uzaklaşır mısınız lütfen eve gidiyorum da.
Would you move away from the car, please?
Ben eve gidiyorum
I'm going home
- Eve gidiyorum.
I'm going home.
Siktire et, ben eve gidiyorum.
Fuck it, I'm going home.
Evet, eve gidiyorum.
Yes, I'm on my way home.
Sen git. Ben eve gidiyorum.
You should, because I'm going home now.
Lazer savaşına ya da eve gidiyorum.
It's winter. Laser tag. Home.
Sokayım, ben eve gidiyorum.
Screw it, I'm going home.
Şimdi izin verirsen, eve gidiyorum.
Now if you'll excuse me, I'm going home.
Ben eve gidiyorum.
I go to my house.
Bar kapandığında eve yalnız döneceğimi düşünüp üzüldüm. Ama bana dönüp, ben de aynı tarafa gidiyorum dedi.
When the bar closed, I was sorry to leave but she said we were going the same way.
Sabah dersi 12.30'da bitiyor, Ben de eve, Paul'a öğle yemeği hazırlamaya gidiyorum.
Morning class ends at 1 2 : 30, then I go home and make lunch for paul.
Eve gidiyorum ben.
I'm going home.
Ben sadece tuvalete gidiyorum, eve değil.
I'm lust going to the restroom, not home.
Eve, giyinmeye gidiyorum benden bir buçuk saat önce gidip övgü videonu izlemelisin.
Well, I'm on my way home to get dressed. But you need to be there an hour-and-a-half before me to watch the tribute video.
Eve, tüyler ürpertici ve acınası hayatımı yaşamaya gidiyorum.
I'm going home to live my creepy, pathetic life.
- Ben eve gidiyorum.
- I go home.
Eve pantalonumu değiştirmeye gidiyorum.
I'm going home to change my pants.
gidiyorum 1257
gidiyorum ben 24
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gittim 19
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153
gidiyorum ben 24
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve gitmek istiyorum 292
eve git 260
eve gittim 19
eve gidelim 249
eve gidiyoruz 153