Goruyorum traduction Anglais
61 traduction parallèle
ozur dilerim. sizi rahatsiz etmek istemem, mesgul oldugunuzu goruyorum, ama bana yardim edebileceginizi dusundum.
Excuse me! I hate to bother you, I can see that you are busy. But I wonder if you can help me?
Belki de seni sonkez goruyorum.
Maybe I'm seeing you for the last time.
evet, goruyorum.
Yeah, I see.
Ki ben 25 yasin uzerinde olmayan herhangi birini oyle goruyorum... cunku onlar sansli olduklarinin farkinda degiller.
That's what I call anyone who's not over 25... because they don't know they're lucky.
Olu insanlar goruyorum.
I see dead people.
CALISMAYA BASLADIGINI GORUYORUM
I can see you been working.
DiNLEYiN, OKULUN ALDIGI YENi KARARLAR YUZUNDEN, BAZILARINIZIN TAKIMDAKi YERLERiNiZi KAYBETMEKTEN KORKTUGUNUZ GORUYORUM.
Listen, with the schools integrating and all, some of the guys are worried about losing their starting positions.
ONU GORUYORUM.
I see him.
YEDiGiNi GORUYORUM.
I see you eating lunch.
goruyorum ki daha cok kellesmisin
Nice to see your bald patch has gone Keithy.
Oh, bomba var bombayi goruyorum.. harika!
Oh, I'm the bomb. Oh, I'm the bomb. Great!
Ah... kendimi hatalı goruyorum... boyle soyleyerek kurtulamazsın, bu sefer degil!
Ah... I've tainted myself... This isn't time to be saying such crap!
Hatta ruya bile goruyorum.
I have even had dreams.
Benden hala suphelendigini goruyorum, Dedektif.
I see you remain suspicious of me, detective.
Ne goruyorum ki?
What do I see here?
Simdi goruyorum....
I see it now...
Sonunda, Ben de goruyorum.
At last, I see it too.
Alyansiniz oldugunu goruyorum Bayan Vaughn.
I NOTICE YOU'RE WEARING A WEDDING RING, MS. VAUGHN.
- Goruyorum iyisin
I know you're fine.
Iki kisi goruyorum ama Alex'i olduren adam yok.
I see two of them, but not the one who killed Alex.
Ben de sizin gibi ilk defa goruyorum.
You are seeing this for the first time.
Cunku o benim standartimda degil hayal goruyorum.
Because she's, like, so far out of my league that I feel like I'm dreaming.
Tamam, Cok kotu Tyler Perry hareketleri goruyorum.
Okay, I'm picturing the start of a very bad Tyler Perry flick.
Hayir hayir.Sartlari uygunlastirmak olarak goruyorum.
No, no, no. I see it as utilising favourable circumstances.
On sirada oturan bazilari soyle dusunuyor, goruyorum :
And I see people in the front row who are like
- Bir dere goruyorum.
- I thlnk I see a dam.
Benim seni goremedigimi dusunuyorsun ama bu sisenin icinden daha net goruyorum.
You think I can't see you, butl see much more clearly through this bottle.
binlerce kez olduğu gibi yine bu bokun icerisindeyim... o noktada, ben herzaman ayni seyi goruyorum.
I've been over this shit like a thousand times... to the point at which I always see the exact same thing.
Guzelliklerle cevrili oldugunu goruyorum, ama hala birsey var... karanlik.
I see you surrounded by beauty, but yet there's something... dark.
Goruyorum ki mesgul bir adamsin ve seni tutuyorum, degil mi?
I can see you're busy man and I'm holding you up, yeah?
Yani, zihnimde goruntuler goruyorum, tam olarak nereden geldiklerini bilemiyorum, ve onlari cizmek zorunda hissediyorum...
I mean I see images in my head, I don't know where they come from exactly, and then I feel compelled to draw them.
Sef, hedefi goruyorum.
Boss, I have the shot.
Dost canlisi bir yer ekibi goruyorum
I've seen friendlier-looking ground crews.
Goruyorum ki sizin departman hala polis arabalarina hem tuz hem biber eklemeye devam ediyor.
I see the department's still big on going salt and pepper in their squad car.
Bu konuda bir terapi goruyorum.
I'm seeing a therapist about it.
Yani, bunun sana nicin bu kadar iyi geldigini goruyorum.
So, I can see why this suits you just fine.
Yaris gorevlilerinin birbirlerine danistigini goruyorum. Tur zamanlarini inceliyorlar.
I can see the race stewards conferring, examining the official lap charts.
Ve simdi onun derinliklerinde ayni adanmisligi goruyorum.
And I see the same devotion, deep down inside of him.
Sage kitabini okudugunu goruyorum.
I see you're reading the Book of Sage.
Solda dort kisi goruyorum.
There's four on the left.
Bir suredir seni buralarda goruyorum.
I've seen you around.
Oyleyse neden ne tarafa donsem Roma kartali goruyorum?
Then why do I see Rome's eagle everywhere I turn?
Uh, Bazen goruyorum seni degisik zamanlarda girip cikiyorsun
Uh, I see you... going in and out, like, at strange times.
Onu goruyorum
I see him.
Hedef geldi, onu goruyorum.
Target has arrived. I've got her in sight.
Göruyorum.
I see.
GREG, SENİ GÖRÜYORUM
- Craig, I can see you.
SİZİN VE ÜLKE İÇİN SADECE FELAKET GÖRÜYORUM EĞER YAPMAZSAK
But I foresee nothing but disaster for you and this country if we don't.
ÖLÜ BİR YAHUDİ GÖRÜYORUM!
I see a dead Jew!
ÇOK BULUTLU.ELİMDE KİTABI GÖRÜYORUM FAKAT DIŞARIDA DEĞİL.
It's very cloudy. I see the book in my hand, but nothing outside.
Yani şöyle, burda karin kaslarini gerip etrafta dolanip, tshirtünü kaldirip hava atar gibi... şu sendeki "V" şeklini göstermeni göruyorum.
It's just I see the way you walk around here acting all "playery" pretending to scratch your abs so you can lift up your shirt and show off that "V" thing you've got going on.
görüyorum 679
görüyorum ki 81
görüyorsun 561
görüyor musun 747
görüyorsunuz 374
görüyor musunuz 176
görüyorsun ya 140
görüyoruz 16
görüyormusun 34
görüyorsunuz ya 100
görüyorum ki 81
görüyorsun 561
görüyor musun 747
görüyorsunuz 374
görüyor musunuz 176
görüyorsun ya 140
görüyoruz 16
görüyormusun 34
görüyorsunuz ya 100