English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Iyi gitti

Iyi gitti traduction Anglais

1,506 traduction parallèle
Şansı iyi gitti.
- He got lucky.
- Bunu Dex ile iyi gitti olarak algılıyorum.
- Oh, I take it it went well with Dex.
Düşündüğümden daha iyi gitti.
It went a lot better than I thought it would.
İşler benim açımdan iyi gitti.
All worked out good for me
Babamla iyi gitti mi? İyiydi.
The thing with Dad went okay?
Ameliyat ya çok iyi gitti, ya da aniden bitti.
Either surgery went really well, or it ended really abruptly.
Marissa'yla iyi gitti.
Things with Marissa went great.
- Oh, yani iyi gitti.
- Oh, so it went well.
Çok iyi gitti.
That went well.
Pekala, bu iyi gitti.
Well, that went well.
Şu ana kadar her şey iyi gitti.
Until now everything went fine.
Sanırım herşey iyi gitti.
Well i think that went rather well
Çok çok çok iyi gitti, efendim.
It went very, very, very well, sir.
- Düşündüğümden daha iyi gitti.
- That went a lot better than I thought.
Bu iyi gitti mi?
Son, did this go good?
- Bana gayet iyi gitti gibi geldi.
- Seems to me like it went pretty good.
Ama bunun dışında iyi gitti.
But other than that, it went fine.
Ve 5. Bölüm iyi gitti bu mantıken bizi, 6.
And that was a great job with Chapter 5... which logically leads us to Chapter 6...
Bence de iyi gitti.
I thought it went well, too.
Bir kaç ay iyi gitti.
Went fine for a few months.
Briç partisi iyi gitti mi?
Her bridge game okay?
Yani UİD ile görüşmesinden çıkıpta iyi gitti diyen oldu mu hiç?
I mean... does anyone ever come out of an IOA deposition saying, "That went well"? !
İyi bir çocuktu, kendi çabasıyla koleje gitti.
He was a good kid, putting himself through college.
Ama onu o daha iyi bir yer için gitti bilmek yardımcı olur.
- But it does help her to know that he's gone on to a better place. - Absolutely.
Ama en azından o daha iyi bir yere üzerine gitti.
But at least he's gone on to a better place.
Ve çok daha kötü hissettim, ben onun daha iyi bir yere gitti ediyorum bilmiyordum eğer.
And it would've felt a lot worse if I didn't know he'd gone on to a better place.
Kamptaki yeni öğretmen iyi bir kadındı... olanlar yüzünden öyle sarsıldı ki, o yüzden çekip gitti!
The camp's new schoolteacher, a lovely woman... was so traumatised by what happened that she left!
Buraya saplanıp kalman iyi olabilir. Doktor gitti.
I might as well'cause you're stuck here.
En sevdiğin kardeşin gitti diye iyi olacak mısın?
You gonna be okay now that your favorite sister's gone?
Gitti. O gün çok iyi insanlar kaybettik.
We lost a lot of good people that day.
- İyi gitti gibi geldi bana.
I THOUGHT IT WENT OK.
Güzel gösteri. İyi gitti.
Good show.
İyi gitti.
That went well.
Nasıl gitti? O iyi mi?
How'd that work out?
Bu son sıra için gördüğüm en iyi başlangıç turuydu ; hoşuma gitti.
That's the first victory lap I've ever seen for last place ; I like it.
İyi birisiydi ve şimdi o gitti.
He is good man, and he is gone.
- İyi gitti mi peki?
- That went down well.
İyi, kötü, harika, bunaltıcı ama hoşuma gitti.
Good, bad, amazing, depressing, but I liked it.
Ona parayı bıraktığımızı ve her şeyin yolunda gittiğini söyle. - Nasıl gitti? - İyi gitti.
look, you just tell him... tell him we made the drop, and everything went, you know... oh, yeah, how'd it go?
İyi gitti yani?
So it went good?
O kaşif için her şey iyi gitti.
Everything went right for that rover.
Ama çok iyi ve çok hızlı gitti.
But he got too good, too fast.
- İyi, bu hafta işler için Bordeaux'ya gitti.
- OK. - He's away on business all week.
Aslında, "Yarasa Kulak" daha iyi olabilir... Bu da hoşuma gitti.
Actually, "Bat-Ear" would be better... I would like that too.
- Oldukça iyi gitti sanırım.
- Thought that went pretty well.
- Benim hoşuma gitti, iyi görünüyor.
- I like it, it looks real.
Ona yalan söylediğim için biraz kötü hissettim ama... iyi yanı, John'un hoşuna gitti, ve bu sayede iyi becerildim.
Felt a little bad lying to him, but... on the upside, John liked it, and I got fucked good because of it.
Pekâlâ, ameliyat iyi gitti.
So, the surgery went fine.
En iyi okullara gitti. Ama onu sekiz yıldır görmüyorum.
I have not seen it in... 8 years.
Megan... iyi adam belliki uzaklara kurtarmaya gitti, ama söyle bana Kraft'ın hikayesine kanmadın değil mi? .
Megan... this good man here is obviously too far gone to be saved, but please tell me that you're not buying Kraft's story as well.
Sanırım iyi gitti.
Thank you for helping me figure that out.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]