Kabul et traduction Anglais
4,869 traduction parallèle
Kabul et, Emily.
Face it, Emily.
Teklifimi kabul et, ben de Autobot arkadaşların ve insan evcil hayvanlarının sağ kalmalarını sağlayayım.
Accept my offer, and I will allow your fellow Autobots and human pets to remain unharmed.
Tedaviyi kabul et ve beni bekle.
To recieve medication, wait for me.
- Denediğini kabul et!
- Admit that you went for it!
Bunu kabul et lütfen.
- What? - Take a look.
- Kabul et.
Give in.
Teklifi kabul et diyorum. Ona gününü çoktan gösterdik zaten.
I'm saying take the deal.
Bana anlaşmayı kabul et demiştin.
You told me to take this deal.
Hangi ton seni mutlu ediyorsa öyle kabul et.
Mm, you take it in whatever tone pleases you the most.
Anlaşmayı kabul et diyen sendin.
You told me to take this deal.
O yüzden niye oraya dönmüyorsun? Ancak kabul et, Baxter, eğer parayı almasaydın...
You have to admit, though, Baxter, if you hadn't taken the money...
Kabul et po.
Let's face it, po.
Lütfen bunu, Inspiron'ın sonsuz teşekkürü olarak kabul et.
Please accept this as a token of Inspiron's eternal gratitude.
- Kabul et, kötü bir karar verdin.
- Admit it, you made a bad decision.
Kabul et işte, seksi görünmeyi seviyorsun.
Admit it, you just like looking hot.
Tatsu biraz önce etkileyici bir testten geçti ister kabul et ister etme, senin bir yardımcıya ihtiyacın var.
Tatsu just passed an impressive test. Like it or not, you need an assistant.
Kabul et, benim hakkımda yanıldın.
Face it, you were wrong about me.
Sana ne borçluysa tamamen ödendi, kabul et.
Whatever favor he owed you- - consider it paid in full.
Kabul et bunlara çok yakınsın.
Admit it. You are too close to this.
Ramadi'deki mevzu için ödeşme olarak kabul et bunu.
Call it a payback for that thing in Ramadi.
Kabul et biraz komik.
Got to admit it's kind of funny.
- Adam ol da kabul et.
Be a man and admit it.
Belediye başkanı adaylığım için bir bağış olarak kabul et.
Consider it a donation... in my standing for mayor.
Yalnız benimle müttefik olmayı kabul et, çocuk yaşasın.
Swear allegiance to me alone, and the boy lives.
Sana olan sevgimin bir sembolü olan bu yüzüğü kabul et.
I give you this ring as a symbol of my love.
Grace, sana olan sevgimin bir sembolü olan bu yüzüğü kabul et.
Grace, I give you this ring as a symbol of my love.
Wayne, sana olan sevgimin bir sembolü olan bu yüzüğü kabul et.
Wayne, I give you this ring as a symbol of my love.
İster kabul et ister etme, senin bir yardımcıya ihtiyacın var.
Like it or not, you need an assistant.
İşi kabul et.
Take the job.
- Kabul et ki, kaldığı yer gayet hoş.
You'll agree she has a very nice place.
Kabul et, Robin.
Face it, Robin.
- Tesellisini kabul et.
I don't... Accept the comfort.
Bunu düğün hediyesi olarak kabul et.
Think of it as a wedding gift.
Geçen gece tüm söylediklerim için bir özür olarak kabul et.
Consider it an apology for all the things I said the other night.
Aç gözlülük etme de kabul et.
Don't get greedy. Take it.
Kabul et!
Recognize!
Seni yendiğimi kabul et sonra hemen geri döneyim.
Just admit I beat you and then I'll come right back.
Kabul et, onu hak etmiyorsun.
- Ben! Let's face it, you don't deserve her.
Kabul et.
Own it.
Kabul et.
Take the deal.
Kabul et.
Accept it.
Ja'mie, telefonunu kontrol et ve Mitchell arkadaşlık isteğini kabul etmiş mi bak.
Oh, Ja'mie. Check your phone and see if Mitchell's accepted your friend request.
Kabul et.
Do it.
Kabul et ya da etme.
Take it... or leave it.
- Evet. Lütfen kabul et.
- Yes, please do it.
Yapma Bones, sadece kabul et, tamam mı?
Aw, come on, Bones, just admit it, okay?
Sadece kabul et ve uy, tamam mı?
So just accept and adapt, okay?
Onun ruhunu ve parçalanan tüm ruhları, Tanrının affına kabul et, huzur içinde yat.
May his soul and the souls of all the faithful departed, through the mercy of God, rest in peace.
Çok şairane oldu kabul et.
You have to admit, there's a certain poetry to it.
Sanırım, sebze ve et karşılığında kıyafeti kabul edebiliriz, değil mi, Peter?
Well, we can probably come up with some herbs and meat, right, Peter?
Kabul et.
Oh, admit it.
kabul etmiyorum 51
kabul ettim 24
kabul etti 41
kabul etti mi 16
kabul etmelisin 27
kabul etmeliyim 22
kabul etmeliyim ki 42
etienne 37
ethan 178
etti 29
kabul ettim 24
kabul etti 41
kabul etti mi 16
kabul etmelisin 27
kabul etmeliyim 22
kabul etmeliyim ki 42
etienne 37
ethan 178
etti 29
ethel 94
ettore 17
ettim 71
ettin 18
etme 17
etkilendim 140
etmeyeceğim 40
etkileyici 234
etrafta 23
etmez 34
ettore 17
ettim 71
ettin 18
etme 17
etkilendim 140
etmeyeceğim 40
etkileyici 234
etrafta 23
etmez 34
etmiyorum 100
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etmelisin 16
etrafta kimse yok 27
etmiyor 21
etmeyecek misin 23
etrafına bak 98
etrafına bir bak 70
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etmelisin 16
etrafta kimse yok 27
etmiyor 21
etmeyecek misin 23
etrafına bak 98
etrafına bir bak 70