Size söz veriyorum traduction Anglais
916 traduction parallèle
Birazcık ayak işi ve biz bu adamı bir haftaya yakalayacağız, size söz veriyorum.
A little legwork and we'll have this man in a week, I promise you.
"Size söz veriyorum bu işin peşini bırakacağım ama bir daha asla dükkanıma gelmenizi istemiyorum."
"I promise not to pursue this matter, but I have to ask you never to visit my store again."
Bayan Mina, size söz veriyorum bu akşamdan sonra huzura kavuşacak, ruhu bu dehşetten kurtulacak.
Miss Mina, I promise you that after tonight she will remain at rest, her soul released from this horror.
Size söz veriyorum, Hyde tarafından bir daha asla rahatsız edilmeyeceksin.
I give you my word that you will never be troubled with Hyde again.
Size söz veriyorum, sözüme her zaman sadık kalırım.
I've given you my word, and that I never break.
Duygusuz olmak zorundaysanız bile yapın, sizi temin ederim ve şundan eminim ki size söz veriyorum hayatınızda ilk defa gerçek mutluluğun ne olduğunu tadacaksınız.
Do it even blindly if you must, and I promise you, I'm so sure of it, I promise you that for the first time in your life you'll know what real happiness is.
Rusya'da size söz veriyorum 10 yıI içinde bir devrim olacak.
In Russia, I promise you, there will be a revolution in 10 years.
Cabal'i bana verip, Harding'le yalnız konuşmama müsaade ederseniz size söz veriyorum hava kuvvetlerinizin üçte birini yine göklerde göreceksiniz.
If you will give me Cabal... and if you leave me free to talk with Harding... I promise you you'll see your air force - a third of it, at any rate - in the sky again.
Size söz veriyorum, bendeniz Matusuke, bu işle şahsen ilgileneceğiz.
I promise you that I, Matusuke, will take care of it all
Peki, size söz veriyorum, bir daha bu konuyu açmayacağım ama konuyu kapatmadan bir soruya daha cevap verebilir misiniz?
Well, I promise you I won't bring this up again, but before we end this conversation... would you answer just one more question?
Size söz veriyorum bugün unutulmaz ve sıradışı şeyler göreceksiniz.
I promise that this afternoon you'll see something extraordinary and unforgettable.
Size söz veriyorum.
I give you my word.
Size söz veriyorum.
I gave you my word.
Bizim çocuklar havyarları bir dakikaya kadar servis edecekler. Size söz veriyorum!
Our boy will appear any minute with the caviar!
Gidecekler, size söz veriyorum!
I'll get them out, I promise!
Size söz veriyorum, onu ilk açacak kişi Sherlock Holmes olacaktır.
I give you my word that Sherlock Holmes will be the first person to open it.
- Size söz veriyorum, vermeyeceğim.
- I promise you, I won't.
Ve size söz veriyorum ki, ilk önceliğim..... ki bayan D'Ascoyne'in de öyle -... kendisi eşim olma şerefini bahşetmiştir bana topraklarımızın ve üzerinde yaşayan insanımızın refahı olacaktır.
And I promise you that my first consideration, and that of Mrs D'Ascoyne, who has done me the honour to consent to be my bride, will be the welfare of the estate and of the people who live on it.
Birşey yapmayacağına size söz veriyorum!
I promise to do anything!
Lütfen Sayın Yargıç, size söz veriyorum... bu bir daha olmayacak, bir daha asla olmayacak.
Please, Judge, I promise this will never, never happen again.
- Size söz veriyorum.
I give you my word.
Size söz veriyorum, bir daha böyle bir şey asla olmayacak.
I promise you that this sort of thing will never happen again.
Size söz veriyorum, istediğiniz kadar su kullanabilirsiniz.
I give you my word you can have all the water you want.
Size söz veriyorum.
You have my word of honor.
Size söz veriyorum, Majesteleri.
I give you my word.
Pekala, Onbaşı, bu gece bize hiç bir şekilde cevap veremez ama size söz veriyorum, yarın onu iyice kızartacağım.
Look, Corporal, he's in no condition to be reprimanded tonight... but I can assure you that tomorrow he's in for a good roasting!
Size söz veriyorum, efendim.
You have my pledge, sire.
Açılmayacağına dair size söz veriyorum.
I give you my word that it won't be opened.
Size söz veriyorum ki... sizi inciten ölecek.
I promise you that he who has offended you shall die.
Size söz veriyorum, yarın sabah,
I promise you! Tomorrow morning...
Size söz veriyorum, Berlin'de harika vakit geçireceksiniz.
- You'll have a wonderful time. - That's why I came.
Size söz veriyorum, skandal falan çıkmayacak.
I promise you there won't be any scandal.
Size söz veriyorum bu film...
I promise you this film.
" O gün gelecek, size söz veriyorum.
And that day will come, I promise you.
Size söz veriyorum bu biçimde benden hoşlanmayacaksınız.
I promise you you won't like me this way.
Ve size söz veriyorum ki istersem bunların... -... hepsini yaparım.
And I give you my word, that's exactly where everybody's going unless things start happening now.
Ve size söz veriyorum, 1000 ryo'nuzu size geri getireceğim.
And I promise you, I'll get your thousand ryo back for you.
Size söz veriyorum, burada Clint Cooper için de bir mezar olacak.
I promise you, there will be a grave for Clint Cooper, too.
- Ah, anlıyorum. Size söz veriyorum ki, siz ve Madam Ballon mümkün olduğunca az rahatsız edileceksiniz Ballon adı da basının sansasyon merakı yüzünden itibar kaybetmeyecek.
I promise that you and Madame Ballon will be inconvenienced as little as possible and that the Ballon name will not suffer the sensationalism of the press.
Size söz veriyorum sizi buradan kurta...
I promise I'll get you out of -
Size söz veriyorum.
I promise you.
Amerrikan 3. ordusunun yerini tam olarak saptayın size söz veriyorum, Demir Haç almanız için bir şeyler ayarlayacağım.
- in the same Portsmouth area. - Identify this US army successfully, and we can arrange something more interesting than Iron Cross work!
Size bunu söz veriyorum ama ötekini değil.
I can promise you the one but not the other.
Söz veriyorum size zarar vermeyeceğiz!
We will do no harm!
Dahası, size içtenlikle söz veriyorum ki bir daha asla sizi hafife almak hatasına düşmeyeceğim.
Furthermore, I give you my sincere promise... never to make the mistake of underrating you again.
Ortaya çıkıp teslim olun. Size hiç bir şey olmayacağına söz veriyorum.
Come out now and surrender, and I promise nothing will happen to you.
Kızınızdan ayrı kalmanın acısını bilirim fakat söz veriyorum terk edilmiş hissetmeyeceksiniz. Size yakın bir yerde oturacağız.
I know the sorrow of being separated from your daughter... but I promise you will not be abandoned.
Size küçük bir söz veriyorum.
And I'm making you a little promise.
Size yardım edeceğim, söz veriyorum.
I'll help you, I promise.
"Ben bu suretle size 2,000 dolar ödeme yapma sözü veriyorum." Böyle bir paradan hiç söz etmemiştiniz.
"I hereby promise to pay you $ 2,000."
Bu dünyayı ilgilendiren bütün işlerde, size itaat edeceğime söz veriyorum.
For in all things that concern this earth, I owe you obedience.
söz veriyorum 1721
veriyorum 68
size nasıl yardımcı olabilirim 99
size de 156
size iyi eğlenceler 23
size iyi günler 35
size bir şey sorabilir miyim 51
size iyi şanslar 32
size katılıyorum 43
size soruyorum 36
veriyorum 68
size nasıl yardımcı olabilirim 99
size de 156
size iyi eğlenceler 23
size iyi günler 35
size bir şey sorabilir miyim 51
size iyi şanslar 32
size katılıyorum 43
size soruyorum 36
size minnettarım 60
size nasıl yardım edebilirim 39
size güveniyorum 66
size de mutlu noeller 19
size bir mektup var 20
size bir telefon var 22
size yardım edebilir miyim 48
size yardım edeceğim 39
size yalvarıyorum 169
size katılabilir miyim 50
size nasıl yardım edebilirim 39
size güveniyorum 66
size de mutlu noeller 19
size bir mektup var 20
size bir telefon var 22
size yardım edebilir miyim 48
size yardım edeceğim 39
size yalvarıyorum 169
size katılabilir miyim 50