English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ Y ] / Yapabilirsiniz

Yapabilirsiniz traduction Anglais

2,536 traduction parallèle
6,8 kod ile muhtemelen bilgisayarınızda bile plansal açısan böyle türeyen bir tane yapabilirsiniz.
You could probably do it with six or eight codes in your PC to make something that was fractally branching.
Sanırım bunu yapabilirsiniz.
May I assume this is all within your powers?
Nasıl yapabilirsiniz Beni böyle bırakın!
And now... How could you treat me like that?
Monte Carlo'da, bir Lamborghini veya Ferrari ile biraz aksiyon yapabilirsiniz.
In monte Carlo, you may get some action in a lamborghini or a Ferrari.
Bizimle bir araba yapabilirsiniz.
" We think you should build a car with us.
- Mr. Jean-Louis, Evin sahibi olduğunuz için istediğinizi yapabilirsiniz.
- Mr Jean-Louis, you're the owner, do as you please.
Bana ne isterseniz yapabilirsiniz.
You can kill me or do whatever you like to me!
Siz çekimden sonra ne istiyorsanız yapabilirsiniz.
You can do whatever you want after the shooting.
Bu sorunları aşmak için ne yapabilirsiniz?
What can you do to bypass these problems?
Diğer bir deyişle, evrenin başlangıcına gidip olanları... izlemekten daha iyi çünkü bunu bir kez yapabilirsiniz.
In some ways, it's almost better than going back to the start of the universe and watching, because you only get one chance to watch it.
Çalışırsanız her şeyi yapabilirsiniz.
If you put your mind to it, anything's possible...
Hades'de hayatın nasıl olduğuna dair bir taslak çizecek olsanız sanırım bunu Peleliu savaşında çekilmiş bir fotoğrafa bakarak yapabilirsiniz.
If you're gonna draw a pencil sketch of what life in Hades is like, I think you could do it from a photograph of the battle of Peleliu.
Bir insana nasıl cansız eşya muamelesi yapabilirsiniz?
How can you treat a person as an non-living object?
Yapabilirsiniz!
Tell yourself you can do it!
Bir şarkı isteği yapabilirsiniz.
You've also made a song request.
İstemiyorsanız, daha sonra yapabilirsiniz.
If you don't want to, you can do it later.
Daha sonra da çocuk yapabilirsiniz.
It's not as if you can't have them later on.
hadi gösterin bana ne yapabilirsiniz
come on show me what you can
Test yapabilirsiniz.
You can test me.
Henüz dönmese bile buraya gelip parti yapabilirsiniz.
You guys can still come over and party even if she's not back yet.
İkisini de yapabilirsiniz.
You could do both.
İdrar tahlili yapabilirsiniz.
You can check my urine.
O kadar parayla bayağı eğlenceli şeyler yapabilirsiniz?
You can do a lot of fun things with that kind of money.
- Sadece takdis edebilirsiniz... veya rahmetli papamızın... ilk kez yaptığı gibi... inananlara bir konuşma yapabilirsiniz.
- You can just give a blessing... Or, as our deceased beloved Pope did the first time, address the faithful with a speech.
Siz... planlar, planlar ve planlar yapabilirsiniz.
You can, plan and plan and... plan and
Ben burada saygı kazandım. Siz de yapabilirsiniz. - Nasıl?
I earned respect, and so can you.
Yapabilirsiniz, bayım.
You can do it, sir.
Yapabilirsiniz, kızlar.
You can do it, girls.
Siz yapabilirsiniz mesela?
You please do it for them.
Hepsini yerseniz bunu yapabilirsiniz.
And if you eat all of them, you can do this.
Bakın size ne diyeceğim hala işe yarar bir şey yapabilirsiniz bana Amy'yi nereden aldığınızı söyleyebilirsiniz.
Tell you what. You know what? You could still do something decent here, if you tell me where you took Amy from.
İstediğinizi yapabilirsiniz.
You can do what you want.
Size gösterdiklerimi haber yapabilirsiniz ama size bu görüntülenecek ya da hakkında yazılacak bir şey değil dediğimde buna uyacaksınız.
You may report on what I show you, but if I ask you not to shoot something or to write about it, you will oblige. Are we clear?
Gidip bir çift lateks eldiven giyerseniz fıtık kontrolümü bile yapabilirsiniz.
If you'd like to go put on a pair of latex gloves, I'll let you check me for a hernia.
Eğer bilincini kaybeder ve ambulansın gelmesi uzun sürerse iğneyi kendiniz de yapabilirsiniz.
If she loses consciousness and the ambulance takes too long, you can inject it yourself.
Umarım bundan daha iyisini yapabilirsiniz.
I hope you can do better.
Dikkatli olmak koşuluyla üst araması dahi yapabilirsiniz.
You can even pull off a covert weapons check, if you're careful.
Kameralardan gizlenecek bir nokta bulabildiyseniz kimseye bir şey fark ettirmeden aramaya yapabilirsiniz.
If you can find a way to hide from the security cameras, you can call out without anyone knowing what you're doing.
Farenizin içerisinde yerleştirdiğiniz bir hafıza kartıyla ifşa olmadan gerekeni yapabilirsiniz.
Wiring a thumb drive to the inner workings of a mouse gives you access without raising red flags after you're gone.
Tekerleği vurarak kuşku uyandırmadan gerekeni yapabilirsiniz. Lakin saate 65 kilometre hızla giden bir aracı vurmak kabiliyet ister.
Shooting a tire can cause a blowout without arousing suspicion, but it takes a gifted sniper to hit a target moving 40 miles per hour.
Beni orada enayi yerine koyduktan sonra en azından bunu yapabilirsiniz.
Well, it's the least you two can do after making me look like a chump over there.
Bunu yapabilirsiniz değil mi?
You guys can do that, right?
Eğer Dickie'yi ben halledersem, senle Boyd Harlan'da istediğinizi yapabilirsiniz.
If I take down Dickie, you and Boyd can have free rein over all of Harlan County.
Ne hissetseniz de onlar buradayken söyleyemezdiniz. Ama şimdi yapabilirsiniz.
Whatever you felt like you couldn't say in their presence, now you can.
Bildiğiniz her hareketi yapabilirsiniz.
So, this is it, y'all _ Pull out your bag of tricks.
İstediğiniz her şeyi yapabilirsiniz.
Do whatever you got to do.
Bunu yapabilirsiniz.
I can do it.
Siz de yapabilirsiniz.
You guys can too.
Bu yapabilirsiniz.
I can do this.
- Ne yapabilirsiniz ki?
- What could you do?
... bunu yapabilirsiniz. " Bize böyle söylediler.
"If you can sleep on it, you can do it" - - That's what they told us.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]