Yemeğini ye traduction Anglais
888 traduction parallèle
Sadece yemeğini ye.
Just eat your food!
Yemeğini ye.
Eat your lunch.
Otur ve yemeğini ye.
You sit there and eat your lunch.
Aferin sana, hadi şimdi git güzelce öğle yemeğini ye.
That's a boy, and go and eat a great big lunch now.
Otur ve yemeğini ye.
Sit down and eat.
Şimdi yemeğini ye hadi.
Eat your supper.
Haydi yemeğini ye.
You'd better hurry up with your lunch.
Yemeğini ye. Seni daha önce nerede gördüğümü hatırladım.
I was just remembering where I saw you before.
Şimdi yemeğini ye sonra da doğru yatağa.
Now get on with your supper and get off to bed.
- Sus ve yemeğini ye.
- Shut up and eat.
- Haydi, yemeğini ye.
- Ok, Ok, eat your lunch.
Yemeğini ye. Yavaşça.
Nice and slow.
Haydi, şimdi yemeğini ye.
Now you eat.
Pedro, cici çocuklar gibi yemeğini ye.
Pedro, eat your dinner like a good boy.
- Otur ve yemeğini ye.
It's getting cold.
- Git, yemeğini ye.
- Go out and get some dinner.
Yemeğini ye hadi.
Go ahead and eat them.
Hadi git ve yemeğini ye.
You go and have your dinner.
Haydi artık sen git, yemeğini ye.
Then take it now.
Önce yemeğini ye.
Food first.
Önce yemeğini ye.
You will eat first.
Dalıp gitmiş bir halin var. Yemeğini ye.
Suddenly became sorrow.
Otur ve yemeğini ye.
Sit down and eat your food.
- Sen yemeğini ye.
- Eat.
Yemeğini ye.
Eat your dinner.
Kapa çeneni ve yemeğini ye!
Eat and shut up!
- Şımarma da yemeğini ye.
- He / it spoiled me the appetite.
Sarhoşlar gelmeden önce yemeğini ye.
Eat supper before come the drunks.
Saçmalama da yemeğini ye.
Stop being silly and eat.
Yemeğini ye, soğuyacak.
Eat your lunch, it'll get cold!
- Haklısın. şimdi git ve yemeğini ye.
- That's right. Now go and eat your dinner.
Hadi oğlum! Kuşlara bak. Yemeğini ye, hadi.
Look at the birdies and drink your bottle.
Sen otur yemeğini ye.
You know, you just sit and eat. Heh.
Şimdi, yemeğini ye. Bay çekirge.
Now eat your food, Mr. Cricket.
Yemeğini ye.
¬ Well, come.
Yemeğini ye.
Eat your food.
Joey, yemeğini ye.
Joey, eat your dinner.
Yemeğini ye!
Eat!
Gel ve yemeğini ye tatlım.
Come and have supper, darling.
Git ve yemeğini ye.
Go and have supper.
Kes sesini de yemeğini ye!
Shut up and eat!
Giulia, yemeğini ye.
Giulia, eat.
İyi bir kız olup yemeğini ye.
Now, eat like a good girl.
Öğle yemeğini iyi ye.
Have a good lunch.
Julia, Madie'ye söyle bir saate kadar akşam yemeğini hazırlasın.
Julia, tell Madie she can serve dinner in an hour.
Yemegini ye.
Eat your supper.
Ye yemeğini.
Eat.
- Yemeğini ye.
- Eat your supper.
Yemeğini ye!
¬ Eat.
Yemeğini erken ye ve uyu.
Eat early and go to bed.
- Git ve yemeğini ye.
Go and eat.
yemek 460
yerim 21
yeni bir hayat 16
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yeter ki 28
yeniden 73
yeğenim 89
yeter artık 870
yenge 73
yerim 21
yeni bir hayat 16
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yeter ki 28
yeniden 73
yeğenim 89
yeter artık 870
yenge 73
yeğen 27
yerinde 27
yeri 18
yerde 65
yeterince 87
yere 84
yemin ederim 1752
yeterince iyi 39
yemek yiyelim 57
yeni bir 16
yerinde 27
yeri 18
yerde 65
yeterince 87
yere 84
yemin ederim 1752
yeterince iyi 39
yemek yiyelim 57
yeni bir 16