Kimse değil traduction Espagnol
3,434 traduction parallèle
Hadi ama, baba. Yine mi? O kimse değil.
Vamos papá, otra vez no.
Başka kimse değil!
¡ Nadie más!
Kimse değil miyim?
¿ Nadie?
Benim hayatım kimse için önemli değil ama görünüşe göre senin hayatın bir çok insan için önemli.
Mi vida no significa mucho para nadie, Pero parece que su vida significa mucho para mucha gente.
Seni başka kimse görmedi, değil mi?
Además nadie te vio, ¿ de acuerdo'¿ hmm?
Bu zamanda kimse olmaz demiştin, değil mi?
Espera, ¿ pensé que habías dicho que nadie estaría aquí?
Doğru, değil mi Prue? Kimse beni seçmedi.
Nadie me ha elegido.
Hiç kimse bilmiyor, öyle değil mi?
Nadie lo conoce, ¿ verdad?
- Değil mi? - Evet. Ee kimse Portekiz muhallebi tatlısı istemiyor mu?
¿ Entonces nadie quiere tarta de natillas portuguesa?
- Kimse yetkili değil.
Nadie está a cargo.
Umarım kızı alan her kimse onu biz oluruz, polis değil.
Espero que nosotros encontremos a quien se la ha llevado... y no la policía.
Sorun değil. Kimse seni suçlamıyor.
No pasa nada, nadie te culpa.
Etrafımdaki hiç kimse bana inanmıyor, değil mi?
Nadie aquí quiere creerme, ¿ verdad?
Kimse bana inanmak istemiyor, değil mi?
Nadie nunca me quiere creer, ¿ no?
Biliyorum, ama burada olduğumu kimse bilmiyor, değil mi?
En serio, ni siquiera estás supone que sabe su nombre. ¡ Lo sé!
Kimse burada olduğumuzu bilmiyor, değil mi?
¿ Estás seguro de que nadie sabe que estamos aquí?
Kimse suçlu değil,... ama yine de burada korkunç bir talihsizlik var.
Nadie es culpable,... de tan terrible desgracia.
Nunez, sana da arkadaşlarının yolundan gitmeni öneririm. O benim arkadaşım falan değil. Aranızda kimse, bunun kız arkadaşını öldürdüğü için burada olduğunu biliyor mu?
Núñez, te sugiero que sigas los pasos de tu amigo....... ¡ El hijo de puta de él, no es mi amigo, hombre....... ¿ Alguién realmente sabe que está aqui por matar a su novia?
İçiyor olman kimse için sır değil.
Tu bebida no es un secreto para nadie
Çünkü bayağı bir düşündüm de... beni son altı aydır kimse o hâlimle görmedi, tamam pek nadir değil ama...
Porque he estado pensando en eso, y mucho, y entonces me di cuenta de que nadie me ha visto así en seis meses más o menos. - Y tampoco es tan raro... - Buenas noches a todos.
Bu kişi her kimse onu biraz bekletebilirsin, değil mi?
Que esta persona es... Puede esperar por un rato, ¿ de acuerdo?
Sadece bencilce kendim için de değil, herkes için böylece kimse çarpışıp enkaza dönüşmeyecekti ve bunun ağırlıgı benim omuzlarımda olmayacaktı.
Y ni egoísta, no sólo para mí, sino para todos los demás... sólo para que no todos eran aplastados entre los escombros... y eso que no pesa sobre mis hombros así, ya sabes.
Hayır, teşekkürler. Aslında bir anarşi içinde yaşıyoruz ama kimse farkında değil.
Vivimos en una anarquía y nadie parece darse cuenta.
Bu odadaki kimse temiz değil.
Nadie en esta habitación está limpio.
Kimse ölmek zorunda değil.
Nadie tiene que morir.
Sıçayım, kimse beni görmüyor değil mi?
Bien. Oh, mierda. ¿ Tú crees que alguien puede verme?
Her kimse, ne kadar zeki, cesur olsa da, sen değil.
Quién sea ella, cuan brillante sea, cuan valiente sea, no eres tú.
Hayır kimse güvende değil.
Nadie está seguro.
Kimse % 100 haklı değil burda Dia.
Aquí nadie tiene la razón al 100 %, Dia.
Kimse görmedi değil mi?
Nadie te vio, ¿ verdad?
- Kimse senin kadar cesur değil.
- No todo el mundo es tan valiente como tú.
- Ben Shelly ve kimse yetkili değil.
Mi nombre es Shelly y nadie está a cargo.
Hiç kimse, önemli biri değil.
Nadie. Es... nadie.
- Çünkü kıyamet kimse için iyi değil.
Porque el apocalipsis son malas noticias para todos.
Pekala, hiç kimse, tekrar ediyorum, bu müdürlükle bağlantısı olan hiç kimse Carp ve Drake'in peşinden gitmeyecek. Anlaşıldı mı? - Onun peşinden gideceksin, değil mi?
Así que nadie, repito, nadie relacionado con este departamento puede ir a por Carp o Drake, ¿ está claro? Vas a ir a por él, ¿ verdad?
Hadi, ama bu akıl hastasına kimse inanmaz, değil mi?
Vamos, nadie le cree a este lunático, ¿ no?
Dinle benim için dünyadaki hiç kimse kardeşinden daha önemli değil.
Mira nadie en el mundo es más importante para mí que tu hermana.
Herkes ne yaptığımı biliyor, ve kimse benim tarafımda değil.
Todo el mundo sabe lo que he hecho, y no tengo a nadie de mi parte.
Evet, ama kimse onun arkasında değil.
Sí, pero nadie está con él.
Nasıl işlediğinden kimse emin değil.
Nadie sabe cómo funciona eso.
Yüksek rütbeler için aday, ama kimse henüz bekar bir anneyi terfi etmeye hazır değil.
Una candidata a ser un alto mando, pero aún no hay nadie preparado para ascender a una madre soltera.
Kimse bir şey bilmiyor, değil mi?
Me gusta que nadie sabe que eres tú.
Kimse yedek parça değil, genç ya da yaşlı.
Nadie se salva.
Kimse hayatta değil mi!
¡ ¿ No hay nadie vivo? !
"Artık kimse kötü değil."
Aquel que lance el mal de ojo sobre ti, que arda.
Hepsi cuma günü kaçırılmış o yüzden kimse pazartesiye kadar kayıp olduklarını bildirmek zorunda değil.
Todas secuestradas un viernes para que no fueran reportadas como desaparecidas hasta el lunes.
Buraya babanla senin haricinde hiç kimse gelmedi, değil mi?
Nadie más vino aquí con tu padre... excepto tú.
- Kimse bu cinayetten hüküm giymemiş mi? - Henüz değil.
- ¿ Ningún condenado por asesinarle?
Kimse gerçekte ona oy vermeyecek, amaç bu değil.
Nadie va a votar por él en verdad, no es el punto.
Onun küçük mükemmel kızı için kimse yeteri kadar iyi değil.
Nadie es lo suficientemente bueno para su perfecta niña pequeña.
Kimse de kaçacak kadar güçlü değil zaten.
Y nadie es lo bastante fuerte para salir.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66