Oyle mi traduction Espagnol
116,791 traduction parallèle
- oyle mi?
- ¿ Sí?
oyle mi?
¿ De veras?
oyle mi?
¿ Tú? Bien.
- Öyle mi? Bütün aksiyonu kaçırdın.
Bueno, te perdiste toda la acción.
- Canın istemiyor, öyle mi?
No tienes ganas. ¿ En serio?
- Öyle mi, kızartma servis etmek için mi?
- Sí, ¿ a servir patatas?
Bana mı öyle geliyor yoksa idrak etmesi uzun mu sürüyor?
¿ Es mi imaginación o está tardando más de lo normal?
- Öyle mi?
¿ Lo es?
- Öyle mi?
- ¿ Lo es?
- Öyle mi? - Evet.
- ¿ Es cierto eso?
Aile işleri, ya da öyle bir şey mi?
¿ Es por la familia, o algo así?
Öyle mi?
¿ De veras?
- Öyle mi?
- ¿ No?
- Sör Merlyn'in işine hayran. öyle mi?
- Sir Merlyn cree que quiere su puesto. - ¿ Es así?
Öyle mi? O zamanla ilgili herşeyi polise anlatmıştım.
Le dije a la policía todo eso en ese momento.
Öyle mi?
Seguro.
Öyle mi? Onları uzun süreden beri mi tanıyorsun?
¿ Los conoce desde hace mucho?
Evet, öyle mi düşünüyorsunuz?
Oh. Sí, ¿ cree eso?
Öyle mi?
Estaba enamorado de Selina Berger.
Öyle mi?
¿ La necesitas?
Öyle mi?
- ¿ Estabas allí?
Ya, öyle mi?
- ¿ De veras?
- Öyle mi? - Mm-hmm.
¿ Sí?
- Öyle mi?
- ¿ Sí?
- Öyle mi?
- ¿ De verdad?
- Öyle mi söyledi?
- ¿ Eso fue lo que dijo?
Hepimiz öyle değil mi
¿ No lo buscamos todos?
Benim için endişeleniyorsan, öyle değil mi?
Si estás preocupado por mí, no te molestes.
Öyle gibi geliyor, değil mi?
Estoy seguro que lo parece, ¿ no creés?
Bizi öyle buluyor değil mi?
Así es cómo nos encuentra, ¿ no es así?
Memleketimiz, tezek yüzünden mantar bulutuyla patladı öyle mi?
¿ Nuestro pueblo natal ha explotado apestando a estiercol de vaca?
Yani Aziz, melekleri öldürebiliyor öyle mi?
Entonces, el Santo puede matar ángeles, ¿ verdad?
Yoksa öyle mi?
¿ O sí?
- Yanlış numaradır. - Öyle mi?
- Debe ser numero equivocado.
- Bu doğru değil. - Öyle mi?
- Eso no es verdad.
- Öyle mi?
- Vos lo sabes?
Bu yalan! Öyle mi? Çünkü on dakika önce sizi aradığıma dair iki dakikalık görüşme kaydım var.
Porque tengo un registro telefónico de una llamada de dos minutos que te hice hace diez minutos.
Öyle mi dersin Bambadjan?
¿ Lo hace, Bambadjan?
Yani sen de Chidi'yi seviyorsun ve benden hemen önce ona söyledin öyle mi?
Así que también amas a Chidi, ¿ y tú... Sólo se lo dijiste, justo ahora, justo antes de que yo lo hiciera?
- Öyle mi dersin?
- ¿ Eso crees?
Bana mı öyle geliyor yoksa testi yıkıp geçtim mi?
¿ Es sólo yo, o estoy volándola en esta prueba?
Öyle mi?
¿ De verdad?
- Jason bana seksi şeyleri öğretti. - Öyle mi?
Jason me enseñó cosas sexys.
- Sen öyle ben de böyle mi?
¿ Y si te pones aquí, y yo por aquí?
Cehennemi öyle bir yer mi sanıyorsun?
¿ Eso es lo que crees que es el Infierno?
Hayır, hayır, öyle bir şey düşünmü...
No, esa no es mi intención.
Öyle mi? Neden?
¿ Por qué?
Amerika'yı seviyorsun öyle mi?
Así que te gusta América, ¿ no?
- Öyle mi?
¿ Lo entiendes?
oyle dedin, degil mi?
Eso dijiste, ¿ no?
Duygulu bir sarkici ve sarki yazarina guzel bir gecis sayilmaz, oyle degil mi?
Eso no va bien con compositora y cantante conmovedora. ¿ No?
öyle mi 14811
öyle mi dersin 362
öyle mi diyorsun 87
öyle misin 81
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle misiniz 16
öyle mi oldu 22
öyle mi söyledi 29
öyle miydim 20
öyle miyim 118
öyle mi dersin 362
öyle mi diyorsun 87
öyle misin 81
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle misiniz 16
öyle mi oldu 22
öyle mi söyledi 29
öyle miydim 20
öyle miyim 118