English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Ö ] / Öyle mi dedim

Öyle mi dedim traduction Espagnol

375 traduction parallèle
- Öyle mi dedim? - Evet.
- ¿ Dije eso?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Decirle qué?
Öyle mi dedim?
¿ Te he dicho yo eso?
Öyle mi dedim?
¿ Cuándo?
Öyle mi dedim?
¿ He dicho eso?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Yo dije eso?
- Harika ve iyi. Sana öyle mi dedim?
¿ No hemos hecho nada, verdad, Allison?
Öyle mi dedim?
¿ Lo hice?
Öyle mi dedim?
Sé todo de eso. - ¿ De qué?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Dije eso?
Öyle mi dedim?
¿ Yo te dije eso?
Öyle mi dedim?
¿ He dicho que puede ser?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Eso dije?
Öyle mi dedim?
¿ Dije eso?
- Oh, öyle mi dedim?
- ¿ Lo he insinuado?
Ben öyle mi dedim?
¿ He dicho eso?
Öyle mi dedim?
¿ Eso dije?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Yo he dicho eso?
- Öyle mi dedim?
- ¿ Yo?
Ben de "Elbette öyle, hayatım boyunca daha memnun edici bir hizmet görmedim" dedim.
Y yo dije, por supuesto. No he visto trabajo más satisfactorio en toda mi vida.
- Öyle değil mi, dedim?
¿ No es cierto? Sí...
Onu söyleyeyim dedim. Öyle mi?
Quería decirle que el mejor hotel para alojarse en Sofía es el Slelyanska.
Öyle mi dedim?
"o no." - ¿ Yo dije éso?
Yine öyle dedim, değil mi?
Lo he dicho otra vez, ¿ verdad?
Öyle mi dedim?
- ¿ He dicho yo eso?
Öyle mi dedim?
- ¿ Sí?
Bana öyle demedin mi? Öyle dedim.
¿ No me dijiste tú eso?
Ben öyle dedim, değil mi?
Lo acabo de decir, ¿ no?
Öyle dedim, değil mi?
Lo he dicho, ¿ no?
Bay Entwhistle mi demek istiyorsunuz? - Ben de öyle dedim. - Peki hanımefendi.
Pues eso.
- Viski mi? - Öyle dedim.
Whisky?
Evet. "Bayan Brownell" dedim "bu gece kabareye geldiniz" ve sizinle iş için anlaştık, öyle değil mi? "
Sí. "Sra. Braunell", le dije, " si viene esta noche al cabaret... podemos hablar de negocios allí.
"Aa! Olmaz öyle şey!" dedim o zaman, ne yapmak istediğini anlamıştım.
Gritaba cosas que yo no entendía, que no eran de mi edad.
Öyle mi dedim?
¿ Sí?
"Öyle mi?" dedim.
"¿ Es así?", le pregunté.
"Ya, öyle mi?" dedim.
"¿ Ah, sí?", dije yo.
Öyle dedim, değil mi?
Lo hice, ¿ cierto?
- Öyle bir şey dedim mi şimdi?
- ¿ He dicho que lamento haberme casado contigo?
Öyle bir şey dedim mi?
¿ Dije eso?
'Öyle mi'dedim.
He dicho : Oh.
"Öyle mi?" dedi. Ben de dedim ki, " Dinle. Dinle bebek.
Dijo, "si?" Entonces le dije, "Escucha. escucha, chico".
Ben de öyle dedim, değil mi?
Eso fue lo que le dije
"Altına sıçmıştın yani öyle mi?" dedim.
Le dije : "Oh, ¿ les han dado muy duro, entonces?"
- Ben öyle bir şey dedim mi?
- ¿ He dicho eso alguna vez?
O da bana, "Seni South Hampton'daki dansta gördüm." dedi. "Öyle mi?" dedim, "Evet." dedi.
Y él dijo, "Oh, te vi en un baile." Dijo, "en South Hampton." - Yo dije, "¿ Me viste?" Él dijo, "Sí."
- Öyle dedim, değil mi?
Sí, es verdad.
Tabii ki, ben de öyle dedim...
Mohammed Jamil señor. Mi nombre es Mahoma. Mahoma?
Unutma, ben öyle biriyim ki bir şeyi yapacağım dedim mi yaparım!
Recuerda... soy la clase de persona que dice que hará algo y lo hace.
Geçen hafta yedin. En sevdiğim yemek, dedim. Sen de "Benim de öyle." dedin.
La semana pasada dije que era mi favorito y dijiste : "Y el mío".
Öyle dedim, değil mi?
Eso dije, ¿ no?
Dedim ki, "Lütfen sigaranı söndür." O da " Öyle mi?
Le dije : "¿ Puede apagar el puro?", y me contestó : "¿ Qué?".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]