Başkan kennedy traduction Français
189 traduction parallèle
Sakın kimseye söyleme, ama en büyük hayali... Başkan Kennedy'nin elini sıkmak.
Son plus grand rêve est de serrer la main du président Kennedy.
Başkan Kennedy de onu içerdi.
Celle que buvait le Président Kennedy.
- Başkan Kennedy.
- Kennedy.
Yani, Başkan Kennedy televizyona çıkıp "Size kabinemdeki bütün zencileri takdim etmek istiyorum." dese ve gördüğü her zenciye "zenci, zenci" deseydi..
Ecoutez. Si le président Kennedy, á la télévision, disait : "Je vais vous présenter " tous les négres de mon gouvernement. "
Az önce Başkan Kennedy'nin öldüğü haberi doğrulandı.
Nous recevons á l ´ instant confirmation de la mort du président Kennedy.
- -Kraliçe Elizabeth II taç giydi- -Kuzey Kore'den- -Soru yok- -Başkan Kennedy öldü- -Martin Luther King- -benim için küçük bir adım- -İsrailli atletler öldürüldü- -Vietnam ateş-kes antlaşması- -
Le couronnement de la Reine Elizabeth ll... Assassinat du Président Kennedy... Meurtre de Martin Luther King...
Kaliforniya çölündeki 40 derece sıcaklığın altında geçen 2 günden sonra Dünya bankası yöneticileri ve çalışanlarına yapacağı Uluslararası ekonomik politikalar ile ilgili uzun konuşma için Başkan Kennedy bugün Washington'a geri dönüyor.
Après deux jours passés dans le désert, où la température dépassait 43 degrés, le président Kennedy rentre à Washington pour un discours sur l'économie internationale qu'il fera aux représentants de la Banque Mondiale demain matin.
- Başkan Kennedy'ye güveniyor musun?
Les garçons d'un côté, les filles de l'autre.
Şimdi Başkan Kennedy daha iddialı bir uzay programı başlattı.
Le Président Kennedy lance un programme spatial des plus ambitieux.
- Başkan Kennedy, salak!
- C'est Kennedy, imbécile!
... bu günkü basın toplantısında Başkan Kennedy geçen perşembe olan... Güneş tutulması hakkındaki soruları yanıtladı...
Le Président Kennedy a répondu aux questions... sur l'éclipse totale de soleil de jeudi dernier... un phénomène astrologique qui a dérouté la nation.
Başkan Kennedy daha süikaste uğramamıştı... Beatles popüler olmamıştı... Barış Organizasyonuna katılacağımı beklemiyordum..... ve babam gibi mükemmel bir erkekle hiç karşılaşamayacağımı düşünüyordum.
C'était avant que le Président Kennedy ne soit assassiné... avant que les Beatles n'arrivent... quand j'étais impatiente de joindre le "Peace Corps"... et que je ne pensais jamais trouver un gars aussi chouette que mon père.
3 yaşındaydım. 4 yaşında bir erkek kardeşim vardı ve 1963'te sanırım Başkan Kennedy'nin öldürülmesinden hemen sonra boğulmuştu.
J'avais trois ans, j'avais un frère de quatre ans, et il s'est noyé en 1963,
- Bak, Başkan Kennedy.
- C'est Kennedy!
Başkan Kennedy'nin sözlerini unuttun mu?
Tu te rappelles ce qu'a dit Kennedy?
Başkan Kennedy öğleden sonra, ayrıldığı Washington'dan Hyannis Havaalanı'na geldi.
Le président Kennedy est arrivé à Hyannis Port cet après-midi.
Başkan Kennedy süikaste uğramıştır. Bu resmen açıklanmıştır.
C'est officiel, le président Kennedy a été assassiné.
Tek bildiğim Başkan Kennedy'nin değişiklik için askerler gönderdiği ve kesinlike onlara gitar dağıtmıyordu.
Je sais juste que Kennedy envoie des troupes pour changer les choses, et il leur donne pas des guitares.
Ve teşkilat bu saçmalığı Başkan Kennedy'den alıyor Ve Başkan Kennedy'de bu saçmalığı Birleşik Devletlerdeki herkesden alıyor.
Et le Corps croit les conneries de Kennedy, et Kennedy croit les conneries de tous les putains États-Unis d'Amérique.
Beyaz Saray Basın Sekreteri Malcolm Kilduff Az önce Başkan Kennedy'nin Merkezi Standart Zaman olarak yaklaşık 1 : 00, 35 dakika önce öldüğünü bildirdi.
Le Secrétaire de la Maison Blanche, Malcolm Kilduff, vient d'annoncer que le président Kennedy est décédé à 13 h, heure centrale, il y a environ 35 minutes.
Teksas, Dallas'ta... Başkan Kennedy'nin kortejine üç el ateş edildi.
A Dallas, trois coups de feu ont été tirés sur le cortège du président Kennedy.
Gelen ilk bilgilere göre Başkan Kennedy... vurularak ağır yaralandı.
D'après les premiers comptes rendus, le Président a été gravement blessé.
Başkan Kennedy öldü. Orta Amerika yerel saatine göre saat 13.00'de...
Le président Kennedy est mort à 13 h, heure du Centre,
Söylediğine göre... Başkan Kennedy'nin son duası okunmuş.
Il me dit qu'un autre prêtre et lui ont administré les derniers sacrements.
Biliyorsun, Başkan Kennedy cuma günü öldürüldü.
Dave, le Président a été assassiné vendredi.
Başkan Kennedy'yi korkutmuştu ve o cesur bir adamdı.
Ça a fait peur à Kennedy, et c'était un homme courageux.
" Teksas, Dallas'a programlanan gezisinde, bir grup militan Başkan Kennedy'ye...
"... a établi qu'un groupe révolutionnaire tentera d'assassiner Kennedy
Savaş, Amerika'daki en karlı iştir. Yılda 80 milyar dolar getirir. Başkan Kennedy devletimizin yüksek düzeylerinde planlanan...
La guerre est la plus grosse entreprise d'Amérique :
Bay X, hiç pişmanlık duymuyor musunuz? Başkan Kennedy suikastına üzülmediniz mi?
Pasteur X, Vous n'éprouvez donc ni pitié,, ni tristesse pour le président assassiné?
Vali Wallace'ın kapıyı kapatma sözünü yerine getirmesinden kısa süre sonra Başkan Kennedy Savunma Bakanına askeri güç kullanma emri verdi.
Comme le gouverneur Wallace tenait sa promesse de bloquer l'entrée, le président Kennedy a ordonné d'envoyer l'armée.
Başkan Kennedy, bugün Üniversiteler Amerikan Futbolu Karması'yla Oval Ofis'te tanıştı.
Le président a reçu la sélection nationale de football à la Maison-Blanche.
Yetişkinlerin size dedikleri gibi ne zaman onlar olursa... Başkan Kennedy vulurdu.
Les adultes aiment vous raconter où ils étaient lors... du meurtre du Président Kennedy.
Bugün Dallas'ta silahla vurulan Başkan John F. Kennedy... Parkland Hastanesi'nde öldü.
John F. Kennedy est décédé á l ´ hôpital Parkland des suites de l ´ attentat de Dallas.
John Kennedy'nin cesedini Washington'a götüren uçakta... yeni başkan yemin etti.
Dans l ´ avion ramenant á Washington le corps de Kennedy, le nouveau Président a prêté serment.
Kennedy'nin ölümünün bize zaman kazandıracağını ummuştum... ama anlaşılan Başkan Johnson... Almanların Yahudilerle silah anlaşması yapmasında ısrar edecek.
J ´ espérais que Ia mort de Kennedy nous laisserait plus de temps, iI semble que Ie président Johnson forcera les allemands á soutenir Ies juifs.
Bayan Kennedy'nin isteği üzerine cenaze işlemleri Başkan Lincoln'ün yöntemiyle yapıldı.
Cet homme est Iwao Enokizu. C'est un ancien chauffeur.
Başkan ve bayan Kennedy vurulduktan birkaç dakika önce.
... le Président et Mme Kennedy quelques instants avant qu'il soit abattu.
Onu başkan sahibi yaptı.
Jackie Kennedy, ça mène à la présidence.
sevgili Başkanımız Kennedy'nin dediği gibi,
Pensons tous maintenant
Ben hâlâ Kennedy günün birinde başkan olacak diyorum. Hayır.
Je suis sûre qu'il sera président, un jour.
Ve şunu asla unutmamalıyız. Ve Başkanımız John F. Kennedy'nin sözlerini :
Ayons toujours à l'esprit ces mots de John F. Kennedy :
Başkan Kennedy.
Le président Kennedy.
Başkan John F. Kennedy'yi kim öldürdü?
Qui a tué le Président John F. Kennedy?
Massachusetts'den Senatör John Fitzgerald Kennedy... Başkan Yardımcısı Richard Nixon'a karşı yüz binden biraz fazla oyla... Amerikan tarihinin en ucu ucuna kazanılan seçim zaferlerinden birini elde etti.
Le Sénateur John F. Kennedy, du Massachusetts, gagne une élection très serrée contre le vice-président Nixon, par à peine plus de 100 000 voix.
Nixon büyük bir Başkan olacaktı, ama Kennedy bu ülkenin ağzına etti.
Nixon allait être un des grands, mais Kennedy a ruiné ce pays.
Başkan Kennedy'yi kim öldürdü?
Savez-vous qui a tué Kennedy?
Başkanı kim öldürdü?
Qui a tué Kennedy?
Başkanı vuranı biliyor musunuz?
Vous savez qui a tué Kennedy?
Komplo düzenlemek... ve Başkan John F. Kennedy'yi öldürme amacıyla diğerleriyle anlaşma yapmaktan... tutuklanmış bulunuyorsunuz.
Je vous arrête. Vous êtes accusé de complot et d'entente dans le but d'assassiner le président John F. Kennedy.
Kurşunun hangi yönden geldiğini öğrenmek umuduyla... Kennedy'nin beynini incelemek için mahkeme iznini aldığımızda... hükümetiniz bize... Başkanın beyninin kaybolduğunu söyledi.
Quand nous pouvons enfin examiner le cerveau du Président aux Archives, espérant découvrir d'où vient la balle, le gouvernement, votre gouvernement, nous dit que le cerveau a disparu.
- Baskan Kennedy de gelecek.
- Kennedy vient en visite.
kennedy 175
başka 730
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başkan yardımcısı 27
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başka yok 64
başka 730
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başkan yardımcısı 27
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başka yok 64
başkanım 138
başka bir şey yok 82
başkaları 16
başka sorum yok 215
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey istemiyorum 16
başka kim var 32
başka bir şey yok 82
başkaları 16
başka sorum yok 215
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey istemiyorum 16
başka kim var 32