English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ B ] / Başka birşey

Başka birşey traduction Français

2,267 traduction parallèle
Bu aletin sıkıntıdan başka birşey olmadığını.
Cet appareil n'apporte que des ennuis.
Efendim! O kadına ben ödeme yaptım! Onu alarak bilinen adıyla hırsızlıktan başka birşey yapmıyorsunuz!
J'ai payé pour cette femme, et en me la prenant, tu n'es pas mieux qu'un simple voleur!
Eric, travmatik bir olay sonucunda beynimin yarattığı görüntüden başka birşey değilsin sen.
Eric, tu es juste une image dans ma tête, créée par un événement traumatisant.
Ben senin yaşındayken yaban domuzundan başka birşey yemezdim!
À ton âge, je ne mangeais que du sanglier.
Başka birşey deneyin.
Je préfére faire autre chose.
Başka birşey olmadığına emin misin? Yani, sen ve Betty ile ilgili bana anlatmadığın başka birşey?
Es-tu sure de ne m'avoir rien caché d'autre sur toi et Betty?
Öğrenmek istediğin başka birşey var mı?
Tu veux savoir autre chose?
İstediğin başka birşey var mı?
- Vous avez besoin d'autre chose?
Etrafında, ölü taşların huzur veren kokusundan başka birşey yoktu.
Il n'était entouré que de l'odeur sereine de la pierre morte.
Senin ona vermiş olduğun kişi, ona gözyaşından başka birşey veremedi.
Celui à qui tu l'as donnée, ne lui a donné rien que des larmes.
Karanlık, umutsuzluk, üzüntüden başka birşey kalmadı!
Ténèbres, tristesse, douleur... il n'y a rien d'autre que ça!
Başka birşey mi çıktı?
Vous avez eu un problème?
Evet, başka birşey çıktı.
Oui, j'ai eu un problème.
Sizin için yapabileceğim başka birşey?
Je peux faire autre chose pour toi?
Belki başka birşey dileyebiliriz.
Peut-être que nous pourrions souhaiter quelque chose d'autre, peut-être.
Başka birşey mi?
Quelque chose d'autre?
Gerst hakkındaki başka birşey... Seçim komitesi sadece bir formaliteydi.
Le truc avec Gerst, c'est que le comité de sélection est juste une formalité.
Kablosuz iletişim alanındaki başarılarınız devrimden başka birşey değil efendim.
Vos accomplissements dans le domaine de la télécommunication sans fil ne sont pas moins qu'une révolution, monsieur.
O zamandan sonra, Dr. Arya için çalışmaktan başka birşey yapamadım.
Il ne me restait aucun choix sauf travailler pour le Dr Arya.
Başka birşey yapamam.
Je ne sais rien faire d'autre.
Başka birşey yapmak istemiyorum, böyle iyim ben
Je ne veux rien faire d'autre, je suis bon là-dedans.
Başka birşey var mıydı?
Euh... quelque chose d'autre?
Yapabileceğim başka birşey var mı?
Ai-je vraiment le choix?
Ne bir not, ne de başka birşey.
Pas de note. Rien.
Hayvan besliyor musun ha? Küçük bir kurbağa ya da başka birşey?
Tu as des animaux, hein? Une petite grenouille peut-être?
- Yardımcı olabileceğim başka birşey var mı?
- Je peux faire autre chose pour vous?
Sana yardımı dokunacağını düşündüğün başka birşey var mı?
As-tu besoin d'autre chose pour mener à bien ta mission?
Sizi endişelendiren başka birşey var mı?
Vous avez des soucis?
Yani ajans yok. Başka birşey yok.
Pas d'agent, rien.
Başka birşey getireyim mi?
Vous prendrez autre chose?
- Başka birşey yok.
- C'est tout.
Sana göstermek istediğim başka birşey var.
Je voudrais te montrer autre chose.
Senin için elimde başka birşey var.
J'ai autre chose pour vous.
- Hayır. Başka birşey var.
Non, pas seulement.
Ökseotu cazibeden başka birşey değildir.
Et le gui n'est rien d'autre qu'un gri-gri de fertilité.
Sana önceden söylemem gereken başka birşey daha vardı.
Il y a autre chose que j'aurais dû te dire avant.
Başka birşey yok :
Il y a rien d'autre.
Eğer başka birşey yanlış giderse o zaman onu kurtarmaya gerek kalmaz.
C'est autre chose qui ne va pas, c'est.. ... qu'il n'a pas ce dont il a besoin pour sauver sa vie.
Ben başka birşey düşünüyorum.
Je pensais à quelque chose d'autre.
Sen insanlar ve Mangal haricinden başka birşey düşündün mü?
Toi aussi, tu ne sais dire autre chose que Mangal?
Tek tesellimiz, ortalığı yine karıştırırsa kodese geri dönecek. Yardım edeceğim başka birşey varsa beni ara.
Mais je peux t'assurer qu'il replonge illico s'il fait un faux pas.
Başka birşey söyledi mi?
Elle a dit quelque chose d'autre?
Kenny, 2 hafta oldu ve başka hiç birşey yapmadın.
Kenny ça fait deux semaines que tu ne fais que ça.
Bazen olayları akışına bırakmaktan başka yapacak birşey kalmıyor.
Des fois on ne peut que lâcher prise.
Çünkü eğer bunu bilen başka birileri varsa ve birşey söylemedilerse... Bunu bilmem gerekiyor.
Si quelqu'un le savait et n'a rien dit, il faut que je le sache
Beni biraz istediğini söyleyebilirim. Bir yıldır birlikte yaşıyoruz, Ve aramızda sıradan bir flörtten başka, birşey olmadı.
Je dirais que je lui fais un peu envie... mais ça fait un an qu'on vit ensemble, et il ne s'est rien passé d'autre qu'un petit flirt vite fait.
Elimizden bundan başka hiç birşey yok.
Sinon, nous ne savons rien sur lui.
Her yıl 3-4 ay çalışıyor, sonra ortadan kayboluyor başka bir şey var mı, şablon ya da onun gibi birşey?
Chaque année, il opère pendant 3-4 mois, puis disparaît. Il y a t-il autre chose, un point commun entre ces vols?
Başka birşey bilmiyorum.
Je ne sais rien d'autre.
Aslında birşey olabilir sen borç verenlerden kurtarabilirsin ve ben kızımı evliliğe hazırlayacağım Başka bir yerde.
En fait, tu pourras te débarasser de tes dettes.. .. et moi je pourrais marier ma fille quelque part, ailleurs.
Ben şimdiye kadar Çince mi konuşuyorum? Hayır, ben başka birşey duydum.
Il y a combien?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]