Bir yer biliyorum traduction Français
881 traduction parallèle
Konuksever ve ağzı sıkı insanların olduğu bir yer biliyorum.
Je connais un endroit accueillant... et discret!
Bir sürü inşaat işinin olduğu bir yer biliyorum. New England.
Je sais qu'il y a beaucoup de chantiers en ce moment en Nouvelle-Angleterre.
Brightbourne'de açıIan harika bir yer biliyorum.
J'en connais un très bien qui vient d'ouvrir à Brightbourne.
- Nereye? Limanda bir yer biliyorum, orada güvende oluruz.
Au port, nous pourrons nous cacher et nous serons hors de danger
Eskiden tırmanmaya gittiğim, İsviçre ve Almanya'nın birleştiği 2500 metre yükseklikte bir yer biliyorum.
Je connais un petit endroit où j'avais l'habitude de faire de l'escalade à 2 400 m d'altitude, là où la Suisse et l'Allemagne se rencontrent.
Burası çok sıcak. Ben çok serin bir yer biliyorum.
Je connais un endroit plus frais.
İkimize göre bir yer biliyorum.
J'ai un petit coin pour tous les deux.
Sanırım ben bir yer biliyorum.
Je crois connaître un endroit.
- Çok daha iyi bir yer biliyorum.
J'ai une meilleure idée. Venez.
- Beklemeliydim. - Bir yer biliyorum.
Je connais un coin.
Tam da senin istediğin tarz bir yer biliyorum.
Je vois exactement de quoi vous parlez.
Ben donuyorum ama gidebileceğimiz bir yer biliyorum.
Moi aussi, j'ai froid. Je sais où aller.
- Ben daha iyi bir yer biliyorum. - Neresi?
- J'ai une meilleure idée.
- Gidecek bir yer biliyorum aslında.
Attends, je sais où aller.
Brooklyn Köprüsü'nün karşısında... bulamayacakları bir yer biliyorum.
Oui, en face du pont de Brooklyn.
Aslına bakılırsa, bir yer biliyorum.
Vous avez une idée? Il y a une boîte pas mal.
İyi bir yer biliyorum.
J'connais un coin épatant.
Bir yer biliyorum.
J'ai mon coin.
havadan sudan konuşabileceğimiz han yakınlarında bir yer biliyorum.
Je connais une taverne où nous pourrions deviser.
Harika bir yer biliyorum!
Je connais un endroit merveilleux.
Tam öyle bir yer biliyorum.
Je connais l'endroit parfait.
Ben sadece bir yer biliyorum. Babil'li bir kadın her gece ziyafetler düzenler.
Je connais une Babylonienne.
Şurada güzel bir yer biliyorum, hanımlar da içeride oturabiliyor.
Je connais une gentille petite boîte, en bas, avec une entrée à part pour les dames.
Culver City'de bir yer biliyorum.
Je connais un endroit à Culver City.
Sanırım bunun için bir yer biliyorum.
Je connais l'endroit idéal.
Bir yer biliyorum. Eflatun söylemişti.
Platon m'a parlé d'une grande maison inhabitée.
Bir yer biliyorum.
Je connais un endroit.
Teğmen, 20 yangın söndürücü bulabileceğimiz bir yer biliyorum
Je sais où trouver vingt extincteurs.
Juan'ın kimseyle karşılaşmadan sınırı geçebileceği bir yer biliyorum ve ben seninle beraber sürebilirsem çok memnun olurum.
Je connais un endroit où Juan pourra traverser la frontière en toute tranquillité. Et si ça ne vous fait rien, j'aimerais beaucoup vous accompagner.
Küçük bir yürüyüş yapacağız. Oynayabileceğimiz güzel bir yer biliyorum.
Je connais un endroit où on pourra jouer.
Çok güzel bir yer biliyorum, peynirleri ve şarabı harika.
- Allons-nous-en. Je connais un restaurant délicieux qui sert un fromage dingue et du chablis.
Sakin ve güzel bir yer biliyorum.
On vous a trouvé un endroit tranquille.
Alabalığın bol olduğu bir yer biliyorum.
Moi, je connais l'endroit où qu'y a des "montagneux".
Tamam! Sana uygun bir yer biliyorum.
Attendez, j'ai votre affaire.
Üzerinde : "Zenci, gün bitmeden bu ilçeden ayrılmış ol" yazılı büyük bir tabelası olan bir yer biliyorum.
Il y a un certain comté que je connais qui a une belle pancarte qui dit : "Négro, ne reste pas dans ce comté après le coucher du soleil."
Gerçekten seviyorum. Pekala, Harika bir yer biliyorum.
J'ai une excellente adresse.
Ben böyle bir yer biliyorum.
- Oui. Je connais un tel endroit.
Perce, 160 km kuzey-doğuda bir yer biliyorum, Thighbone Dağı.
Perce, je connais un endroit à 160 km au nord-est, la montagne de Thighbone.
Öyle bir yer biliyorum. Place Pigalle.
Venez au Place Pigalle.
İstersen saklanabileceğimiz iyi bir yer biliyorum.
Je connais un bon endroit où nous cacher.
Sinaloa'da bizi gizlemek için hazır bekleyen bir yer biliyorum.
Je connais une planque idéale à Sinaloa.
Fettuccine severseniz, bir yer biliyorum.
Je connais un bon restaurant, si vous aimez les fettuccine.
Sakinleşebileceğin bir yer biliyorum.
Je sais où je peux vous emmener.
Acele etmiyorum. Biliyorum, babam kayığında bana bir yer ayırmıştır.
Mon père me garde une place.
- Burada gidilecek bir sürü yer biliyorum.
J'aimerais tant connaître notre destination.
New York'ta bir yer biliyorum Bir ayak uzunluğunda sosisli yapıyorlar..
D'accord. Je connais un endroit à New York où on fait des hot-dogs de 30 cm.
Daha iyi bir yer biliyorum.
Je connais un meilleur endroit.
- Biliyorum. Bir erkeğe böyle bir yer lazım. Onun için 24 saat çalışan bir yer.
Un endroit comme ça, ça marche 24 h par jour.
Sorun çıkmasını istemiyorsan gidecek bir yer biliyorum.
Ils te guettent.
Neresi olacağından emin değilim ama nasıl bir yer istediğimi biliyorum.
Je ne sais pas exactement où, mais je sais à quoi ça ressemble.
Biliyorum işte. Hayır, etmeyeceksin. Çok güzel bir yer.
C'est un endroit merveilleux.
bir yere gitme 51
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yere gitmiyorsun 28
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yere gitmiyorum 43
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gidemezsin 16
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yere gitmiyorsun 28
bir yere mi gidiyorsunuz 17
bir yerde okumuştum 21
bir yere ayrılmayın 18
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
bir yerde okumuştum 21
bir yere ayrılmayın 18
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyorum işte 83
bir yazar 32
bir yıl sonra 30
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yolu var 41
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyorum işte 83
bir yazar 32
bir yıl sonra 30
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yolu var 41