Hiç düşünmedim traduction Français
757 traduction parallèle
Sana daha önce bundan bahsetmemiştim. O rolün sana bu kadar uygun olacağını hiç düşünmedim.
Je n'avais rien dit, mais, c'était pas un rôle pour toi.
Bilmem hiç düşünmedim.
Je n'y ai jamais prêté attention.
Bu olana kadar, bunu istememiştim. Senden ayrılmayı hiç düşünmedim.
Oh, mais je ne le voulais pas jusqu'à ce que...
Deli olduğunu hiç düşünmedim.
Je n'ai jamais pensé qu'il était fêlé.
Bela aradığını hiç düşünmedim.
Je n'ai jamais supposé que c'était un type qui cherchait les ennuis.
Yolculuk hakkında hiç düşünmedim.
Je n'y ai pas beaucoup songé.
- Sanırım hiç düşünmedim.
- Je n'avais pas réfléchi.
Bunları hiç düşünmedim.
Je n'y pensais pas du tout.
Alice, başında havlu atacağını, hiç düşünmedim.
Alice, je n'aurais jamais pensé que tu serais la première à jeter l'éponge.
- Durrance'ı tanıyacağını hiç düşünmedim.
Je ne savais pas que vous connaissiez Durrance.
Nedenini hiç düşünmedim.
En fait, j'ai jamais su pourquoi.
- Hiç düşünmedim.
Je n'y ai pas songé.
- Bilmem. Hiç düşünmedim.
Je ne sais pas, je n'avais jamais pensé à ça.
Sevdiğim kadının bir hain olmadığını bilmek istiyeceğimi hiç düşünmedim mi?
- Pourquoi vous taire? J'aurais aimé savoir que la femme que j'aime n'avait pas trahi.
- Böyle biteceğini hiç düşünmedim.
- Je ne m'attendais pas à ça.
Bilmiyorum, hiç düşünmedim.
- Je n'y ai jamais pensé.
Çünkü şimdiye kadar hiç düşünmedim!
Jusqu'à maintenant le n'y avais pas pensé!
Bundan hiç söz etmedi. Bende hiç düşünmedim.
On n'en parlait jamais, mais on y pensait tous les deux.
Bunu hiç düşünmedim.
Je n'y avais jamais pensé.
- Olmadığımı hiç düşünmedim.
Je ne me pose pas la question.
Burada olacağımızı hiç düşünmedim.
C'est un comble!
Ama buna büyünün neden olduğunu hiç düşünmedim.
Mais je n'ai jamais attribué ça à de la sorcellerie.
Böyle bir şey olacağını hiç düşünmedim.
Je n'aurais jamais imaginé cela.
Bunun gibi bir şeyin başıma geleceğini hiç düşünmedim.
Je n'aurais jamais cru qu'une chose pareille pourrait m'arriver.
Kikuko'nun bu kadar iradeli olduğunu hiç düşünmedim.
Je ne lui croyais pas une telle force de caractère.
- Bunu hiç düşünmedim.
Je n'y ai pas pensé.
- Hiç düşünmedim.
Je ne sais pas trop.
Hayır, seni arkadaşım olarak hiç düşünmedim.
Non, je ne te considère pas comme une amie.
Hiç düşünmedim ama ilgileniyorum.
Je ne l'aurais pas cru, mais en fait, si.
Şey, böyle bir şeyin olabileceğini hiç düşünmedim.
Je n'ai jamais pensé que cela arriverait
Fakat sütün bebek için olacağını hiç düşünmedim.
Mais je pensais pas que le lait serait pour un bébé
Hiç düşünmedim senin...
Je n'ai jamais imaginé que tu...
Hiç düşünmedim.
Non, je n'y ai jamais pensé.
Hiç düşünmedim.
Je n'y ai jamais réfléchi.
Bunu hiç düşünmedim.
Je n'y ai jamais réfléchi.
- Aksini hiç düşünmedim.
- Je le sais bien.
Bu sabahtan sonrasını hiç düşünmedim..
Je n'avais fait aucun projet.
Hiç düşünmedim.
Je n'y ai pas pensé.
Tuhaf ama, zengin olmayı hiç düşünmedim.
Je ne croyais pas devenir riche.
Asillerin de insan olduğunu hiç düşünmedim.
Je ne les voyais pas comme des personnes.
Şey, aslında, hiç yakışlı biri olduğumu düşünmedim.
Je ne suis pas beau, mais...
Hayır, bunu hiç düşünmedim.
Je n'y fais pas attention.
Hiç böyle düşünmedim.
Je n'avais jamais remarqué.
Canım, onunla evlenmeyi hiç düşünmedim bile!
Un joueur de trombone.
Mark hakkında hiç öyle düşünmedim Tabi ki hayır.
Je n'ai jamais pensé à lui comme ça.
Doğrusunu istersen hiç bu şekilde düşünmedim.
Non, je ne crois pas
Korkak olduğunu hiç düşünmedim ki.
Je n'ai jamais pensé que tu l'étais.
O olduğunu hiç düşünmedim, bir şarap garsonu.
Qui l'aurait cru!
Burayı terk etmeyi hiç düşünmedim.
Je n'avais jamais pensé à partir.
Bunu hiç o şekilde düşünmedim.
Pas du tout.
Mürettebattan hiç bir şeyi saklamayı düşünmedim.
Je ne vous cache rien.
düşünmedim 36
hiç de bile 279
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç de öyle değil 49
hiç duymadım 220
hiç denemedim 24
hiç de 24
hiç dert değil 31
hiç değil 97
hiç de bile 279
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç de öyle değil 49
hiç duymadım 220
hiç denemedim 24
hiç de 24
hiç dert değil 31
hiç değil 97