English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ I ] / Istediğin gibi

Istediğin gibi traduction Français

2,389 traduction parallèle
araban istediğin gibi garajında.
Ta voiture est au garage, comme demandé.
Yaşanası bir hayat sürüyorsun, aynen olmasını istediğin gibi bir hayat...
Vous avez une vie agréable comme vous voulez.
Wilson'u buraya özellikle insanlara açıklayalım diye getirdim. - Aynı senin istediğin gibi.
J'ai amené Wilson pour officialiser, selon ta requête.
- Salçalı tostu istediğin gibi yaptım.
- Toasts beurrés, comme demandé.
banyoyu istediğin gibi yapmana izin verdim.
J'ai retiré mes posters,
- Ama istediğin gibi değiştirdik.
- On l'a modifié pour vous.
Senin, olmamı istediğin gibi bir anne olamadığım için çok üzgünüm Russell.
Désolée de ne pas avoir été la mère que tu voulais.
Olması gerektiği gibi değil, senin istediğin gibi oldu.
- Mais pas comme vous le vouliez. - De quoi parlez-vous?
Ama olmak istediğin gibi bir ressam olmak için yapmanı gereken şey bu.
Mais pour devenir le peintre que vous voulez être, c'est ce que vous devez faire.
Her şeyi istediğin gibi ayarladım.
J'ai imposé des conditions dans le contrat? en votre faveur.
İnsanlarla istediğin gibi görüşmek veya onlardan uzak durmak senin elinde mi?
N'est-ce pas en ton pouvoir de rencontrer ou d'éviter les gens comme tu le souhaites?
Bunu istediğin gibi yapabilir misin?
Peux-tu le faire comme tu veux?
Senin istediğin gibi zırhlı değil ama tank kadar sağlamdır.
Elle n'est pas blindée, mais c'est comme un tank.
Her şey istediğin gibi oldu değil mi?
Tout finit bien.
Her şeyi yapabilirsin, istediğin gibi olabilirsin.
Tu pourras tout faire. Tout être.
Rokfor peyniri var, kuru üzümleri istediğin gibi çıkardım.
Un biscuit, j'ai enlevé les raisins secs.
- Tam istediğin gibi, kaptan.
- Bien, Capitaine. - Superbe.
Etrafta istediğin gibi gezebilirsin fakat burayı dağıtamazsın.
Tu peux te balader où tu veux mais pas de casse ni de désordre...
Hayır, beni istediğin gibi yönlendirmene izin vermeyeceğim Vivienne.
Je ne vous laisserai pas me manipuler.
Tamam istediğin gibi olsun.
Très bien, comme tu veux.
Sen her şeyi olduğu gibi görüyorsun, olmasInı istediğin gibi değil.
Tu vois les choses comme elles sont et pas comme tu voudrais qu'elles soient.
" Ra.One tam senin istediğin gibi bir kötü adam.
" Ra.One est le méchant que tu voulais.
Olabildiğince çok kaza kurbanlarıyla konuşarak sigorta şirketlerinden, fazladan 12 dolar daha alabilmek için senin de istediğin gibi yaparım.
Huit heures par jour. Et tu pourras interviewer des baratineurs qui essaient tant qu'ils peuvent de gratter quelques dollars de plus à leur compagnie d'assurance. Autant que tu veux.
İstediğin gibi.
Comme tu voudras.
İstediğin gibi, kayıt yaptırıyorum.
Je viens pointer, comme tu l'as demandé.
Saçımı tam istediğin gibi kestirdim.
Je me suis fait coupé les cheveux comme tu l'aime.
İstediğin gibi doldurabilirsin.
- Remplis-les comme tu veux.
Egemenliğin gelsin. Gökte olduğu gibi yeryüzünde de senin istediğin olsun.
Que Ta volonté soit faite, sur la Terre comme au ciel.
Alice, İstediğin gibi konuşabilirsin, Fakat hoporlör ve domuz için...
Vous pouvez dire ce que vous voulez mais le porte-voix et le cochon...
İstediğin gibi Stacy'nin mali durumunu inceledim.
J'ai sorti les comptes de Stacy.
İstediğin bir şeyi yaptırmanın en iyi yolu onların fikriymiş gibi düşündürmektir.
La meilleure façon d'avoir ce que tu veux de quelqu'un c'est de lui faire penser que c'est son idée.
Tam istediğin gibi, minik serçe.
J'en ai assez de tes blagues sur mon poids.
İstediğin gibi yap, Bay Yalansöylemez.
Mais quoi que tu fasses... doucement sur les exclamations! Comme tu veux, M. l'honnête.
İstediğin gibi Ron'u evinden dışarı çıkaracağım.
Je persuaderai Ron... de sortir de son appartement.
Bunları söylemeyi deli gibi istediğin için mi bu oyunu oynamak istedin?
C'est parce que tu avais envie de dire ça que tu as proposé de jouer à ce jeu?
İstediğin gibi görüşmelere gideceğim.
Je continuerai à me rendre à ces rendez-vous arrangés.
İstediğin zaman Seul'ü görmeme gibi bir durumun yoktu.
Vous avez toujours pu voir Seul quand vous en aviez envie?
İstediğin gibi düşün!
Ne dites pas n'importe quoi.
İstediğin gibi. Her şey eskisi gibi olur.
Tout redeviendra comme avant.
Senin istediğin gibi.
Comme vous le souhaitez.
İstediğin gibi kasıp kavurmakta özgürsün.
Tu es libre de piller, de terroriser à ta guise.
İstediğin gibi yap, ama sizin sonsuz ruhlarınıza kalacak.
Comme vous voudrez, mais cela pèse sur vous.
Onun gibi olmayı istediğin kadar, onun gibi ölmeyi de mi istiyorsun?
- Tu veux mourir comme lui?
İşler beklediğim gibi giderse istediğin kadar NZT'ye sahip olabileceksin.
Si je suis mon plan, tu auras tout le NZT dont tu as besoin.
Sanki söylemek istediğin bir şey var gibi.
Huh? On dirait qu'il y a quelque chose que tu veux dire.
İstediğin gibi State caddesine park edip buraya taksiyle geldim.
Je me suis garée dans State Street et j'ai pris un bus après.
İstediğin gibi takıl.
Comme tu veux.
Gökte olduğu gibi, yeryüzünde de senin istediğin olsun.
Que ta volonté soit faite, sur la terre comme au ciel...
İstediğin gibi geri sarıp duraklama ya da ileri alma yapabilirsin.
Vous pouvez revenir en arrière, vous arrêter... ou accélérer les choses à votre guise.
Sen de bizim gibi kiranı ödemeye başladığın gün istediğin müziği çalabilirsin amına koyayım. Ama gecenin bu vakti müzik açacaksan bizim sevdiğimiz şeyleri çalacaksın, tamam mı?
Quand tu paieras ton loyer comme tout le monde, tu mettras la merde que tu veux mais si tu veux faire la teuf, on va mettre ce qu'on aime.
İstediğin gibi demiryolunu taradım.
J'ai revérifié toute la ligne ferroviaire comme tu me l'as demandé

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]