Ona ne yapacaksın traduction Français
213 traduction parallèle
Farzetki sana verdim onu. Peki, ona ne yapacaksın?
Quen ferez-vous si je vaus e laisse?
Spit yapmışsa ona ne yapacaksın?
Que feras-tu à Spit, si c'est lui?
- Ona ne yapacaksınız?
- Impossible. Pourquoi?
Ona ne yapacaksınız?
Qu'allez-vous lui faire?
Ona ne yapacaksınız Teğmenim?
Qu'allez-vous lui faire, Lieutenant?
Ona ne yapacaksınız?
Que lui ferez-vous?
Ona ne yapacaksın?
Que vas-tu lui faire?
Ona ne yapacaksınız efendim?
Vous ne devez pas y penser.
Ona ne yapacaksınız?
Que vont lui faire les autorités?
- Ona ne yapacaksın?
- Qu'allez-vous faire?
- Ona ne yapacaksın peki?
- Qu'allez-vous faire?
- Ona ne yapacaksın?
- Qu'allez-vous faire de lui?
- Ona ne yapacaksın?
Qu'est ce que vous allez en faire?
Baba, ona ne yapacaksın?
Papa, qu'est-ce que tu vas lui faire?
- Ona ne yapacaksınız?
- Qu'allez-vous lui faire?
- Ona ne yapacaksın?
- Que lui feras-tu?
Ona ne yapacaksın?
Que ferez-vous d'elle?
Olgunlaştığında ona ne yapacaksın?
Tu vas en faire quoi?
Ona ne yapacaksınız?
Que comptez-vous en faire?
Ona ne yapacaksın?
Que vas-tu lui faire, chéri?
Ona ne yapacaksın?
Qu'est-ce que tu vas lui faire?
Ona ne yapacaksın?
Que vas-tu f-faire d'elle?
Ona ne yapacaksın? Onudamı boğacaksın?
- Que feras-tu, l'étrangler lui aussi?
Ona ne yapacaksın? Söylediği şey, vatana ihanetti.
Que feras-tu à Drusilla, pour sa trahison?
Ona ne yapacaksın?
Qu'allez-vous lui faire?
- Ona ne yapacaksınız?
- Qu'allez-vous faire?
Ona ne yapacaksınız? Yemeklerini mi yiyeceksiniz pezevenkler?
Vous lui prendrez ses bons pour la cantine?
- Ona ne yapacaksın? - Sana söyledim, onu sorgula.
Je vais faire son procès
Ona ne yapacaksın?
Vous lui ferez quoi, au mec?
Ona ne yapacaksınız?
Qu'allez-vous faire de lui?
Ona ne yapacaksınız diye sordum!
J'ai dit, qu'allez-vous faire de lui?
Ona ne yapacaksın?
Vous allez lui faire quoi?
Ve buraya geldiği zaman ona ne yapacaksın?
Qu'allez-vous lui faire quand il nous trouvera?
Ona ne yapacaksınız?
Que vas-tu lui faire?
Şayet onu sana getirirsem ya da seni ona ona ne yapacaksın?
Si je vous l'amenais, ou que je vous amene a elle, qu'auriez-vous a y gagner?
Ne yapacaksın? Ona dönersen asla yakanı kurtaramazsın.
Si tu retournes auprès d'elle, tu ne trouveras jamais le salut.
Ne yapacaksınız ona?
Qu'allez-vous lui faire?
Ne yapacaksınız ona?
Que comptes-tu faire d'elle?
Ne bilmen gerekiyor? Her zaman yaptığın şeyi yapacaksın. Ona yalnızca konuşma ekleyeceksin.
Il suffit de jouer comme avant et d'ajouter des paroles!
Ne yapacaksınız ona?
Que vas-tu faire à cette femme?
Ben de ona "Ne yapacaksın?" dedim.
Je lui ai dit : "Qu'est-ce que tu vas faire?"
Ona "Silahla ne yapacaksın?" diye sordum.
tu vas faire quoi avec ça?
- Ne yapacaksınız ona?
Qu'allez-vous faire?
Ne yapacaksın ona?
- Qu'est ce qu'on va en faire?
- Ne yapacaksın ona?
- Si!
Bir Vietcong görürseniz veya ona yardım eden birini duyarsanız ne yapacaksınız?
ce que vous ferez si vous voyez un Viêt-cong... ou si vous apprenez que quelqu'un les aide?
Ne yapacaksın yani, beni ona mı vereceksin?
Tu me jettes, c'est bien ça?
Evet, ona sordum, "Lyndon, ona birin bir ölçeğinde ne yapacaksın?"
"Qu'est-ce que tu ferais sur une échelle d'un à dix?"
Ona hayran kaldım. Sen de aynını yapacaksın.
Et je fais ce que je ne fais pas tous les jours, je l'admire.
- Peki sen onun için ne yapacaksın? - Ona izin vereceğim.
- Toi, tu fais quoi pour lui?
Sevgilisiyle konuşurken duymalısın. Ona "Ne yapacaksın veya nerede" kocasına gelince "ne yapacan veya nerede"
si tu l'entendais parler à son amant... avec lui, elle prend un petit accent snob.