Sizin gibi traduction Français
6,262 traduction parallèle
... Küp'te çalışabilmek. Böylece bir gün sizin gibi olacabileceğim.
C'était un internat au Cube pour qu'un jour je puisse être comme vous.
- Sizin gibi şerefsizler ona tuzak kurdu da ondan.
Votre bande d'enfoirés l'a mis sur lui.
Sizin gibi yetenekli kızlar için cehenneme gitmek kolay olsa gerek.
Aller en enfer sera simple avec vos talents.
Sizin gibi olmayı çok istiyor.
Il désire être vous.
Sizin gibi, ben bu adamı ve Taliban'ı hor.
Comme vous, Je déteste cet homme et les Talibans.
Sizin gibi değilim. Korkmadan yemek yiyebilirim.
Je n'ai pas peur comme vous de manger.
Sizin gibi insanların Soğuk Savaşı kaybetmesi resmen bir muamma.
C'est un vrai mystère que ton peuple ait perdu la guerre froide.
Dr. Edwards, sizin gibi bir adam gümüş tel gibi pahalı bir şeyi elde etmeyi nasıl başardı?
Dr Edwards, comment un homme comme vous trouve t-il quelque chose d'aussi cher que du fil d'argent?
O tarz bir yerde sizin gibi bir bayanın işinin olmaması gerek.
Une femme comme vous ne devrait pas aller là-bas.
Sizin gibi Harvard'a gitmiş biri. Kitaplardan öğrenilebilecek şeylerin sınırlı olduğunu düşünüyorum.
Je crois que vous ne pourrez qu'apprendre d'avantages dans les livres.
Sadece sizin gibi vizyon sahibi insanlar kabul etti.
Seulement, vous, des hommes avec de l'ambition.
Sizin gibi sınır kaçakları ile aynı yatağa girme fikri zaten beni yeterince rahatsız ediyordu.
Être avec vous me rend malade de toute façon.
Aslına bakarsanız Minnie ve Wheatie de sizin gibi düşünmüştü.
En fait, Minnie et Wheatie pensaient pareil.
Sizin gibi bir büyükbabaya sahip olduğu için çok şanslı.
Il est très chanceux d'avoir un grand père comme vous.
"Adanmışlığınızı takdir ediyor, ve okulumu bitirdiğimde sizin gibi olmayı umuyorum."
"J'apprécie votre dévouement, et j'espère vous ressembler quand j'aurais fini l'école."
Sizin gibi ineklerle işim bitti.
J'en ais fini avec vous bande de nazes.
Bu da güvenlik açığını kapatmak için sizin gibi bir çok özel askeri şirketi kiralayacağımız anlamına geliyor.
Nous devrons donc beaucoup plus solliciter les compagnies militaires privées pour compenser le vide laissé.
Ama bildiğim tek birşey varsa o da güç ve aşk arasında yapılan seçimde, sizin gibi erkeklerin her daim gücü seçmiş olması.
Mais si il y une chose que je sais, c'est que si on a le choix entre le pouvoir et l'amour, les hommes comme toi choisissent toujours, toujours le pouvoir.
Sizin gibi olmak istemiyorum!
Je ne veux pas être comme vous!
Sizin gibi aşıkları görmek ilham verici.
C'est inspirant de voir un couple si amoureux.
Evet, sizin gibi 10 mil uzaktalar.
Oui, à une quinzaine de bornes, comme vous.
Evet, o sizin gibi düştü bir sıcak patates.
Oui, elle t'a laché comme une vieille chaussette.
Hollis çok değişmiş o zaman. Çünkü o zamanlar orada sizin gibi güzel kızlar yoktu.
Hollis a dû bien changé car je n'ai jamais vu de fille comme vous là-bas.
Sizin gibi olanlar sonsuza kadar yaşadığı için diyorsun yani?
Par opposition à ceux de votre sorte qui peuvent vivre éternellement?
Komite sizin gibi medyadaki kişilerce geliştirilmiş bir hipotez yüzünden kendini harekete geçmek zorunda hissediyor.
La Commission se sent forcée d'agir à cause d'hypothèses avancées par les médias, des gens comme vous-même.
Keşke herkes sizin gibi yeteneklerini bir amaç uğruna kullansaydı.
Si seulement tout le monde partageait votre capacité de raisonnement
Ama haftalar geçtikçe sizin gibi iyi insanlar seslerini desteğiyle duyurdu ve ben de bir fark yaratabileceğimi düşünmeye başladım.
Mais au fil des semaines, des gens bien, comme vous, m'ont exprimé leur soutien. J'ai alors commencé à croire que je pouvais faire la différence.
Sizin gibi bir adamdan iltifat almak daima hoştur.
Un tel compliment, d'un homme comme vous, est toujours le bienvenu.
Herkes sizin gibi değildi. Söylediklerimi dinlediniz, önemsediniz.
Peu de gens l'ont été... ont écouté ce que je racontais ou s'en souciaient.
Sizin gibi mekteplilerin sorunu bu işte.
C'est le problème avec les étudiants.
Biz de sizin gibi bekleme odasındaki kavgaya çok şaşırdık.
Cette bagarre nous a aussi surpris.
Yani alınmayın ama onun gibi kadınlar, sizin gibi adamları...
Je veux dire, sans offense, mais une femme comme ça, un homme comme vous...
İsteğin gibi bak. Sonuçta bunca süslü kızlar sizin gibi,'genç yürekliler'şehvetle baksın diye yok mu?
Tenez, regardez... après tout, nous les filles, sommes derrière les platines... de sorte que des sangsues comme vous puissent nous reluquer...
Beni çağırırdı aynı sizin yaptığınız gibi. Evet.
Il m'a appelé, tout comme vous.
İşkence tarihindeki hiç kimse sizin gördüğünüz gibi bir işkence göremeyecek.
Personne dans l'histoire de la torture n'a été torturé avec une torture semblable à la torture avec laquelle je vais vous torturer.
Gözümüzdeki foto reseptörler morötesi gibi sizin göremediğiniz ışınları görebilir.
Les photorécepteurs de nos yeux captent des couleurs que vous ne pouvez pas, comme les ultra-violets.
İlk parçayı sizin dediğiniz gibi yaptım.
J'ai fait la première série comme vous m'avez appris.
Bu nedenle, sizin de izninizle Bay Mendieta tıbbi sütür olarak gümüş gibi metalik bir tel kullanarak ameliyatınızı gerçekleştirmek istiyorum.
C'est pourquoi, avec votre permission, M. Mendieta, j'aimerais pratiquer votre opération en utilisant un fil métallique en argent pour les sutures.
Biliyor musun, sizin gibi insanların gerçekten var olduğunu asla fark etmedim.
Vous savez, je n'avais jamais réalisé
Ben, Brezilya demek gibi, yani nerede, bilirsin Yağmur ormanlarının sözde yüzde 80 sığırlar için yıkıldı Sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
Prenez le Brésil, par exemple. On dit que 80 % de la forêt vierge a été détruite pour le bétail. Qu'en pensez-vous?
Bu organizasyonları unutma eğilimindeyizdir ki Hydra, Çıyan, İleri Fikir Mekanikleri de aşırı zeki bilimcilerden oluşmuştur sizin veya benim gibi sınırsız potansiyelle başlayan erkek ve kadınlardan.
On oubli souvent que ces organisations... Hydra, Centipede, A.I.M... sont aussi composées de scientifiques extrêmement brillants, des hommes et des femmes partis avec le même potentiel illimité de toi et moi
Bu organizasyonları unutma eğilimindeyizdir ki Hydra, Çıyan, İleri Fikir Mekanikleri de aşırı zeki bilimcilerden oluşmuştur sizin veya benim gibi sınırsız potansiyelle başlayan erkek ve kadınlardan.
On oubli souvent que ces organisations... Hydra, Centipede, A.I.M.... sont aussi composées de scientifiques extrêmement brillants, des hommes et des femmes partis avec le même potentiel illimité de toi et moi
şey, "yetişkin oyunu" sayılmaz Charades gibi eğlenceli bir oyun ya da sizin deyişinizle, Pictionary.
Pas des "jeux d'adultes", des jeux drôles, comme les charades... ou comme vous l'appelez, Pictionary.
Çünkü sizin de söylediğiniz gibi efendim, Lobos'un peşinde başka birimler de var.
Comme vous l'avez dit monsieur, d'autres officiers sont sur les Lobos.
Ben sizin oralardaki kızlar gibi değilim, değil mi?
Je suis pas comme elles, n'est-ce pas?
Bu nedenle, olması gerektiği gibi cumhuriyetimizin kaderini sizin ellerinize bırakıyorum!
Alors, comme il se doit, je mets le sort de notre république entre vos mains.
İkiz. Sizin gibi.
Oh, Whouah, attendez, vous êtes... jumeaux.
Bakıcıya sizin kaç gibi gelmenizi beklemesini söyleyeyim?
À quelle heure puis-je dire à la nounou de vous attendre?
Şimdi, oraya ilk ulaşan biz olacağız ve dediğim gibi, siz bölgenizi belirleyince sizin arkanızdan gelen adam çoğu zaman dünün haberleri gibi görünecek.
On va sortir ça en premier, et, une fois que vous avez marqué votre territoire, le prochain gars à apparaître, est souvent déjà dans le recyclage.
Herkes gibi sizin de orada beklemeniz gerekiyor.
Vous devez attendre là-bas avec les autres.
Tam sizin gibi adamlar ariyorlar.
Vous avez les compétences qu'ils recherchent.
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
sizinleyim 24
sizinki 37
sizin derdiniz ne 30
sizin için 164
sizinle mi 26
sizindir 39
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizin neyiniz var 74
sizinle gelebilir miyim 36
sizinki 37
sizin derdiniz ne 30
sizin için 164
sizinle mi 26
sizindir 39
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizin neyiniz var 74
sizinle gelebilir miyim 36