Başka bir şey istemiyorum traduction Portugais
182 traduction parallèle
Sen gelmeden önce, her şeyim olduğunu düşünmüyordum. Ama şimdi başka bir şey istemiyorum.
Antes de ter chegado, achava que não tinha tudo, mas agora não quero mais nada.
Başka bir şey istemiyorum, başka birinin peşine düşemem.
É o meu caminho, não poderia seguir outro.
Huzurlu, derin bir uykudan başka bir şey istemiyorum.
Não desejo mais nada senão um sono profundo e revigorante.
Ben de başka bir şey istemiyorum.
Não quero nada dele.
Polis arabası, helikopter ya da başka bir şey istemiyorum.
Não quero ver carros nem helicópteros da polícia.
Başka bir şey istemiyorum.
Mais não vos peço.
Bana tost makinemi, televizyonumu ve kumandamı verin başka bir şey istemiyorum.
Deixem-me ficar com a minha torradeira, a minha televisão, os meus pneus radiais. Não direi nada.
Başka bir şey istemiyorum.
Nada mais me faz falta!
Gazeteci olarak. Başka bir şey istemiyorum.
Como colega, não me refiro a outra coisa.
Sen hastasın Osborne.Senden şapka veya başka bir şey istemiyorum.
Você é nojento, Osborne. Nojento. Não quero nada de si.
İçecek başka bir şey istemiyorum.
- Não quero beber mais nada.
Başka bir şey istemiyorum.
Não tenho mais nada.
Hey, daha fazla tartışma, bencillik... ya da başka bir şey istemiyorum.
Não quero parecer egoísta nem nada mas que raio. Porque não?
- Ben de başka bir şey istemiyorum.
- Nada me daria mais prazer.
Başka bir şey istemiyorum.
Eu não quero algo.
Ben su istemiştim. Başka bir şey istemiyorum, teşekkürler.
Eu queria água, Não, nada, obrigado.
Sağlığım, milyon dolarlarım, altın evim ve hızlı arabam olduğu sürece başka bir şey istemiyorum.
Desde que tenha a minha saúde, e os meus milhões de dólares a minha casa de ouro e o meu carro, não preciso de mais nada. - Sim, mas...
Başka bir şey istemiyorum.
Não quero mais nada
Sadece bize bir bebek verin başka bir şey istemiyorum.
Dá-nos um bebê mestiço e não pediremos mais nada.
Başka bir şey istemiyorum!
Eu não quero outra coisa!
- Başka bir şey istemiyorum.
- Não quero mais nada.
Bir kadın olarak, her insanın hak ettiği saygıyı görmekten başka bir şey istemiyorum.
Como mulher, não estou a pedir nada a não ser o respeito que cada pessoa merece.
Başka bir şey istemiyorum katlanıyorum.
Acho que me aguento.
Ve bununla birlikte...? Başka bir şey istemiyorum.
- Mais alguma coisa?
Başka bir şey istemiyorum teşekkür ederim.
- Mais nada, obrigada.
Sevgi ve güven, başka bir şey istemiyorum.
Amor, confiança e nada mais.
- Temiz bir başlangıçtan başka bir şey istemiyorum.
- Só quero começar de novo.
Ondan başka bir şey istemiyorum.
E é tudo o que eu quero que ele seja.
Elinizi geri çekmeyin efendim. Başka bir şey istemiyorum. Benden bunu esirgemeyeceğinizi umuyorum.
Não retireis a mão, só quero o anel... e vós, amorosamente não haveis de me negar.
Başka bir şey istemiyorum.
Não precisava de mais nada
Bu açık cezaevinden kurtulup, kırlarda bir yürüyüşe çıkmaktan başka hiçbir şey istemiyorum.
O que deveria fazer era afastar-me desta casa de crime, dar um passeio no campo.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
Não quero ouvir mais.
O kalın kafalarında işten başka bir şey olmasını istemiyorum.
Não quero que pensem em mais nada a não ser no trabalho. Compreende?
Kartları dağıt. Başka bir şey söylemek istemiyorum.
Qualquer coisa que eu queira dizer, você vai entender.
Ve hapiste veya başka bir yerde olduğumda olmayacak bir şey için ümit beslemek istemiyorum.
E se eu vou ficar numa prisão ou noutro sítio, não quero ficar sempre a pensar e com esperanças se não for acontecer nada.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
- Não quero ouvir mais nada.
Anlaman için başka ne yapmalıyım Senden bir şey istemiyorum.
O que é preciso fazer para que percebas que eu não quero ter nada a ver contigo?
Hayır, Hiç bir şey istemiyorum, senden başka.
Não. Não quero nada. Só a ti.
Adamın bu gece başka bir şey yapmasını istemiyorum.
Não quero que este maricas faça mais nada esta noite.
Senin başka bir şey yapmanı istemiyorum.
Não quero que faças nada.
Başka bir şey bilmek istemiyorum.
Não quero saber mais nada.
Başka bir şey okumak istemiyorum.
Não quero ler, nem mais uma palavra
Başka bir şey duymak istemiyorum.
Não quero ouvir mais nada.
Haklarında başka bir şey bulmak istemiyorum.
Não quero descobrir mais nada sobre eles.
Başka bir şey istemiyorum.
É tudo.
Freddy'den milletin canını okuyan bir solo gelmezse başka bir şey duymak istemiyorum.
Não quero ouvir nada que não seja um solo de bateria do Freddy.
Başka hiç bir şey istemiyorum.
Não tocarei nenhum outro.
Başka bir şey düşünmeni istemiyorum.
Não quero que penses doutra forma.
Bu konu hakkında başka bir şey duymak istemiyorum.
Não quero ouvir mais nada sobre isto.
Başka bir şey öğrenmek istemiyorum.
Não quero saber mais nada. Desejo-lhe muita sorte.
Başka bir şey duymak istemiyorum, ancak bu şekilde olur.
Não quero ouvir falar disso. É assim que vai ser.
başka bir isteğiniz var mı 22
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka birini bul 21
başka bir şey bilmiyorum 23
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka birini bul 21
başka bir şey bilmiyorum 23