English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Ç ] / Çok hoş

Çok hoş traduction Portugais

9,390 traduction parallèle
Beni düşünmüş olman çok hoş, Jimmy.
Foste muito querido em pensar em mim, Jimmy.
Saç kesimin çok hoş.
Gosto do seu corte de cabelo.
Evet, çok hoş.
Sim, muito bonito.
Çok hoş.
Muito bonito.
Çok hoş doğrusu.
Muito bonito, na verdade.
Buradaki bütün ateşli hayranlarıma içki ısmarlaman çok hoş.
Ouve, Gordon. Era amavél pagares uma rodada aos meus fãs.
Bence çok hoş.
Acho que é simpático...
Çok hoş!
Adorável!
Çok hoş davrandın.
Foste incrivelmente simpático.
Çok hoş bir duygu, değil mi?
É uma sensação boa, não é?
Çok hoş şeyler söyledin. Teşekkür ederim.
O que disseste foi muito bonito.
Knox kaçtı ve arkasında çok hoş bir ölüm tehdidi bıraktı.
A Knox escapou, e ela deixou uma bela ameaça de morte.
Bu çok hoş.
Isto é muito lamechas.
Bence çok hoş.
Eu acho bonito.
- Bu çok hoş.
Isso é giro.
Çok hoş kokuyorsun.
Estás muito cheirosa.
Çarşılarda bize çok hoş şeyler gösteriyor.
Mostra-nos as coisas bonitas nos bazares.
İzi çok hoş olacak.
Vai ficar uma boa cicatriz.
- Evet, çok hoş.
- Sim, é muito fixe.
- Bak, çok hoş bir gece geçirdim veya neyse... - Hissedebildiğini biliyorum.
Olha, eu... tive uma noite muito agradável ou tanto faz.
Çok hoş.
É bonita.
Çok hoş kokuyorsun, Yaratılış Kitabı gibi.
Você cheira tão bem... Como o Livro do Génesis.
Çok hoş.
Tão querido.
Seninle pek çok hoş sohbetimiz oldu.
Já tivemos conversas agradáveis.
Çok hoş!
Muito bonito!
- İnsanlar buraya ölmeye geliyor, çok hoş.
As pessoas vêm aqui para morrer, é tão assustador.
Yani, sizinle takılmak gerçekten çok hoş oluyor...
Quero dizer, tem estado a ser divertido andar com malta porreira para...
Ki bu çok hoş ama...
O que é muito bonito, mas...
Evet, çok hoş olduğunu duydum, efendim.
- Parece ser um sítio fabuloso, senhora.
"Evet, çok hoş olduğunu duydum, efendim."
- "Parece ser um sítio fabuloso, senhora."
Bu çok zor! Hepsi de çok hoş şeyler söylediler.
Eles pareceram todos tão queridos.
Çok hoş.
Que adorável.
Çok hoş görünüyorsun.
Estás muito bonita.
Çok hoş.
É verdadeiramente admirável.
Çok hoş olur.
Seria muito simpático.
Bunu yapman çok hoş.
Foi muito simpática em fazer isto.
- Kulağa çok hoş geliyor.
Soa-me lindamente.
Bu çok hoş.
Os irmãos são assim.
Çok hoş şeyler satıyoruz ama param çoğuna yetmiyor ve işten de pek hoşlanmıyorum.
A Bartocci? Vende coisas lindas, mas muitas delas não as posso comprar... - E não gosto do que faço, por isso...
Enniscorthy'i özleyeceğim ama Glenbrien'da sessiz ve çok hoş bir yer.
Vou ter saudades de Enniscorthy. Mas Glenbrien é lindo e sossegado.
Çok hoş, şey, biz de birşey yapmıyorduk, yani biz de müsaitiz.
Fixe, bem, como nós não fazemos nada, então também estamos nessa.
O çok hoş...
Não, ela é fixe...
Çok hoş.
Isto é lindo.
Seni görmek çok hoş olacak.
Vai ser óptimo rever-te.
Sen görmek sahiden çok hoş.
É muito bom ver-te.
Çok hoş.
Muito bonita.
Çok hoş.
É muito fixe.
Yani hoş bir kızdı ama çok daha fazlası var.
Bem, era uma rapariga bonita, mas era muito mais do que isso.
Çok hoş.
Que tal.. isto? - Bonito?
- Çocuklar çok acımasız olabiliyor. - Hiç hoş değildi.
Os rapazes podem ser tão cruéis.
- Bu çok hoş.
- Este é bonito.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]