English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ N ] / Ne dediğini bilmiyor

Ne dediğini bilmiyor traduction Russe

68 traduction parallèle
O ne dediğini bilmiyor.
Да бросьте, он не знает, что говорит.
Kargaburun'un ne dediğini bilmiyor musun?
Разве ты не слышал, что сказал тебе Фалькаччо?
Ne dediğini bilmiyor.
Он сам не знает, что несёт.
Bunu sana söyleyen ne dediğini bilmiyor.
Значит, тот, кто это сказал, плохо видит.
Çok düşüncesiz davranıyor, ne dediğini bilmiyor.
Ребячество.
Siz Yula'nın kusuruna bakmayın. O ne dediğini bilmiyor.
Простите Улу, он всегда говорит невпопад.
Daha çocuk, ne dediğini bilmiyor.
Он еще ребенок, и не знает, что говорит.
Ne dediğini bilmiyor.
Он сам не понимает что говорит.
Karım kabuslar görüyor, ne dediğini bilmiyor.
Моей жене снятся кошмары и она не понимает о чем говорит.
Istırabından ne dediğini bilmiyor.
Простите. Он убит горем.
- Zavallı çocuk ne dediğini bilmiyor.
Бeдный мaльчик caм нe знaeт, что говорит.
Bilmiyorsun. Az önce ne dediğini bilmiyor musun?
Ты не знаешь, что ты только что сказала?
Haydi. Bobby, bu aptal adam ne dediğini bilmiyor.
Этот дурачок сам не знает, что несёт.
- O ne dediğini bilmiyor.
- Он не знает, что говорит.
Sonja ne dediğini bilmiyor.
Соня не знала, что говорит.
Ne dediğini bilmiyor kendisi.
Он не знает, что говорит.
- Ne dediğini bilmiyor.
- Он не понимает, что говорит.
O ne dediğini bilmiyor.
Он не знает, что говорит.
Onların hiçbiri ne dediğini bilmiyor.
А няня?
Seni birini öldürürken görmediğinden beri ne dediğini bilmiyor.
Раз он на самом деле не видел, как ты убивала, то не знал, о чем говорил.
Saçma, o ne dediğini bilmiyor.
Чушь, он не знает что говорит.
Carlão ne dediğini bilmiyor.
Я думаю Карло не знает что говорит.
Ben ne dediğini bilmiyor...
Я не понимаю о чём он..
Elizabeth, ne dediğini bilmiyor.
Элизабет, он не ведает, что говорит.
Ellen ne dediğini bilmiyor.
Эллен понятия не имеет, что говорит. Ясно?
O ne dediğini bilmiyor.
Она вообще не знает, что говорит.
Kimse ne dediğini bilmiyor bile.
Да никто даже не знает, о чем вы говорите.
Anlıyorum, sen de biliyorsun. Morgan'a bakma. O ne dediğini bilmiyor.
Да я понимаю это, ты знаешь, что я понимаю не слушай Моргана он не знает, что говорит
Ne dediğini bilmiyor.
Он не знает о чём говорит.
Ne dediğini bilmiyor, sayıklıyor.
Эм, ну... Он не ведает, что несет, у него бред.
Adam ne dediğini bilmiyor. - Belli.
Ну он ошибся просто..
Bir ayağı çukurda tabii, ne dediğini bilmiyor.
Понимаете, колесо-то крутится, но вот белка сдохла.
- Ne dediğini bilmiyor, Doktor.
Больше не будем ссориться.
Bu çocuk ne dediğini bilmiyor.
А почему она всегда почёсывалась вот так? Вот так!
Çocuk doktoru ne dediğini bilmiyor demiştim.
Я сказала, эти педиатры вообще ни черта не умеют.
Üzgünüm, cidden ne dediğini bilmiyor...
П-прости, я правда не понимаю, о чём ты...
Ne dediğini bilmiyor.
Она не понимает, о чём говорит.
- Kadın avukat, ne dediğini bilmiyor.
Бог знает, что она имела в виду.
Charlotte, ne dediğini bilmiyor.
Она и понятия не имеет, о чем она говорит.
- Yok dostum, ne dediğini bilmiyor o!
Он ударился головой и не знает, что говорит.
- Alexander ne dediğini bilmiyor.
Александр не знает, о чём говорит.
Ne dediğini bilmiyor. Ne istediğini bilmeyecek kadar genç.
Она не знает, о чем говорит.
Hayır, o ne dediğini bilmiyor.
Нет, он не знает, о чем говорит.
Evet. Ama ne dediğini bilmiyor.
Да, но она ничего не понимает.
- Ne dediğini bilmiyor.
- Она не знает, что говорит.
Böyle yapmamızın sebebi, insanın gerçeği bilmek istediğini söylediğinde aslında ne dediğini bilmiyor olmasıdır.
Мы говорим так, потому что, даже если вы думаете, что хотите знать правду вы понятия не имеете, о чем говорите.
Ne dediğini bilmiyor.
Она не знает, что говорит.
Kellog ne dediğini bilmiyor, ne işimle ne de Emily ile ilgili.
- И не надо. Келлог не представляет, о чем говорит : это верно и про мою работу, и про Эмили.
O ne dediğini bilmiyor.
Сам не знает, что говорит.
Ne dediğini bilmiyor.
Она сама не знает, что говорит.
O ne dediğini bilmiyor.
Она не знает, о чем говорит.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]