Ogrenmelisin traduction Russe
527 traduction parallèle
Benim gibi sen de öğrenmelisin.
Тебе, как и мне, еще многое нужно выяснить.
Kadınlara bakım yapmayı öğrenmelisin.
Тебе следует переквалифицироваться на женщин.
Myra, şimdi olacakları kısaca anlatayım. - Tamam. - Bazı bilgileri öğrenmelisin.
А теперь, я хочу дать тебе полный портрет того, за кого ты выходишь.
Ve dersini hızla öğrenmelisin.
И пора бы тебе начать учиться, и учиться быстро.
Ne olduğunu öğrenmelisin.
Я думаю, тебе стоит узнать что там.
"Bu acı hayatta hayal kırıklıklarını kabullenmeyi öğrenmelisin."
"Ты должен учиться стойко переносить разочарования".
Doll, sigara içeceksen, kibrit taşımayı öğrenmelisin.
Долл, если будешь курить, вот огонь.
Fiyatını düşünmemeyi öğrenmelisin.
- Учись не думать о ценах.
Sesini yükseltmeyi ve ara sıra seyirciye bakmayı öğrenmelisin.
Тебе надо научиться управлять своим голосом, и иногда поворачиваться к публике...
Yemek pişirmesini öğrenmelisin, değil mi?
Ты должна научиться готовить.
Artık bununla yaşamayı öğrenmelisin tatlım.
Но тебе придётся научиться жить с этим, дорогой
Sen usulüyle yemeyi öğrenmelisin.
Ты должна научиться есть их правильно.
Puro seçmeyi öğrenmelisin.
Ты должна научиться выбирать сигары.
Sevgili Pulu. Yeni haberleri öğrenmelisin.
Дорогой Пулу, ты наверно уже в курсе происшедшего
Uykuyu def etmeyi öğrenmelisin.
- Нужно научиться прогонять сон.
Bir kral gibi düşünmeyi öğrenmelisin.
Но только король может даровать жизнь.
Bunu Öğrenmelisin. - Poitiers rahibe manastırında iyi Latince öğretiyorlar.
Придется подучить историю.
Doktor ona demiş ki, "Sevmeyi öğrenmelisin."
Врач говорил ей, вы должны научиться любить.
Tanrı'nın sevgini nasıl harcamanı istediğini öğrenmelisin.
Надо понять, к чему Бог предназначил тебя.
Öğrenmelisin.
Ты должна разобраться.
Önce kendini korumayı öğrenmelisin.
Вы хотели научить меня драться. Сначала ты должен научиться правильно падать.
Sert olacaksan, kendini korumayı öğrenmelisin.
Если хочешь быть крутым, надо быть поосторожнее.
Artık, gerçeği öğrenmelisin. Bay Barnier, senin baban.
Но теперь я могу сказать тебе правду, месье Барнье твой папа.
- Öğrenmelisin.
- Вам стоит научится.
Şimdi de hiç yokmuşsun gibi yaşamayı öğrenmelisin.
Тебе осталось научиться жить так, как будто ты не существуешь.
Durumu zorlamamayı öğrenmelisin.
Ты должен научиться не торопить события.
İlginç açıklamalar yaptın ama, itaat etmeyi öğrenmelisin.
В вас много чего интересного, капитан. Но вам надо учиться повиновению.
Ölçüyü ve arpeji öğrenmelisin. Ve kendi şarkını söylemelisin.
Нужно гаммы петь и петь арпеджио.
Öğrenmelisin.
Тебе следует научиться.
Ne olduğunu öğrenmelisin.
Мы хотим знать, что это.
Benden başka birilerini... sevmeyi öğrenmelisin, Sara.
Ты должна научиться любить кого-нибудь кроме меня, Сара.
Erkekler hakkında daha çok şey öğrenmelisin.
- Тебе пора узнать о мужчинах побольше.
Parma'yı ziyaret edince, üç Tanrı'nın adını öğrenmelisin. Salam, jambon ve en meşhuru parmesan peyniri.
Кто едет в Парму, должен узнать, познакомиться с тремя ее знаменитостями : салями, тросчутто и самым знаменитым сыром Пармезан.
Tekrar özgür insanların arasında yaşamak için, insanlara güvenmeyi öğrenmelisin.
если вы решили опять жить среди свободных людей, вы должны заново научиться доверять.
Nefret edip etmediğini kendin öğrenmelisin.
Выяснишь для себя, ненавидишь ли ты ее.
çok berbatsın, öğrenmelisin.
А вот огонь разводить... тебе ещё нужно поучиться.
İkinci kural... önce birinci kuralı öğrenmelisin.
Правило номер два, сначала выучи правило номер один.
Bunları kendin öğrenmelisin, zevki orada.
Ты должен всё это узнать сам.
Gece onları uyandırmadan işemeyi öğrenmelisin
Научитесь не будить их, когда мочитесь по ночам.
Kımılda. Onlara nasıl davranacağını öğrenmelisin. Memelerine vurursan seni dinlerler.
Двигайся Ты должен научиться, как справляться с ними Бей их по вымени, тогда они слушаются.
Kornere girdiğinde, hayatta kalmayı öğrenmelisin. Kaptın?
Когда ты маневрируешь, ты так наклоняешься будто хочешь расшибиться.
Biliyorsun, sana birşey söylediğimde gerçekten onu kastettiğimi öğrenmelisin.
Знаешь, ты дoлжен слyшаться, кoгда я чтo-тo гoвoрю, я серьёзнo.
Alice, kendi ayakların üzerinde durmayı öğrenmelisin.
Элис, давно уже пора учиться самозащите.
Dans edeceksen, bir ara öğrenmelisin.
Тебе бы следовало когда-нибудь научиться танцевать.
Bu dansı öğrenmelisin.
Тебе надо научиться танцевать.
Kuralları öğrenmelisin.
Ты должен запомнить правила, Рой.
Şunu öğrenmelisin : Kazanmak her şey değildir, ama kaybetmek hiçbir şeydir.
Запомни одно : победа - это ещё не всё, а проигрыш - это ничто.
Harry, hissettiğin her şeyi, hissettiğin anda söylememeyi öğrenmelisin.
Гарри, надо как-то стараться не проявлять каждое чувство в тот момент, когда оно возникает.
.. bazı insanların diğerleri kadar minnettar olmadıklarını öğrenmelisin.
Бастиан, тебе, вероятно, придется узнать, что некоторые люди не столь порядочны, как другие.
Yaşamını onlarsız sürdürmeyi öğrenmelisin ve öğreneceksin de.
В твоей жизни ты должен научиться, и ты будешь учиться, идти дальше без них.
Nefret etmeyi öğrenmelisin!
Ты должен учится ненавидеть!
öğrenmelisin 17
öğrenci 51
öğrendim 28
öğrenecek 20
öğreneceğiz 28
öğreneceksin 43
öğreneceksiniz 19
öğren 61
öğrenciler 57
öğreneceğim 42
öğrenci 51
öğrendim 28
öğrenecek 20
öğreneceğiz 28
öğreneceksin 43
öğreneceksiniz 19
öğren 61
öğrenciler 57
öğreneceğim 42