Öyle diyorsan traduction Russe
647 traduction parallèle
Pekâlâ, öyle diyorsan... ama en azından çorbayı taşıyabilirim.
Ладно, если ты так говоришь, но по крайне мере, я могу внести суп.
- Üçkâğıtçıya benziyor ama değil mi? - Olabilir, öyle diyorsan.
- Похоже на мошенничество, разве нет?
Öyle diyorsanız öyledir.
Как скажете.
- Pekala, öyle diyorsanız öyle olsun.
Ладно, сэр, раз вы так говорите.
Öyle diyorsan.
Это ты хочешь сказать?
- Sabah seni ararım. - Öyle diyorsan.
- Я позвоню тебе утром.
- Öyle diyorsanız.
- Если вы так считаете, сэр.
Öyle diyorsanız.
Вам виднее.
Pekala öyle diyorsanız.
Ну, если Вы так xотите...
Öyle diyorsanız.
Это вы так считаете.
Tamam, Harry, öyle diyorsan.
Ладно, Гарри,.. ... если не врешь.
Öyle diyorsan.
Как скажете.
Sen öyle diyorsan öyledir.
Предполагаю нет, если ты так говоришь.
Ülkeyi bölelim. Öyle diyorsan Eldorado'yu bombalarız.
Мы разделим страну, и, по твоему приказу, будем бомбардировать Эльдорадо.
- Öyle diyorsan öyledir.
- Я должна доложить.
- Öyle diyorsan.
– Но если ты так говоришь.
- Öyle diyorsanız öyledir.
- Вот, вы просили.
- Sen öyle diyorsan, tamam.
- Ты - начальник!
Öyle diyorsan.
Раз говоришь - тётка, пусть будет тёткa.
Öyle olsun, sen öyle diyorsan. Yeter ki artık bana vurma.
Я признаюсь во всем, только больше не надо бить.
Eğer öyle diyorsan.
- Как скажете.
Öyle diyorsan.
Как скажешь.
Öyle diyorsan, başım belâda olmalı, öyle değil mi?
Мне кажется, ты пoтеpял чувствo юмopа.
- Öyle diyorsan!
- Если хочешь!
Siz öyle diyorsanız.
Тут я с вами согласен.
Pekala, eğer öyle diyorsan. Ama şu son zamanlardaki terörist saldırılardan ve gösterilerden sonra bazı şeyler zorlaştı.
Но из-за этих демонстраций и террористических актов, все стало жестче.
Tamam. Öyle diyorsan öyle.
Ладно, раз вы так говорите.
Öyle diyorsan öyle olsun, bana iyi gibi görünmüyorsun, kardeş.
Bыглядишь нe oчeнь, cecтpa.
Öyle diyorsanız doğrudur Bayan Collingborne.
Как скажете, миссис Коллинборн.
Eğer öyle diyorsan sanırım doğrudur.
Ну, полагаю, да, раз вы так утверждаете.
Sen öyle diyorsan, patron.
Как скажешь, начальник.
- Öyle diyorsan.
- Как скажете.
Öyle diyorsanız öyle olsun bayım.
Если вы так говорите, мистер.
Öyle diyorsanız...
Если вы так думаете...
- Öyle diyorsan. - Öyle diyorum.
- Если ты так сказал...
Öyle diyorsan.
К-как скажешь.
Siz çocuklar bu günlerde öyle diyorsanız, öyleyse evet, öyleyim.
Ну... если это у вас, молодых, теперь так называется, то да, это так
Sen öyle diyorsan Profesör.
Как скажешь, профессор.
Sen öyle diyorsan doğrudur.
Как скажете.
Eğer öyle diyorsan..
Как скажешь.
Siz öyle diyorsanız...
Скажите, док.
- Süre üç saniye, tamam mı? - Ne diyorsan öyle olsun.
- Трехсекундный интервал, верно?
- Siz öyle diyorsanız.
Раз вы так говорите.
Öyle diyorsan öyledir.
Как скажешь.
Buraya gelmek kötü bir fikirdi diyorsan... ben de öyle düşünmeye başladım.
Здесь всё... как во сне, или...
Nasıl diyorsan öyle olsun.
Говopишь, чтo веpишь, а на самoм деле не веpишь.
Oh, siz öyle diyorsanız, efendim.
Как скажете, сэр.
Öyle diyorsan öyledir.
Ну, как скажешь.
Öyle diyorsanız öyledir.
- Как скажете.
- Öyle diyorsan öyledir.
Ну, как скажете.
- Sen öyle diyorsan.
Это еще что!
öyle diyorsan öyledir 30
öyle diyorsanız 22
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle diyorsanız 22
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle misin 81
öyle ki 92
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle misin 81
öyle ki 92
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50