And over here tradutor Turco
5,889 parallel translation
He is from a place where there are many traditions about horses, and obviously, that is his theme, and over here, we have the last painting of the collection.
Atlarla ilgini geleneklerin olduğu bir yerden geliyor ve kesinlikle, bu onun teması ve burada da, koleksiyonun son resmi.
If I call your name, please step over here, take a face shield from Dr. Jordan, and then come stand over here.
İsminizi söylediğimde lütfen buraya gelin, Dr. Jordan'dan bir maske alın sonra şurada bekleyin.
And over here is where...
Ve burası ise..
Me and my, uh, partner over here, we'll go check out Stanfill.
Beni ve benim, ah, buraya ortağı, biz gideriz onay dışarı Stanfill.
You're gonna throw it over here and you gotta catch it.
Enerjiyi oraya savuruyorsun, ve yakalamak zorundasın.
- He wasn't killed over insulin. And on his last trip here, we think
Son ziyaretinde aracının bunlarla dolu olduğunu düşünüyoruz.
She could've tossed the gun in here, smoothed it over, and no one would ever know.
Silahı buraya, içine koyar, üzerini düzeltir ve kimse de asla, bunun farkına varamazdı.
Provisions over here, goods for sale or exchange here, and all weapons to Mr. Happ.
Erzaklar buraya, satılık mallar veya takaslar buraya ve tüm silahlar Bay Happ'a.
You might not like me, but I'm not the only one over here, and if this place goes down, then what happened to your sister is going to happen to us all.
Ama burada sadece ben yokum. Eğer burası yerle bir olursa kardeşine olanlar hepimize olacak.
Ring up your little witchy friend and get her over here.
Ufak cadı arkadaşını arada getir şuraya.
So, I was at the mall, and George was there, and he started coming over, and he started staying over, and he's here more and more and more, and... You know, he, uh... and I are fine, and... that's what we have going now.
Alışveriş merkezindeydim, George'da oradaydı sonraları bende kalmaya başladı, sonra daha çok, daha çok ve bilirsiniz işte, o ve ben iyi anlaşıyorduk şimdi olan da bu işte.
I am very much aware of my very important phone call, and I'm also not sure why you came over here to remind me of it.
Ben farkındayım, çok önemli bir telefon görüşmesi yapacağımın ama senin bunu hatırlatmak için neden geldiğini pek anlamadım.
I saw you sitting with these two redheads over here, and I began to wonder, "what's going on?"
Seni buradaki iki kızılla otururken gördüm ve merak ettim "burada ne oluyor" diye.
Okay, so our killer would've ducked under this camera, made their way over to this one... turned this camera around, and then this entire area here becomes clear, including the stairwell.
Pekâlâ, katilimiz bu kameranın altından sızmış olmalı, kendi kafasına göre bunu çevirmiş ve bu kamerada buraya çevrilmiş ve böylece bütün alan apaçık görünecekti, merdiven boşluğu dahil.
Been watching you for a while from over there, and I'm thinking you might just be a clergyman's daughter out here on the street like you are.
Seni bir süredir şuradan izliyorum. Bu halinle tam da sokakta gezinen bir vaiz kızı olabileceğini düşünüyorum.
He got transferred to another precinct, and so now I'm working with Puerto Rican Matt Dillon look-alike over here.
Başka bir bölgeye transfer edildi, ben de şimdi Porto Rico'lu Matt Dillion'a benzeyen bu adamla çalışıyorum.
You ride with captain John and the colonel over here.
Sen Yüzbaşı John ve Albay ile birlikte gideceksin.
I was going to break up with my boyfriend on the way over here, but I lost my nerve and now he's waiting for me outside.
Buraya gelmeden önce erkek arkadaşımdan ayrılacaktım. Fakat cesaretimi toplayamadım ve şimdi beni dışarda bekliyor.
You can put the iron maiden there. And the rack over here.
Giyotini de şöyle koyup işkenceleri burada yaparsın.
All right, so you got your visiting room over here, which is where your mommy or daddy will come and visit you.
Pekala, şurada ziyaret odaları var anneniz ya da babanız gelip sizi orada görebilir.
I'd like to stand up here and be all inspiring and recovered and tell you I'm over it, but I miss it every fucking day, you know?
Burada durup, kurtulduğumu ve ilham veren bir şekilde size bunu aştığımı söylemek isterdim ama her lanet gün özlüyorum onu, biliyor musunuz?
And be all, you know, I go, "We'll let them come over here." No way!
Şunu hepiniz bilesiniz ki, buraya gelmelerine izin vermeyeceğim.
And you're gonna be sorry they're over here.
Ve eğer oyuncular buraya gelirse çok pişman olacaklar.
They talk about the Soviets coming over and play here.
Sovyetler'in burada oynayacağı konuşuluyor.
I woke up a few towns over, and then I just came here.
Birkaç kasaba ötede kendime geldim ve sonra buraya geldim.
I was thinking that Bronwen over here might be limited in sixth grade, and it might be a good idea to promote her to seventh.
Şuradaki Bronwen hakkında düşünüyordum da, 6. sınıfta biraz kısıtlanıyor, ve onu 7. sınıfa yükseltmek iyi bir fikir olabilir.
Got it, okay, you were gonna bring her up here and bareback her on that ratty old mattress over there.
Çaktım. Onu buraya getirecektin ve şu pis döşekte korunmasız seks yapacaktın.
Why don't you walk away, tell Monroe I wouldn't scare, and if he wants me out of his house so bad, he should come over here his own self.
Buradan git Monroe'ya korkmadığımı söyle ve evinden çıkmamı çok istiyorsa... -... kendi gelsin.
Hurry up and get over here!
Sizi piçler çabuk buraya gelin!
And we're totally behind because every time she comes over here, she ends up hanging out with you.
Ve arka odada olacağız çünkü ne zaman buraya gelse sonunda hep seninle takılıyor.
Look, I'm totally cool with you dating Jesus, really, it's just... every time you come over here, you always end up hanging out with him and, I don't know.
Jesus ile çıkmana bir şey demiyorum sadece buraya ne zaman gelsen hep onunla takılıyorsun, bilemiyorum.
Yeah, well, Rosalee and I thought we'd, you know, check it out for ourselves, and I think we might have gotten in a little over our heads here.
Rosalee'yle ben şey dedik işte, kendimiz gelip bakalım dedik. Ve biraz boyumuzdan büyük işlere kalkışmış olabiliriz.
And the bride's family... You guys will be seated over here.
Ve gelinin ailesi sizler de şu tarafta oturacaksınız.
- Manufactured right here, shipped all over the world, and millions of lives saved.
- Aşıları burada imal edildi. ... tüm dünyaya yayıldı ve milyonlarca hayat kurtarıldı.
Come tomorrow morning, my boys are gonna come over here and run you out of town.
Yarın adamlarımla buraya gelip sizi bu kasabadan süreceğim.
Well, I was gonna sit here and obsess over all the shit I've done wrong the last few years, and then probably fall asleep watching Bravo.
Burda oturup son bir kaç yıldır neyi yanlış yaptığımı düşüneceğim ve büyük ihtimalle Bravo'yu izlerken uyuyakalırım.
I gotta come over here and school Tariq in Call of Duty.
Buraya gelip Call of Duty'de Tariq'a ders vermem gerek çünkü.
He had the nerve to come over here and tell me that I'm not green enough.
Utanmadan buraya gelip yeterince çevreci olmadığımı söyledi. Kes be!
High school's over and it's just me, you and Kurt here now.
Lise bitti ve burada sadece ben, sen ve Kurt varız artık.
Nick is on his way over here right now, and I don't want another episode.
Nick şu an buraya geliyor ve yine olay çıksın istemiyorum.
But, he's on his way over here right now, and I'm gonna help him, like it or not.
Ama şu an buraya geliyor ve ona yardım edeceğim. Hoşuna gitse de gitmese de.
Hey, Turner and Hooch, get over here.
Anladın mı? Hey, Edi ile Büdü, buraya gelin.
I'm all sunshine and roses over here.
Ben her yere neşe saçmaya devam edeceğim.
Pour the water over the ice and bring it here.
Buzun üzerine su dök ve buraya getir.
Sending your idiot cousin over here to try and shake us down. I didn't send him.
- Para kopartmak için ahmak kuzenini buraya yolladın
And he's looking over here.
Ve buraya doğru bakıyor.
Let's have D.D.A. Rios join us with his file and get Mr. Reyes over here for a little chat.
Bölge Savcısı Rios, Reyes'in dosyasıyla bize katılsın da Bay Reyes'i ufak bir sohbet için buraya getirtelim.
Who's maybe put on a pound or two over the years or noticed the slightest sag here and there, wonders why her husband doesn't look at her quite the way he used to.
Belki yıllar içerisinde birkaç kilo almış veya çökmeye başladığını fark etmiş bir kadın kocasının ona neden eskisi gibi bakmadığını merak eder.
Frankly, I would give anything to walk through that door and never come back here again, start over somewhere else, somewhere new.
Açıkçası şu kapıdan çıkıp da bir daha dönmemek ve başka bir yerde yeni bir başlangıç yapmak için her şeyi verirdim.
And why don't you take your pants off and come over here?
Peki sen neden pantolonunu çıkarıp da buraya gelmiyorsun?
And I'm telling you, your privileges here, in my office, are over.
Sana söylüyorum, ayrıcalıkların benim ofisimde sona erer.
and over time 22
and over there 37
and over 60
over here 3451
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
and over there 37
and over 60
over here 3451
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237