Bit of both tradutor Turco
271 parallel translation
Little bit of both.
Hepsinden biraz işte.
Say, I guess that makes us a little bit of both, huh? Ha ha ha - -
Biraz mahkum, biraz da konuğuz, öyle mi?
Couldnt I have a little bit of both?
İkisinden de biraz olmaz mı?
Well, a little bit of both shall we say.
Aslında ikisinden de biraz.
I think it's a bit of both.
Sanırım her ikisini de hissediyorum.
Perhaps it was a bit of both.
Sanırım her ikisinden de.
A bit of both, I suppose, really.
İkisinden de biraz sanıyorum.
A bit of both.
İkisinden de biraz vardı.
- I suppose it was a bit of both.
- Galiba ikimizde de biraz vardı.
Probably a bit of both, sir.
Muhtemelen ikisinden de biraz.
Actually I think a bit of both.
Aslında her ikisi de.
- A little bit of both.
- İkisi de sayılır.
A bit of both.
Her ikisinden de biraz!
A bit of both I guess.
Sanırım, ikisinin de biraz payı var.
I'd say you're a little bit of both.
Her ikisi de olduğunu söyleyebilirim.
It looks like... I think it's a little bit of both.
Sanırım İkisinden de var.
- A bit of both. - She's good!
Biraz birlikte.
I think a little bit of both.
Sanırım ikisinden de biraz.
a little bit of both.
İkisinden de biraz.
Now, in this case, I think we got a little bit of both.
Bu durumda, ikisinden de biraz var.
So now you're a little bit of both?
Şimdi ikisinden de biraz kapmışsın.
Little bit of both.
İkisi de denebilir.
A little bit of both, I think.
İkisinden de biraz, sanırım.
A little bit of both.
İkisindende biraz.
Why can't it be a little bit of both?
Neden her ikisinden de biraz olamasın?
Probably a little bit of both. John Rimbauer bought him out at distress sale prices.
Rimbauer onun payını düşük fiyattan satın aldı.
Maybe a little bit of both.
Belki ikisinden de biraz.
- Could be a bit of both.
- İkisi de olabilir.
Bit of both.
- İkisinden de biraz.
In my case, a bit of both.
Benim durumumda, ikisinden de biraz.
Bit of both.
Her ikisi de var biraz.
I think it's a little bit of both, actually.
Aslında her ikisinden de biraz var.
He was a bit of both, you know, kind of mousey.
Her ikisinden de biraz.
They're both a bit out of position, according to this.
Haritaya göre yerlerinden biraz oynamışlar sanki.
I've seen quite a bit of it both here in London and elsewhere on the continent.
Hem burada hem de Avrupa'da başka yerlerde yeterince gördüm.
- A bit of both.
- İkisinden de.
It will be easier for both of us if you would be a little bit more civilized about it.
Seni bırakıyorum. Sana iyilikler diliyorum.
A little bit of salvation will do you both some good.
Biraz kurtarılma ikinize de iyi gelecek.
We were both a bit hurt and lonely, so I suggested making a go of it.
İkimiz de kendimizi yalnız ve bozguna uğramış hissediyorduk. Ben Johan'a bir deneme yapmamızı önerdim.
- We're both in a bit of a hurry
- Biraz acelemiz var da
We were both in a bit of a rush.
İkimizin de biraz acelemiz vardı,
Especially by me. But you are a bit of a tyrant when we were both growing up in this monstrous old house.
Evet ben dedim değil mi
My apologies for that little bit of a disturbance last night, but I want you both to know, that Mrs. Guttman is going to be fine.
Dün akşamki küçük rahatsızlık için özürlerimi kabul edin. İkinizin de bilmesini isterim, Bayan Guttman'ın durumu iyiye gidiyor.
It could be a bit about both of us
Hepimizin bir parçası olabilir.
Isn't that a bit drastic? Sir, the helms amendment and nsc order 725 both specifically prohibit the use of omega force against Caucasians.
Efendim, uluslararası kanunlar, Birleşmiş Milletler emri 725 kesin bir şekilde Omega gücünün beyazlara karşı kullanıImasını yasaklamaktadır.
It's obvious that we're both a little bit ashamed of how we began.
Belli ki, yaptığımız başlangıçtan, ikimiz de biraz utanıyoruz.
Well, I need to know a little bit more about the Slayer, and about the both of you, your relationship, whatever you can tell me.
Avcı hakkında bilgiye ihtiyacım var. İkiniz hakkında da. İlişkiniz hakkında Neler anlatabilirsiniz?
I think both my movies and my life reflect my deep and abiding commitment to getting two good-looking people together and having a bit of fun.
Bence hem filmlerim, hem de yaşam tarzım, iki güzel insanın birlikle ara sıra eğlenmesine saygı duyduğumu gösteriyor.
Little bit of both.
İkisinden de biraz.
Butters, don't you think it's a little bit of a coincidence that both your future self and my future self got caught in a matrixanxnal time plane?
Butters, sence de müstakbel sen ve müstakbel benin aynı zaman dizeyine kapılmış olması büyük bir rastlantı değil mi?
Peter, we've a bit of a problem. You see, if Mr Blaney and I are caught outside instead of in there teaching, we'll both be for it, won't we?
Bay Blaney ve ben sınıfta ders vermek yerine burada yakalanırsak bu bizim için sorun olur, hak veriyorsun değil mi?
bit of advice 17
bit of that 19
both 2223
bother 61
bother you 20
both of us 267
both of you 1783
both of them 366
both laugh 381
both screaming 34
bit of that 19
both 2223
bother 61
bother you 20
both of us 267
both of you 1783
both of them 366
both laugh 381
both screaming 34
both laughing 234
both grunting 124
both sides 54
both hands 46
both times 46
both grunt 36
both dead 17
both gasp 40
both of' em 29
both chuckling 67
both grunting 124
both sides 54
both hands 46
both times 46
both grunt 36
both dead 17
both gasp 40
both of' em 29
both chuckling 67