English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ C ] / Come back later

Come back later tradutor Turco

1,424 parallel translation
They said they'd come back later. We didn't take them seriously.
17 yaşındayım ve 8 yaşımdan beri sokaklarda yaşıyorum.
I come back later
Ben sonra gelirim.
I could come back later if that's okay?
Eğer sorun olmazsa, daha sonra geleyim.
I'm sure you have more pressing concerns. I'll come back later.
Eminim benden daha öncelikli ilgileneceğiniz kişiler vardır.
Maybe I'll come back later. Thanks.
Belki daha sonra tekrar uğrarım.
If you've got guests, I can come back later.
Misafirleriniz geldiyse eğer, ben daha sonra da gelebilirim.
I'll come back later.
Ben daha sonra gelirim.
I'll come back later.
Ben sonra gelirim.
Sure you don't want me to come back later?
Sonra gelmemi istemediğinden emin misin?
Maybe I should just leave this information with you and I'll come back later.
İyisi mi bu bilgileri size bırakayım ve daha sonra geleyim.
Tell him I stopped by, and I come back later.
Ona uğradığımı ve sonra geleceğimi söyle.
I'll come back later to get the tray.
Sonra gelip tepsiyi alırım.
I'll come back later.
Tamam ben daha sonra gelirim.
Sorry. You'll have to come back later.
Sonra gelmelisiniz.
And then we come back later and fix the rest.
Ardından daha sonra gelip gerisini hallederiz.
Okay, I'll come back later.
- Peki, sonra yine gelirim.
Im gonna come back later, and ask you a few more questions okay?
Daha sonra tekrar geleceğim ve sana bir kaç soru soracağım, tamam mı?
I think I'll come back later for this.
Sanırım bunu almak için sonra uğrayabilirim.
Should I come back later?
Acaba daha sonra mı gelsem?
Can you come back later?
Daha sonra gelebilir misin?
I'll come back later. Asshole.
Sonra gelirim, aşağılık herif.
I told you we were busy here Come back later
Meşgulüz dedim ya. Sonra gel.
- I'll come back later.
- Sonra tekrar uğrarım.
- Come back later. - What? Come back when things are better.
Her şey yoluna girdiğinde dönersin.
I'm gonna come back later.
Daha sonra uğrarım.
He said he'd come back later for a visit.
Sonra ziyarete geleceğini söyledi.
- Should I come back later?
- Sonra mı geleyim? - Hayır Kerry.
B'RAT : You'll have to come back later.
Daha sonra gelmelisiniz.
Miss Dante, Miss Dante, I'd like you to come back later in the week... and meet Dr. Pendleton, our on-site psychologist.
Bayan Dante, Bayan Dante, bir hafta sonra yeniden gelip psikoloğumuz Dr. Pendleton ile görüşmenizi istiyorum.
I'll come back later.
- Daha sonra gelirim. - Em, bekle.
- We can come back later.
- Daha sonra da gelebiliriz.
Okay, I'll come back later for the cake plate.
Peki. Pasta tabağını almaya gelirim.
I'll just come back later.
Daha sonra gelirim.
I'll come back later.
Daha sonra gelirim.
Nothing. Er, come back later, please.
Sonra gel, lütfen.
I'll come back later.
Daha sonra geleyim.
Come back later, after lunch.
Sonra yine gelin, öğle yemeğinden sonra.
And if possible, you can come back for the church thing later.
Bizi ayırmasına izin vermeyeceksin, değil mi? Bana söz ver. Gitmene izin vermeyeceğim.
Well, I'll come back up later.
Daha sonra tekrar gelirim.
Then I'll come back later.
Bay Ervin, Dr. Greene bugün burada değil.
- I'll come back for her later.
- Onu almak için daha sonra geleceğim.
TIME FOR HIS MEDICATION. WAIT, CAN YOU COME BACK A LITTLE LATER?
Daha sonra gelebilir misiniz?
I'm trying to save someone here. I'll have to come back for those later.
Burada birini kurtarmaya uğraşıyorum.
I'll come back and get you later.
Birazdan gelip seni alacağım.
Maybe I'll come back... later... after you finish sticking that needle into baldy's skull.
Belki sonra gelirim. bu adamın kafasıyla işiniz bittiğinde.
Come back for this one later, okay?
Daha sonra yine gelin, tamam mı?
Then you'll come back for it later.
Sonra onun için geri gelirsin.
I was hoping I could come up here with just you folks, find the package and stash it someplace I could come back for it later, and nobody would be the wiser.
Sizlerle birlikte buraya gelecek paketi bulacak ve bir yere gizleyecektim. Sonra gelip alacaktım, kimsenin de ruhu duymayacaktı.
Come back for the tray later, Nanny.
Tepsiyi sonra alırsın, dadı.
I could come back later, Mr Harken.
Daha sonra gelebilirim Sayın Harken.
Sooner or later, this special relationship with a regime that Amnesty International condemns as a widespread human-rights violator would come back to haunt the Bushes.
Er ya da geç bu özel ilişki Uluslararası Af Örgütü'nün insan hakları ihlalcisi ilan edilen bir rejimle bozulacak ve Bushların başını derde sokacaktı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]