Even for a second tradutor Turco
265 parallel translation
I don't want to see her, not even for a second, and I don't want to talk about this or her again.
Onu bir anlığına dahi görmek istemiyorum! Bir daha ne bu mevzunun ne de o kancığın muhabbetini yapmak istemiyorum!
It upsets me that you suspect him, even for a second.
Ondan bir saniyeliğine bile şüphelenmeniz beni çok üzüyor.
If the lights had not gone out tonight, I wouldn't have had you to myself, even for a second.
Bu gece ışıklar sönmeseydi seni bir an bile, kendime alamayacaktım.
So don't think even for a second you....
Bu yüzden bir saniye için bile beni....
And no matter what you do... don't take your eyes off this bag even for a second.
Ve ne olursa olsun... Gözlerini bu çantadan bir saniye bile ayırma.
Not even for a second.
Bir saniye bile.
But, right now, I can't think calmly, not even for a second.
Ama, şu anda sakin bir şekilde düşünemiyorum, bir saniye bile olsun.
I feel so stupid... that I thought, even for a second, the three of us could go to Seattle.
Kendimi öyle aptal hissediyorum ki- - Bir anlığına olsa bile, üçümüzün Seattle'a gidebileceğini sandım.
You, young lady... your person and your existence have never ever been, not even for a second... included in that list.
Sen küçük hanım şenin varlığın asla ama asla o listeye girmedi.
If I let my guard down even for a second, I'll get shot down.
Bir saniyeliğine bile boşta bulunursam, vurulurum.
If I weren't in the picture would you have considered, even for a second the possibility of not going on this tour?
İşin içinde ben olmasaydım bir saniye bile bu şansı geri tepmeyi düşünür müydün?
Well, in Oz, if you take a shower and you space off, even for a second, some cocksucker is sure to shank you in the back.
Oz'da, duş alırken bir an bile dalıp gidecek olursanız orospu çocuğunun teki sizi sırtınızdan bıçaklar.
Even for a second.
Bir saniye bile.
Never forget Not even for a second
Sakın unutma Bir saniye bile
Don't take your eyes off him, I said. Not even for a second.
Ondan bir anlığına bile olsa gözünü ayırma demiştim.
I admit I never asked for these powers, but if I can save even one person by using them, then I'm going to accelerate without a second thought,
Kabul ediyorum, bu güçleri ben istemedim. Ama bunları kullanarak bir insanı bile kurtarabileceksem o zaman bir an bile düşünmem hızlanırım!
In the second place, from the native rumors of the escarpment I should judge it quite impractical for even a large party.
İkincisi, buranın doğal yapısının büyük bir grupla geçilmesi için bile çok zorlu olduğu söylenir.
I could stop for a day, an hour, or even a second to observe.
Gözlem için bir gün, bir saat, hatta bir saniye durabilirdim.
They could never prove for a second that he was even part of the Mafia, much less head of it, my dear.
Onların başı olmasını bırak mafyanın içinde olduğunu bile kanıtlayamadılar.
I don't want to sleep for even a second.
Böylece seni sonsuza kadar saklarım.
We haven't a penny... lt's not enough even for second class.
Hiç paramız yok... Bu ikinci sınıfa bile yetmez.
Each day I hope to see you if only for a second even at a distance
Birkaç saniye için bile olsa her gün seni uzaktan görmeyi umuyorum.
He even asked for a second helping.
Hatta bir tabak daha istedi.
And even though you know he's not gonna make it you root for him for a second.
Başaramayacağını bilmene rağmen bir müddet onu desteklersin.
But don't think for a second this makes us even, Chakotay.
Ama, sakın bir saniye bile düşünme, Chakotay.
They already tried that once, and a second attempt would be too obvious, even for these thugs.
- Neden sadece vurup geçmiyorlar? - Bunu daha önce denemişlerdi. İkinci bir girişim bu eşkıyalar için bile fazla kuşkulu olurdu.
But what kind of world would we have, what options for happiness... would we have in a society run by telepaths... where ordinary humans are considered second-class citizens... and privacy is something you don't even risk dreaming about?
Ama telepatların yönettiği, normal insanların ikinci sınıf vatandaş kabul edildiği ve özel hayatı düşünmenin bile risk olduğu bir dünya nasıl bir yer olurdu, böyle bir yerde nasıl mutlu olabilirdik?
The lights dimmed for a second, but those figures there didn't even flicker.
Işıklar bir saniyeliğine donuklaştı, ama figürler yerlerinden bile kıpırdamadılar
I thought maybe for a second you might even be sad if I died.
Ben ölsem üzülebileceğini düşündüm.
I don't even know you, but if you thought for even one second that Kristy Livingstone... was gonna dump her beautiful, All-State football boyfriend for you... a Sophomore with a heart stripe?
Kristy Livingstone'ın yakışıklı futbol oyuncusu sevgilisini... senin için terk edeceğini düşündüysen... bir lise ikinci sınıf kalp rahatsızlığı olan öğrenci için?
Even the ballet is thriving, and as for education, we now have the second highest literacy rate in the U.S. of A.
Hatta bale bile yükseldi. Ve eğitime gelince, ABD'deki en yüksek ikinci okuryazar oranına sahibiz.
Did you think about this for even a... a second?
Bunu bir saniye olsun düşündün mü?
Andie if you wanted to sleep with him if even just for a second then maybe it wasn't wrong.
Andie eğer onunla yatmak istediysen bir saniyeliğine bile olsa o zaman belki yanlış değildir.
I got a night vision, an infrared, a cute little mini dv, handhelds for everyone... and this baby can even do frame-a-second time lapse.
Gece görüşüm var, kızılötesi ve küçük şirin bir DV, herkes için birer el kamerası... ve bu bebek yüksek saniye / frame özelliği ile herşeyi yakalayabilir.
You don't even break for a second, do you?
Bir saniye bile ara vermiyorsun, değil mi?
To know that Sting wanted me even if it were for only a fleeting second?
Bir kaç saniyeliğine bile olsa Sting'in beni istediğini bilmek?
Wait a second, Rob, first of all... I'm flattered that you would even think of me for this... but, Rob, no one wants to have lunch with me.
Bir saniye, Rob, her şeyden önce beni bunun için düşünmen bile beni çok gururlandırdı ama Rob, kimse benimle yemek yemek istemez.
I can't even think of a second synonym for'uninformed.'
Bilgisizin eş anlamlısı bile aklıma gelmiyor.
Did you even, for a second think about how this reflects upon me?
Hiç, bir saniye bile olsun bunun bana nasıl yansıyacağını düşündün mü?
I would marry you right now if I even thought for a second you would have me.
Benimle evleneceğini bir saniye için bile düşünsem, seninle tam şu anda evlenirdim.
- Joey we both know if either of us had stopped and thought for even a second last night, then what we did never would've happened.
- Joey, ikimiz de biliyoruz ki dün akşam bir saniyeliğine durup düşünseydik yaptığımız şeyler hiçbir zaman yaşanmayacaktı.
But think about this... you're fighting so hard to send Rory off to Harvard no matter what that you haven't even stopped for one second to consider that if she went to Yale, she could live at home.
Rory'yi Harvard'a sokmak için amansızca uğraşıyorsun. Ama şunu hiç düşünmüyorsun. Yale'e giderse evde kalabilir.
But we never see you alone... unless Rory leaves the room for a second, and even then you try to go with her.
Çıksa bile peşinden gidiyorsun.
When I try, for the second time... on a separate issue entirely, to reach an accommodation... and he don't even make a counteroffer, where's his respect?
Tamamen apayrı bir konuda ikinci kez uzlaşmaya varmayı deniyorum ama o karşı teklif bile yapmıyor. Saygısı nerede?
And I think anybody who even knew Dad just for a second knew that he had an amazing hum.
Ve sanırım babamı tanıyan herkes, Bir saniye.. ... etkileyici şarkı söylediğini bilirdi.
I know it'll never happen, but if you flirt with Ji-hoon for even a second, you're dead.
Olamiyacağını biliyorum, ama eğer Ji-hoon la flört edersen ölürsün!
For a second there I even thought you might die.
Hatta bir an, öleceğini bile düşündüm.
If you nod off for even a second....
Bir saniyeliğine bile uyuya kalırsan...
If Julia even suspected for a second I was having an affair, that would be it.
Eğer Julia bir an bile benden şüphelenirse, olan olur.
You know, if I even entertain the thought, if I let myself believe for a second that my brother's gonna die, then my brother's gonna die.
Bu niyetle eğlensem bile, bir saniye bile olsa kardeşimin öleceğine inanacak olursam o zaman kardeşim ölecektir.
Has anyone even thought about that for a second?
Herhangi biriniz bunu bir saniyeliğine olsa bile düşündü mü?
even for me 84
even for us 24
even for you 239
even for him 23
even for a moment 21
for a second there 70
for a second 197
a second chance 34
a second 98
a second ago 20
even for us 24
even for you 239
even for him 23
even for a moment 21
for a second there 70
for a second 197
a second chance 34
a second 98
a second ago 20
even better 478
even if you don't 27
even if it hurts 20
even more 72
even though 141
even if 79
even if it is 23
even so 574
even me 139
even if i wanted to 108
even if you don't 27
even if it hurts 20
even more 72
even though 141
even if 79
even if it is 23
even so 574
even me 139
even if i wanted to 108