Great work tradutor Turco
1,946 parallel translation
Nah, seriously, you're doing great work.
Hayır, cidden harika bir iş çıkarıyorsun.
Great work, guys.
Çok iyi işti beyler.
That's great work.
Harika iş başarmışsınız.
Great work, baby.
İyi iş, bebeğim.
That's your fault! You told me Gunther did great work!
Gunter'ın harika iş yaptığını söyledin.
I think you both did some great work today.
Bence bugün ikiniz de harikaydınız.
I need help That is a very good model of the solar system, he / she made a great work
Çok güzel bi güneş sistemi canım
Great work.
Çok iyi iş.
Yeah. Great work.
Evet, harika iş.
Great work.
Harika bir iş.
Great work with the camera, mr. Bloom.
Kamerayla iyi iş çıkardınız, Bay Bloom.
Great work, Clutch.
İyi iş çıkardın, Clutch.
Right. Well, great work then. Very convincing, Steve.
Andy'den uzakta beraber bir gün geçirdikten sonra ikimizin ne kadar iyi olduğunu hatırlayacak ve eve gelmemi isteyecek!
They're great works of art. This is a great work of art.
Asıl büyük sanat eseri bu.
You did great work. Maybe your best work.
Belki de, şu ana kadar yaptıklarının en iyisi.
Great work!
Darkphobia
You must've had a really great day at work,
İşte çok çalışmışsındır
Your work is great, sir.
çalışmanız harika, efendim.
I'm just sayin', I think it's great that you work so hard even though you don't have to like the rest of us.
bu kadar çok çalışman güzel diyorum hem de bizim gibi çalışman gerekmemesine rağmen.
The savior center is a great place to work.
Kurtuluş Merkezi, çalışmak için harika bir yerdir.
He's a great cameraman. And he needs the work.
Harika bi kameraman o ve çalışmalı
Thank you all so much for coming... and I take great pleasure in presenting'Building', Arun's new work
Hepinize geldiğiniz için teşekkür ederim ve Arun'un yeni resmi "binalar" ı size sunmaktan mutluluk duyarım.
" Without doubt a great testimony of hard work and effort...
Büyük bir gayret gösterdiğiniz son derece açık
You write a great program, and, you know, it can outlive you. It's like a work of art, you know?
Sanat eseri gibi.
Keep me posted. President Hassan and I still have a great deal of work to do, so we're gonna wrap this up, but I would like to say that the president and I chose the United Nations as the venue for these talks because the problems facing the Middle East have become a world concern.
Başkan Hassan ile birlikte son derece faydalı bir toplantı yaptık ve bu işi bitireceğiz ama söylemek isterim ki, Başkan ve ben BM'nin bu görüşmelerde hakem olarak bulunmasını tercih ettik çünkü Ortadoğu'nun ele aldığımız problemleri artık tüm dünyayı ilgilendiriyor.
It's not so easy just to... if you're a really great writer like William... to go over and work with visuals, and he succeeded.
Kolay değil, William gibi büyük bir şair olmak, yenileyici ve görüntülerle çalışmak. Ve o başardı.
As you know, our work helping those who come from the planet requires discipline, privations and great devotion.
Bildiğiniz gibi, Bu olanlara yardım çalışmalarımız, hangisi gezegenden geliyor? Disiplin gerektiriyor!
He does do great work!
Harika iş yapıyor!
This stuff about you getting the job is great. U m, minor trouble at work, that's fine. U h, but now what we need is some more depth.
İşi almanla ilgili o şeyler çok iyi işle ilgili problemler bu da iyi ama şimdi ihtiyacımız olan şey biraz derinlik.
It'll be great Mom. I'll work ;
Çok güzel olacak, anne. Çalışacağım ;
"Great job at work, you know, how about a raise?"
"İşinde iyi çalışıyorsun, maaşını arttırmama ne dersin?"
Great police work, Sal.
Harika polislik yaptın Sal.
If you put in the work, they'll do great.
Uğraşacakları aktivite bulursanız, çok başarılı olurlar.
- I racked up some great commissions at work today.
- Bugün mükemmel komisyon alacağım bir iş hallettim.
Great achievements take hard work.
Büyük başarılara sıkı çalışmayla ulaşılır.
Do you want to work with someone who thinks you're the Great Satan?
Senin Büyük Şeytan olduğunu düşünen biriyle çalışmak mı istiyorsun?
I was there when you told Dr. Hodgins that his T-shirt, which read, "I am with the Great Satan," is not suitable work attire.
Dr. Hodgins'e, giydiği üzerinde "Büyük Şeytanla beraberim" yazılı t-shirt'ün iş yerinde uygunsuz bir kıyafet olduğunu söylediğinizde oradaydım.
I have prior work experience, great recommendations.
İş tecrübem ve gayet sağlam tavsiye mektuplarım var.
So a parent like Maria has to work hard to find a great school for her kid.
Bu yüzden Maria gibi bir veli iyi bir okul bulmak için çok çabalamak zorunda.
But the one thing those who work in the trenches know is that you can't have a great school without great teachers.
Fakat bugün mevzilerde çalışanların bildiği bir şey varsa o da, iyi öğretmenleriniz yoksa iyi okullarınızın da olamayacağıdır.
When you see a great teacher, you are seeing a work of art.
Çok iyi bir öğretmen görürseniz, bir sanatkar havası görürsünüz.
She's gonna need a lot of help. So I think it's really great that you get to bring your baby to work.
O yüzden bebeğini işe getirebilmen bence harika.
It'd be great if the public took to every work
Halkın yaptığım her işi sevmesi güzel olurdu.
Eleanor wanted to congratulate you on a great show and say thanks for all your hard work.
Bu harika defile için Eleanor seni tebrik etmek istiyor ve çabaların için teşekkür ediyor.
It's such a great opportunity to work in his studio while going to school!
Onun stüdyosunda staj yapmak bulunmaz bir fırsat!
This is the great untold story of human history. extraordinary geological forces are at work.
Bu, insanlık tarihinin anlatılmamış hikayesi. Dünya'nın içine gizli, görünmeyen olağanüstü jeolojik güçler görev başında.
But there was still a great deal of work to be done.
Ama hâlâ yapılacak sürüyle iş vardı.
You know, I think it's great That you want to work on yourself, But I'm not gonna wait around to see how things go.
Biliyor musun, kendinle ilgilenmeye başlaman harika ama bir kenarda bekleyip işlerin gidişatını izlemeyeceğim.
They're not a bad lot. We do a great deal of work for charity.
Fena insanlar değiller, pek çok hayır işi yapıyoruz.
Great line of work, by the way.
İyi iş çıkarttın.
We're talking about months of very hard work. And even then, the odds, they're not great.
Burada aylar sürecek olan sıkı bir çalışmadan söz ediyoruz ki bu sürecin sonunda bile düzelme ihtimali çok yüksek değil.
work 1509
works 73
workers 297
working 544
worker 183
worked 56
work in progress 22
works like a charm 20
work it 115
work your magic 26
works 73
workers 297
working 544
worker 183
worked 56
work in progress 22
works like a charm 20
work it 115
work your magic 26
work for you 20
work stuff 34
works for me 181
working late 62
work here 19
working hard 48
work it out 99
working together 81
work hard 130
working on it 161
work stuff 34
works for me 181
working late 62
work here 19
working hard 48
work it out 99
working together 81
work hard 130
working on it 161