English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ O ] / Off you pop

Off you pop tradutor Turco

161 parallel translation
Off you pop.
Hadi bakalım.
Would you stick him way off in a corner in a little room... where the water pipes go "pop" all day?
Bütün gün su borularından "tıs" sesi gelen, ücra bir köşedeki... küçücük bir odaya tıkar mıydınız onu?
You see... I'm the guy that knocked out your pop with a gas bomb and then... carried him off to New York in chains.
Biliyorsun babanı bir gaz bombasıyla bayıltıp sonra zincirler içinde New York'a götüren adam benim.
Do you mind if I pop off early tonight, guv?
Teşekkür ederim. Bu akşam biraz erken kaçsam baba?
- Pop, no. - You better lay off gambling for a while.
- Bir süre kumar oynamamalısın.
You better go home and sleep it off Pop.
Eve gidip uyusan iyi olur Pop.
Pop says he had to drag you off last night's arrest. Well?
Pop seni dün geceki tutuklamadan uzaklaştırmak zorunda kaldığını söyledi.
Like magic, you just pop on and pop off?
Sihirli gibi, bir yerlerden mi çıkıyorsun?
I'll pop'em off and you do the skinning'.
Onları ben patlatırım, derilerini sen yüzersin.
Pop. Pop, do you want me to throw this fellow off our property?
- Ne için dua edeyim Holly?
That will teach you to pop off, you little pipsqueak.
Bu sana nasıl davranacağını öğretir, seni küçük iğrenç şey.
Don't you pop off to me, you stupid Kraut.
Tahtalı köyü boylamadan kapa çeneni aptal herif.
And if you want to pop off for a quick one yourself later on, we'll always cover for you in return.
Eğer siz de bir şeyler yudumlamak isterseniz, sizin yerinize bakarız.
People do... but I bet she's the one you want to pop off.
İnsanlar öyle yapar ama bahse girerim sen kızın ölmesini istersin.
- That's right, Pop, and remember, when I take off my helmet, that touchdowrs for you.
Tamam, baba. Sakın unutma kaskımı her çıkardığımda, o sayı senin için.
I'm telling you, Pop, the boy is off it.
Sana diyorum, baba, bu çocuk kopmuş.
You pop off rounds, the only one gets hurt is a kid in an upstairs window.
Kafana göre ateş edersen incinecek tek kişi yukarı pencerede duran bir çocuk olur.
I just thought I'd pop round, you know, on the off chance.
Şöyle bir uğrayım diye düşündüm, nasıl derler, zayıf bir ihtimal.
Healthy as an old goat, you pop off one day in the orchard... and what then?
Yaşlı bir zampara gibi sağlıklıydın, ama bir gün meyve bahçesinde ölüp gittin ya sonrası?
Then in the fifth inning, why did you take off on the pop fly?
Beşinci kısımda daha top havadayken niye koştun?
Pop, would you buzz off?
Babalık, toz olur musun?
Pop, will you knock it off?
Baba, artık bırakacak mısınız?
I bet you Pop would knock 50 bucks off the rent.
Bahse girerim bunak, kiranı en az 50 dolar azaltır.
Why don't you just pack the kids off with Nana and Pop Pop, lock Lucky downstairs in the basement, grab your husband, take him to the sturdiest kitchen table you have, and let the postman ring twice!
Çocukları büyük babayla anneye postalayın Lucky'yi bodruma kilitleyin, kocanızı mutfaktaki en sağlam masaya götürün Bırakın postacı kapıyı iki kere çalsın
You were better off as a pop idol.
Pop yıldızı olarak daha iyiydin.
How'bout I pop one of your antennas off, throw it across the yard? Then who's the loser, me or you?
Antenlerinden birini çıkarırsam o zaman enayi kim olur, sen mi ben mi?
You wanna go pop some crack dealer pissed you off, man,
Sen kafanı kızdıran bir satıcıyı soymak istiyorsun dostum.
Living in your sister's basement with five kids... while you're off every weekend doing wedding gigs... at a whopping 60 bucks a pop?
Sen her hafta sonu 60 dolar için düğünlere giderken, kız kardeşinin bodrum katında beş çocukla birlikte yaşayarak mı?
Crank off a pop-up if you're still alive.
Eğer hala yaşıyorsan bir fişek ateşle.
If it was me now I would pop off. But Mr. White says you have to sign a contract.
Bana kalsa el sıkışsak olurdu ama Bay White kontrat istediğini söyledi.
You know, the way they just... pop off.
Kopma seklini.
If you pop the vault doors off and it falls, it could set off the laser alarms.
Eğer kasanın kapısı yerinden çıkarsa ve yere düşerse, laser alarmlarını çalıştırabilir.
- So why don't you pop off to wardrobe?
Haydi hemen kostümünü giy.
You just do the rock star's daughter so you can tell your pop star-wannabe mates, then ride off into the sunset with your crummy guitar...
Sadece rock yıldızın kızını yap. böylece senin rock yıldızının arkadaşı olabileceğini söyleyebilir, sonra da gitarınla birlikte gün batımına doğru yol al...
Cart scrutineers hand out pop-off valves... / what'd you say?
Supapları CART denetmenleri dağıtıyor.
Eventually, you know, your head is gonna pop off.
Aslında, er geç kafan patlayacak. Siktir!
You and Cooper seem to be hitting it off. Yeah.
- Neden Snap Crackle Pop, Rice Krispies yer?
Talk you off what, Pop-Pop?
Konuşmak mı? Neyi konuşacağız, dede?
Anyone smarts off, you pop'em
- Karşı geleni tutuklayın.
Did you tell them discount ass niggers they could pop off at Omar's grandma.
O salak zencilere Omar'ın ninesine ateş etmelerini sen mi söyledin?
And if I pop up on any of them, even with my head cropped off... you better be expecting a fat lawsuit.
Ve bir tanesini dahi görürsem, kafam çıkarılmış bile olsa yağlı bir dava beklesen iyi olur.
Just like I told you, the stone can pop off at any second.
Sana söylediğim gibi. Taş her an düşebilir.
Go ahead and pop open your trunk, we'll get these cases in there so I can cross you off my list.
Hadi bagaj kapağını aç da, şu kutuları koyup, seni listemden sileyim.
Anyway, Alice, excuse me, do you mind if I just pop off to the loo?
Her neyse, Alice, afedersin mahzuru yoksa lavaboya gidebilir miyim?
You got me in to this market, you better get me out, or I'll pop your head off like a mushroom!
Beni bu borsaya sen soktun, burdan yine sen çıkartacaksın, yoksa kafanı mantar gibi patlatırım!
I will take those peanuts you're trying to pass off as testicles, and I will squeeze them so hard your eyes pop out, and then I'll feed them to you like grapes!
Ve Tanrı yardımcım olsun, onunla aynı havayı soluduğunu bile görürsem testis dediğin o fındıkları öyle bir sıkarım ki gözlerin yerinden fırlar. Sonra üzüm gibi yediririm sana.
You were just a dumb, blond... piece of tail he shot his mouth off about to all his buddies... how he plugged the good ship Molly-pop.
Sen sadece arkadaşlarına nasıI becerdiğini anlattığı aptal bir sarışındın o kadar.
All you can hear is the gun "pop, pop, pop" goes off constantly.
Aralıksız silah seslerinden başka bir şey duyamıyorduk.
I mean, you did lead her on, then race off to Tucson, then after a few weeks, when she was starting to feel a little bit better, suddenly pop back into her life again.
Kıza açıldın ve sonra onu terk edip Tucson'a gittin, haftalar sonra, kendini daha iyi hissetmeye başladığında birden yine hayatına giriverdin.
And if you pop off that snow, you can sail 20 feet down the hill with very little effort.
Ve kararın üzerinde zıplarsan yokuş aşağı en ufak bir çaba harcamadan altı metre uçmak içten bile değil.
You can even pop her head off and nuke it in the microwave!
Kafasını koparıp, mikrodalga fırında patlatabilirmişsin!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]