Something's wrong with me tradutor Turco
377 parallel translation
If there's something wrong with you let me help you.
Ben senin kardeşinim. Eğer bir şeyin varsa... bırak da sana yardım edeyim.
The whole time, ever since we sailed, something's been wrong with me.
Yola çıktığımızdan beri ters olan bir şeyler vardı.
When Kate won't pick a fight with me something's wrong.
Kate benimle dalaşmadığına göre bir terslik var demektir.
And there's something very wrong with you for thinking you can talk to me this way.
Benimle bu şekilde konuşmaya nasıl cüret edersin?
You've always thought there was something wrong with me, haven't you?
Sen hep bende yanlış bir şeyler olduğunu düşündün. Değil mi?
There's something physically wrong with me!
Bedensel bir özrüm var!
Something's wrong with me.
Benim bir sorunum var.
And when my mother heard he refused the money, she sent me to your house through the back door to say that there was something wrong with my father's head.
Ve annem onun parayı reddetdiğini duyduğunda, babamın kafadan sorunları olduğunu... söylemem için arka kapıdan beni sizin evinize yolladı.
I wonder if something is wrong with me because I feel like this.
Benimle ilgili bir şeyler yanlış olup olmadığını merak ediyorum, çünkü böyle hissediyorum.
I wonder if there's something wrong with me, I never feel like that.
Acaba bende garip bir yan mı var, hiç böyle düşüncelere kapılmam.
Bowie, something's really wrong with me, and I mean it.
Bowie, gerçekten bana bir şeyler oluyor, eminim.
Think there's something wrong with me or something?
Ben de bir sorun falan mı olduğunu düşünüyorsun?
Is there something wrong with that which you don't want me to know?
Benim istediklerim dışında bir dolaplarmı çeviriyorsunuz siz orda?
Stop acting as if there's something wrong with me or the way I'm thinking!
Düşüncelerimde ya da bende bir yanlış varmış gibi davranmayı bırak!
At the time I left, I felt that there was something wrong with me and that my son would be better off without me.
Evi terk ettiğim sırada bende bir kusur olduğunu ve oğlumun bensiz daha iyi olacağını sanmıştım.
I was thinking there must be something wrong with me because I've never had a relationship that's lasted longer than the one between Hitler and Eva Braun.
Ben de bir sorun olduğunu düşünüyordum. Çünkü Hitler'le Eva Braun'un arasındaki..... ilişkiden daha uzun bir ilişkiyi hiçbir kadınla yaşayamadım.
Hey, let me tell you something. What's wrong with talking?
Baksana, konuşmanın ne kötü yanı var?
There's something wrong with you trying to keep men off me.
Sorununun ne olduğunu bilmiyorum ama beni erkeklerden uzak tutmak istiyorsun.
Maybe, there's something wrong with me.
- Belki, bende bir sorun vardır.
Just look at me and say if there's something wrong with me.
Yüzüme bakıp bende tuhaf bir şeyin olup olmadığını söyle.
If he's interested in me, there's something wrong with him.
- Neden? Çünkü eğer benden hoşlanıyorsa, onda bir sorun var demektir.
'Cause anybody who's gotta deal emotionally with those people and can still outlive me, there's something wrong with me.
İnsanlarla duygusal olarak ilgilenen insanlar nasıl benden uzun yaşar? Hasta olmalıyım herhâlde.
Do you think there's something wrong with me?
Sence bende bir sorun var mı?
Maybe there's something wrong with me.
Belki bende bir sorun vardır.
Are you trying to tell me there's something wrong with drinking beer?
Bira içmenin kötü bir şey olduğunu mu söylemeye çalışıyorsun?
Between us I think maybe there's something wrong with me.
Aramızda kalsın ama bende bir tuhaflık olduğunu sanıyorum.
- There's something wrong with me.
- Bana bir şeyler oluyor.
There's something wrong with me.
Ben hiç iyi değilim.
I mean, if there's something wrong with that, I want you to tell me. You can... No.
Yani, eğer varsa, bana söylemeni isterim.
You can tell me right now. is there something wrong with that?
Bunda yanlış bir şey mi var?
I think something's wrong with me.
Bence bende bir sorun var.
Something is really wrong with me.
Bende gerçekten yanlış olan bir şey var. Ne olduğunu düşünüyorsun?
If there's nothing wrong with me... maybe there's something wrong with the universe.
Eğer ben de bir sorun yoksa, belki de evrende bir sorun vardır.
All my life I've felt there was something wrong with me.
Tüm hayatım boyunca, kendimde yanlış bir şeyler olduğunu düşündüm.
There's something wrong with me, Dr. Fleischman.
Bende bir sorun var, Dr. Fleischman.
Something's wrong with me.
Bir şeyler var bende.
Well - D-Do you think there's something wrong with me?
Şey, sence benimle bir sorunları var mı?
Is something the matter? Because, if something's wrong you can tell me. What's wrong with you?
Senin ne derdin var?
There's something wrong with me.
Yanlış olan birşey var bende.
Your mother thinks there's something wrong with me.
Anneniz bende bir sorun olduğuna inanıyor.
Something's wrong with me.
- İyi değilim.
Something is wrong with me and it's taking over my mind... and forcing me to say things I would never say... and do things I would never do.
Bende yanlış giden birşeyler var, birşey aklımı çeldi... ve bana daha önce hiç söylemediğim şeyler söylettiriyor... ve bana daha önce hiç yapmadığım şeyler yaptırıyor.
- There's something wrong with me.
Bende bir sorun var. Tamam.
Something's wrong with me.
Bende bir sorun var.
If there's something wrong with Mr. Brackett or Jack, then there's something wrong with me.
Eğer Bay Brackett veya Jack'te bir sorun varsa bende de var demektir.
Why does everybody keep saying there's something wrong with me?
Neden herkes, bende bir sorun varmış gibi davranıyor?
Or maybe there's something wrong with me.
Ya da belki bende yanlış olan bir şey var.
I know there's something wrong with me.
Bende yanlış giden bir şey olduğunu biliyorum.
You think something's wrong with me?
Sence bende bir sorun mu var?
Maybe there's something wrong with me.
Belki de bende bir problem vardır.
Does it sound like something's wrong with me?
Bende bir problem mi var?
something's wrong 881
something's wrong here 34
something's wrong with you 23
something's wrong with him 16
with me 1243
with men 23
something went wrong 81
something 1990
sometimes 3655
sometime 130
something's wrong here 34
something's wrong with you 23
something's wrong with him 16
with me 1243
with men 23
something went wrong 81
something 1990
sometimes 3655
sometime 130
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
something like that 1529
something's not right 271
something on your mind 83
something bad happens 16
something special 67
something is wrong 141
something wrong 855
something happened 421
something's happening 161
something like that 1529
something's not right 271
something on your mind 83
something bad happens 16
something special 67
something is wrong 141
something wrong 855