English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ T ] / Too little

Too little tradutor Turco

7,306 parallel translation
This is too little, too late, if you ask me.
Bunun için geç kaldın bana sorarsan.
But if it's just about eating too much or not exercising too little, if a calorie of sugar is no different than a calorie of broccoli, they're fine.
Ama eğer konu çok yemek az egzersiz yapmak olursa, eğer şekerdeki kalori brokolinin kalorisinden farklı değilse, o zaman sorun yok.
But isn't she too little?
Çok küçük değil mi?
Yeah, well, they can't be too happy we escaped from their little prison.
Evet, tabii. Küçük hapishanelerinden kaçtık diye mutlu olamazlar.
- She was confrontational and a little too ready with her answers.
- Fazla rahattı ve cevaplar için önceden hazırlanmış gibiydi.
And you lied a little, too.
- Ve sen de biraz yalan söyledin.
The whole evening's a little fuzzy for me, too.
Benim için de tüm gece pusluydu.
MAYBE A LITTLE TOO OVERWHELMING?
Belki de biraz fazla kuvvetliydiler?
Ali, look, he was just fucking with you because he has some twisted thing for you, and you fell for it because you're a little too trusting sometimes, but we're okay, all right?
Ali, o yine seninle dalga geçti çünkü hâlâ sende biraz gönlü var sen de bunu yedin zira bazen insanlara fazla güveniyorsun ama sorun yok, tamam mı?
A little too nice for a landlord to spend money on.
Ev sahibinin harcayacağı paraya göre fazla güzel.
You, too, you little shit.
Sen de yarak.
Captain, I don't know if this is too much but I got deputy chief Brandt this little basket of pears.
Komserim çok mu aşırı oldu acaba bilemedim ama bu meyve sepeti ile Brandt'in gözüne girebiliriz.
And of course now we bring with us that ancient lust for sugar, that ability to find even small amounts, and it's a case where we were looking for a little but now we have too much.
Bu yüzden de günümüzde geçmişimizden gelen şekere ilişkin bu kadim isteği, küçük miktarlarda bile olsa şeker bulma yeteneğimizi günümüze taşır durumdayız ve bu durum artık öyle bir noktaya geldi ki artık çok fazla şekere sahibiz.
Secrecy. You're being a little bit too much, don't you...
Biraz fazla davranıyorsun, değil mi.
I got a little too into it...
Kendimi biraz fazla kaptırmışım...
Little more ice, too.
Biraz daha buz.
Some of the boys are saying we dug a little too deep.
Çocukların bazıları biraz fazla derin kazdığımızı söylüyor.
A little too much...
Biraz fazla...
So let's give the ladies a little respect and show them that you can make an effort too.
Bu yüzden kadınlara biraz saygılı olalım ve senin de çaba sarf ettiğini gösterelim.
It's too late for that, buddy. Now just tell me what you've been saying to the DA about my little side job?
Savcılığa bu yan işimle ilgili neler söylediğini söyle.
They shot this little one down too.
Bunu da vurdular.
Maybe little arson Annie was behind this, too.
Belki Prenses Grayson da bu işe dahil olmuştur.
Well, our little Davey here was too humble to tell you that he unloaded all the trophies to the A.V.A.'s.
Küçük Davey'miz yaptığı bu ödüllerin hepsini Y.V.Ö.'ne sattığını söyleyemeyecek kadar mütevazı.
Yeah, I did a little digging too.
Evet ben de sizi biraz araştırdım.
Little man and his sister can't be too far.
Ufaklık ve kardeşi fazla uzaklaşmış olamaz.
Too little, too late.
Geçti Bor'un pazarı, sür eşeği Niğde'ye.
Taking this a little too seriously.
Bunu biraz fazla ciddiye alıyorsun.
Like to believe that people are a little too savvy these days to send money to a girl in sexy lingerie who's supposed to be in a coma.
Bu günlerde insanlar komadaymış gibi görünen seksi iç çamaşırlı bir kıza para yollamayacak kadar cimri olmuşa benziyorlar.
If I may be frank, sir, I think you're giving this kid a little too much power.
Dürüst olmak gerekirse, efendim, bence bu çocuğun eline çok fazla güç veriyorsunuz.
Well, maybe a little too seriously.
Belki çok fazla ciddiye alıyorum.
Unfortunately... this was maybe a little too grand.
Ama sanırım bu sanki biraz fazla muhteşemdi.
Aren't you a little too old for skinny jeans?
- Dar pantolon için çok yaşlı değil misin?
Samaāvaeyalala Ban.. Got a little too late..
Geç kaldığım için üzgünüm.
Yeah, maybe a little too happy.
Hatta haddinden fazla mutlu gibiler.
Aren't you a little, um, very too old?
Yaşlı değil misin?
Too bad Adalind can't be here to celebrate with a little champagne.
Adalind'in şampanyayla kutlamaya gelememesi kötü oldu.
- I guess this show got - a little bit too sexy for you. - What?
Sanırım bu şov senin için için biraz fazla seksi hale geldi.
In some ways, I feel a little awkward asking your advice, but you deal with this issue on a daily basis, too.
- Aslında tavsiyeni istemek biraz garip kaçacak. - Ama sen de her gün bu sorunla uğraşıyorsun.
A little too thoughtful.
- Biraz fazla düşünceli.
Well, your bluff was a little too good.
Blöfün biraz fazla iyiydi.
I mean, I think we're a little too old to be hiding behind ficus plants, aren't we?
Yani, sanırım ağaçların arkasına saklanmak için fazla yaşlıyız, değil mi?
Mm-hmm. Maybe a little too much, because when I looked through the recent transactions, I found a wire transfer in the amount of $ 100,000 to an off-shore account to this guy.
Belki de fazla güvenmişler çünkü son hesap işlemlerini inceleyince bu adamın offshore hesabına 100 bin dolarlık ödeme yapılmış olduğunu gördüm.
Now, look, you invested a little time in this, too, so how about... 20... $ 24?
Peki kulağa nasıl geliyor? Peki kulağa nasıl geliyor? 20... $ 24?
He's just a little bit too clever for his own good, isn't he?
Kendi iyiliği için biraz fazla zeki, değil mi?
Some people enjoy their work just a little bit too much, don't they?
Bazı insanlar kendi yaptıkları işlerden biraz fazla zevk alıyorlar, değil mi? Buyur.
And maybe something for my little favorite, too.
Belki de o sevdiğim şey ile alakalı.
Yeah, it was a little overwhelming for Angie, too.
Evet, Angie için de biraz fazlaydı.
And... this one just hit a nerve that was a little too close to home for me, that's all.
Ve... bu da bana yakın olan bir sinirime dokundu o kadar.
I've been busy, too, between this little guy
Ben de yoğundum.
Tried to. A little too much paperwork.
Denedim ama bayağı bir evrak lazım.
Someone left that screening just a little too inspired.
Doğru. Birileri filmden fazla ilham alarak ayrılmış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]