English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ T ] / Turn on the radio

Turn on the radio tradutor Turco

190 parallel translation
Oh, Joseph, will you turn on the radio?
Joseph, radyoyu açar mısın?
Not being so fortunate as to have my harp at hand, I'll turn on the radio.
Harp sahibi olma şansına sahip olamadığım için radyoyu açacağım.
- Yes, let's turn on the radio.
- Evet, radyoyu açalım.
Beda, you can take a recess from that cabbage and turn on the radio.
Beda, o lahanaya biraz ara ver de radyoyu aç bakalım.
- Wait, wait. I'll turn on the radio.
- Durun radyoyu açacağım.
- Turn on the radio.
- Ne istiyorsun?
That's for ordinary folks who have to turn on the radio and put a nickel in the jukebox.
Radyoyu açmak ya da otomatik pikaba bozuk para atmak... sıradan insanlar için.
In the morning when my husband goes to work click, I turn on the radio.
Sabah kocam işe gidince radyoyu açarım.
Doc, turn on the radio!
Doktor, radyoyu aç. Aç şunu.
Turn on the radio. We're just in time for the news.
Haberleri dinleyelim.
I don't think it's very polite of you to turn on the radio when I'm talking to you.
Seninle konuşurken radyoyu açman hiç nazikçe değil. Şimdi Wall Street'ten son haberler.
You can turn on the radio.
Radyoyu açabilirsin.
Should I turn on the radio?
Radyoyu açayım mı?
Shall I turn on the radio?
Radyoyu açayım mı?
We'll just have to turn on the radio and find out.
Radyoyu açarsak öğreniriz.
We should turn on the radio, signora.
Radyoyu açmalıyız, Signora.
Go right ahead. Turn on the radio, John!
Sağdan devam et, radyoyu aç John!
Turn on the radio.
Radyoyu aç.
Dad... may I turn on the radio?
Baba... radyoyu açabilir miyim?
I turn on the radio.
Radyoyu açıyorum.
We return to the house and turn on the radio.
Eve uğrayıp radyoyu açacağım.
All I do is turn on the radio.
Tek yapmak istediğim radyoyu açmak.
You can turn on the radio.
Sana radyoyu açayım mı?
Shall I turn on the radio?
Radyoyu açmamı ister misiniz?
Hey, grape leaf, turn on the radio.
Hey, üzüm salkımı, radyoyu aç.
Would you turn on the radio?
Radyonuzu açar mısınız?
Pierrot, turn on the radio.
Pierrot, git radyoyu aç.
Climb up and turn on the radio.
Tırmanıp radyoyu açıver.
Turn on the radio, will you?
Radyoyu aç, bakalım!
Turn on the radio?
Radyoyu mu açayım?
Well, why don't you leave the light on, or turn on the radio?
Neden ışığı yakmıyorsun? Ya da radyoyu falan aç.
I said, " Turn on the radio.
Dedim ki " Radyoyu aç.
And Maria please turn on the radio.
Ve Maria lütfen radyoyu aç.
Turn on the radio.
Radyoyu açar mısın lütfen?
Turn on the radio.
Çabuk, radyoyu aç.
Turn on the radio, what do you hear?
Radyoyu aç, ne duyuyorsun?
- Turn on the radio, what do you hear?
- Radyoyu aç, ne duyuyorsun?
Go turn on the radio in case there's more noise.
Radyoyu aç. Daha çok gürültü çıkarsa diye.
Turn on the radio!
Guy!
I'll go to his house and I'll turn on the radio.
Evet. Onun evine gideceğim ve radyoyu açacağım.
Will someone turn on the radio?
Birisi şu radyoyu açacak mı?
I'll sit in front of the tree and turn the radio on to Christmas carols and just think of you.
Ağacın önünde oturup radyoyu açacağım ve Noel şarkılarını dinleyip sadece seni düşüneceğim.
Oh, don't turn the radio on.
- Radyoyu açma. - Hoşuma gidiyor.
- I told you, turn the radio on. - I did.
- Sana radyoyu açmanı söyledim.
I'm going to take her downstairs and turn the radio on loud.
Onu aşağı indireceğim ve radyonun sesini açacağım.
Alice, turn the radio on.
Alice radyoyu aç.
Did you turn the radio on? - Yes.
- Radyoyu mu açtın?
You tell the maid to turn the radio on when Jack Benny comes on, and this automatically comes on with the radio.
Hizmetçine o saatte radyoyu açmasını söyle alet otomatik olarak açılıyor.
Find the radio and turn it on!
Şu radyoyu bul ve aç hemen!
Joycie, turn the radio on.
Joycie, radyoyu aç.
If it's on the radio, I turn it off.
Radyoda çaldığı zaman kapatıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]