You called us tradutor Turco
498 parallel translation
- You called us dead!
- Bize ölü dedin!
- You called us "kameraden".
- Bize "kameraden" diye seslendin.
You can't imagine how happy I am after you called us. Do you know?
Annemin sitemini hoş gör, seni çok sever bilirsin.
You called us the bandits
Bize katil dedin
You were saying you supposed we were all wondering why you called us.
Bizim neden sizi aradığımızı merak ediyordunuz.
You're sorry you called us monsters, aren't you?
Bizlere ucube dediğin için üzgünsün, haksız mıyım?
That's why you called us in the first place.
Bu sebeple bizi aradın ya zaten.
You called us turtles!
Bize hakaret mi ettin? !
You called us in.
Devreye girmemizi istedin.
Michael and I really have to talk to you, but you called us at a bad time.
Ne var? Seninle konuşmalıyız. Ama kötü zamanda aradın.
- You called us, sir?
- Bizi mi çağırdınız, efendim?
Oh, Mr. President... Please! Is this why you called us here?
Ah, Sayın Başkan, Iütfen bizi buraya bunun için mi çağırdınız.
I hate to sound like a broken record, but you called us.
Tekrarlamaktan nefret ederim, ama bizi aradınız.
Is that why you called us 14 times?
Bu yüzden mi on dört kere aradınız?
It was good... that you called us.
Bizi aramakla iyi ettin.
- Thank you. - The really funny thing is that years later, I found out that the family before us in the house were called Atkinson. - OK...
Tamam, teşekkürler.
Of course, no one in this so called hotel has the slightest suspicion that you've been working for us.
Bu sözde otelde hiç kimse bizim adımıza çalıştığından şüphelenmemiştir elbette.
She tell us that you called her at approximately 1 1 : 45 p.m and asked her where Mr. Beragon was.
Bize onu 11 : 45 sularında aradığınızı ve Bay Beragon'u sorduğunuzu söyledi.
He always called you that to us.
O bize sizden daima öyle bahsederdi de.
By the way, Maureen called after you left and wants us for dinner on Wednesday.
Bu arada, sen çıkar çıkmaz Maureen aradı bizi çarşamba günü yemeğe çağırdı.
When I called you to free us, you didn't open the cage.
Bizi kurtarmanı istediğimde, kafesi açmadın.
My feeling is that, well, we should put the past behind us, Bill, and since I'm going to be your guest for the next 50 years or so, well, would you mind if I called you "Dad"?
Bence, geçmişi geride bırakalım, Bill. Bundan sonra 50 yıl falan senin konuğun olacağıma göre, şey, sana "baba" dememin bir sakıncası var mı?
You consider us to be primitive because we live here in solitude, away from the so-called "real world."
biz çok ilkel gibi gözükebiliriz. çünkü burada yalnızlık içinde yaşıyoruz, uzaktaki sizin bildiğiniz sözde gerçek dünyadan.
"You tell us now that if we will let you send us away " to this place called Fort Sill, " you will feed us and care for us.
Bize, sizlerden uzaklaşıp şu bahsettiğiniz Fort Sill'de yaşamamızı ve böylece bizi koruyup besleyeceğinizi söylüyorsunuz.
You sure called a turn on Spangler coming after us.
Spangler peşimizden gelecek dediğinde haklıydın.
Don't disturb us unless you're called for.
Çağırılmadıkça, bizi rahatsız etme.
Hey you! Can you tell us, boy, where we might find a man called Talby?
Söylesene evlat, Talby adındaki adamı nereden bulabiliriz?
For us Japanese, you're Koreans, no matter what the country is called.
Memleketinize ne denirse densin biz Japonlar için sizler Korelisiniz.
All the trouble you've caused in this company, not to mention the half a million dollars you cost us by fooling around in something you called "research".
Bize yarım milyon dolara patlayan şu senin "Araştırma" dediğin şey dahil.
You know what she called us?
Bize ne dedi biliyo musun?
You should have called us... as soon as you began to suspect it was somewhere near the house.
Evin yakınlarında olduğundan... şüphelenmeye başladığınızda bize haber verseniz iyi olurdu.
You should've called us.
Neden haber vermedin?
You men are probably wondering why I've called us here together.
Muhtemelen, sizi neden burada topladığımı merak ediyorsunuz.
Did you hear that? Betty, I called us a cab.
Çıkalım buradan.
Do you realise, it's us, the so called civilized people who are responsible for their cruelty... That is not... us and our superior society.
Görmüyormusun, biziz, sözde gelişmiş toplumlar onların suçlarının kaynağı biziz... biz ve bizim üstün toplumumuz.
You could of at least gotten word back to us somehow had Mrs. Nasony called.
En azından bir şekilde bize haber verebilirdin Bayan Nasony'ye telefon açtırabilirdin.
You never called us back.
- Bizi geri aramadın.
Is why you've called us, Master.
- Bizi çağırma nedeniniz mi, efendim?
You called us The Bat People.
Bir zamanlar bizim hayatımızda onlarınkinden farklı değildi. Bize yarasa insanlar diyordunuz.
- This lad phoned us, and we called you.
- Bu çocuklar bizi arayınca biz de size haber verdik.
Have you tested the idea in Thunderbird water, and called us here for that?
ThunderTank'i suyun altında test mi ettiniz? Ve bunca yolu bunu göstermek için mi bizi çağırdınız?
One of your mechanics saw you dragging a body out of the bathroom. He called us.
Tamircilerinden biri... tuvaletten bir ceset çıkardığını görüp bizi aradı.
Dial the number you called this morning when you set us up.
Bu sabah bizi yakalatmak için aradığın numarayı.
Then you give us something called "Love In The Rinse Cycle"?
Ve sende bize "Aşk ve Rüzgar Dalgası" nı verdin.
I'll bet you even called us "beavers" on your CB radio, huh?
Telsizde bize "kunduz" dediğinize bahse girerim. Evet.
- -To love our enemy and pray for those who use us spitefully. You've got chicken-pecking Uncle Tom, so-called Negro leaders today.
Artık böyle tavuk gibi korkak zenci liderlerine ihtiyaç yok.
Hey, you guys called us down here.
Hey, bizi buraya siz çağırdınız.
Don't forget, you're the one that called us for help, buster.
Unutma, bizi siz yardıma çağırdınız ahbap.
Bart, does it strike you as odd that Uter disappeared and suddenly they're serving us this mysterious food called "Uterbraten"?
Bart, Uter ortadan kaybolduktan sonra aniden gizemli "Uter Rostosu" nu servis yapmaları sence de garip değil mi?
You should've told us she was missing when you called in.
Kayıp olduğunu bizimle ilk bağlantı kurduğunda bildirmeliydin.
Do you remember when Daddy left, how people treated us differently, even our so-called friends?
Babanızın gidişini hatırlıyor musunuz? İnsanlar bize farklı davranmıştı. Sözde arkadaşlarımız bile.
you called 151
you called me 227
you called it 55
you called her 29
you called the police 24
you called him 55
you called for me 29
you called the cops 29
you called them 20
used 73
you called me 227
you called it 55
you called her 29
you called the police 24
you called him 55
you called for me 29
you called the cops 29
you called them 20
used 73
ushna 19
use your brain 33
use it 260
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
us too 58
use your brain 33
use it 260
use your words 42
use your imagination 74
use your head 124
use me 43
used to 118
use mine 46
us too 58
use it wisely 19
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
used to be 136
use that 67
use these 22
use this one 17
use the force 25
use your power 21
use your hands 17
use your legs 22
use them 48
used to be 136
use that 67
use these 22
use this one 17