You smell nice tradutor Turco
207 parallel translation
You smell nice.
Güzel kokuyorsun.
I know all that. You're Very young, you're Very pretty, you're Very much in demand with other fellas and you smell nice.
Genç, güzel, gözdesin ve güzel kokuyorsun.
You smell nice.
Çok hoş kokuyorsun.
You smell nice.
Çok güzel kokuyorsun.
- Hmm, you smell nice.
Güzel kokuyorsun.
You smell nice and sweaty.
Hoş ve terli kokuyorsun.
You're cleaner than most of the ones we get. You smell nice.
Buradakilerin çoğundan daha temizsin.
Usagi, you smell nice.
Usagi, Güzel kokuyorsun.
Come, I'll make you smell nice.
Hadi gel, senin güzel kokmanı sağlayacağım.
You smell nice, comrade.
Güzel kokuyorsun, yoldaş.
It is. You smell nice.
Nedir bu?
- And you smell nice.
- Güzel de kokuyorsun.
- You smell nice.
- Hoş kokuyorsun.
- You smell nice. - What?
- Ne güzel kokuyorsunuz.
Red, I never thought I'd say this... but... you smell nice.
Red, bunu söyleyeceğimi hayatta düşünmezdim... Fakat harika kokuyorsun.
You smell nice, what is it?
Güzel kokuyorsun, nedir bu?
And you smell nice.
Ve sen hoş kokuyorsun.
You smell nice.
Hoş kokuyorsunuz.
- You smell nice.
- Hoş kokuyorsunuz.
I mean, you smell nice - not that I've smelt you.
Güzel kokuyorsun demek istedim. Seni kokladığımdan değil tabii.
And you smell nice.
Güzel de kokuyorsun.
You smell nice... look nice.
Güzel kokuyorsun güzel görünüyorsun.
You didn't fuck the Chink, you smell nice, you dress nice, you're polite, and you're good to your mum.
Pilici s.kmedin... güzel kokarsın... güzel giyinirsin, naziksin... ve annene iyi davranırsın.
You smell nice...
Güzel kokuyorsun.
Miss, you smell nice.
Bayan, hoş kokuyorsunuz.
- You smell nice. What is it?
- Güzel kokuyorsun, Nedir bu?
Well,'cause you are so close and you smell nice.
Şey, çünkü çok yakında duruyorsunuz ve güzel kokuyorsunuz.
You smell nice.
Çok hoş gülümsüyorsun.
You smell nice.
- Güzel kokuyorsun.
Hey, you smell nice.
Hey, hoş kokuyorsun.
You smell so nice.
Ne kadar güzel kokuyorsun.
I bet I smell as nice as you and Walter put together.
Walter ve senin toplamından daha güzel koktuğuma eminim.
Listen, you, you're having supper with nice folks... and you don't to want to smell like a mule, do you?
güzel milletle akşam yemeğini yaşıyorsun... değil mi?
You've got a nice smell about you.
Çok güzel kokuyorsun.
Have a nice trip home, and I'll call you tomorrow. Now, please, I don't want to smell you here when I get back.
Yarın ararım ve lütfen döndüğümde kokunu duymak istemiyorum.
It's her job to smell nice for you.
Güzel kokmak onun işi.
There's a nice smell of lavender about you.
Sende hoş bir lavanta kokusu var.
You don't smell very nice. Apparently.
Anlaşılan güzel kokmuyorsunuz.
You smell so nice.
Çok güzel kokuyorsun.
You smell so nice.
Çok hoş kokuyorsun.
All you have to do is look pretty smell nice and stay away from Al and those NO MA'AM idiots.
Sen sadece güzel görünüp güzel kokup ve Al'den uzak duracaksın ayrıca "KADINA HAYIR" aptallarından.
- It's nice to smell you again, Mr. Kitz.
- Tekrar kokunuzu duymak hoş Bay Kitz.
They're pretty without being presumptuous, smell nice and in 3 days you throw them out.
İddialı değil, güzel kokar ve en fazla 3 gün yaşar.
Gosh, you sure do smell nice and flowery!
Bir sürü çiçek gibi kokuyorsunuz.
You have a nice smell coming off you.
Çok güzel kokuyorsun.
Phoebe. So nice to smell you.
Phoebe, seni koklamak ne güzel.
- Nice to see you, too. Well, I smell the body.
Ben de seni gördüğüme sevindim Catherine.
you smell very nice.
çok güzel kokuyorsun.
Plus, Mr Blair had nasal polypectomies and septoplasty and his loss of smell is caused by manipulation of his sinuses and the infection, so I didn't make a mistake, and you were wrong when you said, "Nice going, Newbie."
Artı, Mr Blair'in genzindeki mukus alınmış ve septoplasti uygulanmış ve koku alma duyusunu kaybetmesinin nedeni sinüsleriyle oynanması ev enfeksiyon bu yüzden ben hata yapmadım ve sen yanıIdın bana "İyi iş çıkardın Çaylak" dediğinde.
No one stops to smell a nice flower or look at a puppy. You're absolutely right.
Kimse çiçekleri koklamıyor ya da bir köpek yavrusuna bakmıyor.
It's very nice to smell you.
Çok hoş kokuyorsun.
you smell it 16
you smell so good 38
you smell 55
you smell good 100
you smell that 128
nice 6605
nicely done 303
nice to meet you 4926
nicely 34
nicer 18
you smell so good 38
you smell 55
you smell good 100
you smell that 128
nice 6605
nicely done 303
nice to meet you 4926
nicely 34
nicer 18
nice try 940
nice job 563
nice to meet you too 134
nice to see you 972
nice one 592
nice shot 303
nice guy 145
nice shoes 81
nice and easy 314
nice meeting you 395
nice job 563
nice to meet you too 134
nice to see you 972
nice one 592
nice shot 303
nice guy 145
nice shoes 81
nice and easy 314
nice meeting you 395
nice catch 108
nice hat 67
nice talking to you 103
nice to see you again 321
nice place 288
nice car 134
nice move 87
nice to see you too 69
nice work 1264
nice dress 74
nice hat 67
nice talking to you 103
nice to see you again 321
nice place 288
nice car 134
nice move 87
nice to see you too 69
nice work 1264
nice dress 74