Bir şeyler oldu tradutor Inglês
1,232 parallel translation
Sizlere garip bir şeyler oldu mu çocuklar?
Anything strange happen to you guys?
Sen dalga geçiyordun ama gerçekten bir şeyler oldu, tamam mı? - Dinle.
You may have been joking, but something really happened, OK?
Bir şeyler oldu.
Something happened.
O dış görevde, bana söylemediğin bir şeyler oldu.
Something happened on that away mission that you're not telling me.
Ama normal uzay zaman devamlılığında... bir şeyler oldu.
But something did happen... outside the normal space-time continuum.
En azından bir şeyler oldu.
Well, something's happening.
Cathy, Bir şeyler oldu.
Cathy, something's happened.
ldo'ya bir şeyler oldu. Mesajı duyduğunda anneni ara.
Something happened to Ido, call Mom when you hear this message.
- Evet, üzgünüm Yoram gelemedim Bir şeyler oldu.
- Yes, sorry, Yoram, I can't come. Something happened.
- Erkek kardeşimle ilgili bir şeyler oldu.
Something happened with my brother.
Dün gece Dan'le bir şeyler oldu.
Something got screwed up with Dan last night.
Sabah Palmer'la ilgili bir şeyler oldu. Biliyoruz.
There was an incident with Palmer.
Bugün okulda değişik bir şeyler oldu mu JJ?
Anything interesting happen at school today, JJ?
Bir şeyler oldu.
Things happened.
Bellekleme modülüne bir şeyler oldu.
Something went wrong with the pattern buffer.
Ya da belki o ormanda bir şeyler oldu.
Or maybe something happened in those woods.
Bir şeyler oldu mu?
Anything ever happen with that?
Zavallı annesi çok üzgün, bir şeyler oldu sanıyor.
Her poor mother is so upset, she's practically delusional.
Çünkü, birkaç gün önce, şimdi herkesle paylaşmak istememe sebep olan bir şeyler oldu. Eric, bu konuda anlaşmıştık.
Because, uh, something happened a few days ago that I'd like to share with everyone.
O zaten neredeyse bir yıldır Avon'la birlikteydi sonra bir şeyler oldu.
She was with Avon for like a year... and something happened.
İçmiyorum. Bir şeyler oldu.
Something happened.
Bir şeyler oldu.
Something's happened.
Gene de iyi bir şeyler oldu.
But it's a good thing. Maybe.
- Burada bir şeyler oldu.
- Something happened here.
Bir şeyler oldu, evet.
Well, something happened, yeah.
Eski memlekette kötü bir şeyler oldu demiştin.
You said something happened, bad, in the old country.
Memleketlerinde bir şeyler oldu.
Something happened in the old country.
Dün gölde, bir şeyler oldu.
Something came up at the lake yesterday.
Hemşire, Dr. Hook'u çağırın lütfen. Kocama bir şeyler oldu.
Nurse, you need to go get Dr. Hook.
- Hey. Bir şeyler oldu.
Something came up.
"Fakat daha sonra, bir gün, bir şeyler oldu."
"But then, one day, something happened."
Dünya Ticaret Merkezi'nde bir şeyler oldu.
We have something that has happened here at the World Trade Center.
Bir şeyler oldu işte.
Oh, just something...
Kesin bir şeyler oldu.
Something must have happened.
Bir şeyler oldu. Hemen gel.
yes somethings happened Come quickly...
Gelmeden önce arkadasımın evine bir şeyler bırakmalıyım, oldu mu?
I have to drop some stuff off at a friend's house before I head over, okay? Bye.
- Morgdan bir şeyler alan oldu mu?
Some documents are missing from the archives.
- Bir şeyler oldu.
Nothing, wait for you all the time.
O zaman bu gece yemek falan yiyelim. Birlikte bir şeyler yapmayalı çok oldu.
Let's grab dinner tonight. lt's been a while since we just hung out.
- Pit'te bir şeyler mi oldu?
- Something up at the Pit?
Paso bir şeyler engel oldu.
Stuff kept coming up.
Çocukluğuyla ilgili bir şeyler yazacağı noktaya geldiğinde, içinde gizli kalmış hislerin açığa vurulmasını sağlayan bir deneyim oldu denebilir.
And sometimes I feel it happening to me you know when I m arguing with a woman or something I feel kind of shitty and crappy and I m not quite just and sometimes I sense my father s blood in me,
Bir şeyler mi oldu?
Did something happen?
Hee-Eun ve senin aranda kötü bir şeyler mi oldu?
Did something bad happen between you and Hee-Eun?
Kahretsin. bir şeyler yanlış oldu.
Damn it. Something went wrong.
İkinizin arasında bir şeyler mi oldu?
Did something happen between you two?
Ne oldu? - Echelon uydusu bir şeyler buldu.
- We had an Echelon intercept.
Birbirine uyan kıyafetler de oldu mu, bir şeyler yapılabilir.
Some matching outfits, you could have something there.
Anneannemle aralarında bir şeyler oldu.
He and Grams had a thing.
Şu an tesisteki tüm hatlar çevrimiçi oldu. Bir şeyler mi oldu?
All the terminals in the facility went online just now.
Ormanda korkunç şeyler oldu... ve Albrecht'in ölümü acı bir kayıp.
What happened back there in the forest was terrible and Albrecht's death is a severe loss.
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler yap 245
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler yapmalıyız 131
bir şeyler ye 49
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler olmalı 28
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
bir şeyler ye 49
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler olmalı 28
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldürdün 19
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
öldürecekler 16
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25
oldukça güzel 42
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25
oldukça güzel 42