English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Bu da ne be

Bu da ne be tradutor Inglês

1,046 parallel translation
Bu da ne be?
What the hell?
Bu da ne be?
What the hell was that?
Bu da ne be?
What the hell is this?
Bu da ne be?
WHAT IS THIS?
Bu da ne be?
Come on.
Bu da ne be?
What is this?
- Bu da ne be?
- What... what is all this?
Bu da ne be?
What the fuck? !
Bu da ne be?
What the devil?
Bu da ne be?
What the hell's that?
Bu da ne be?
What the fuck?
Şimdi de kadının kıyafeti kafama yapıştı.. - Oh bu da ne be?
I've got the dress stuck to my head now.
- Bu da ne be?
- What the hell is this?
- Bu da ne be? - Bir bakalım.
What the hell is that?
Bu da ne be, Büyük Perhiz Arifesi mi?
What is this, Mardi Gras?
Bu da ne demek oluyor?
What the hell was that supposed to be?
Bu da ne be?
What the hell is that?
Bu da ne böyle?
What can this be?
Bu da ne demek oluyor, tehdit mi?
What's that supposed to be, a threat?
Bu günden itibaren, bir daha birbirimizi göremeyeceğimizden her ne kadar bir kaçak olsan da son bir defa hızlıca yapsak çok memnun olurdum.
And being as we'll probably never see each other again, I'll be glad to have a last quick one with you, even though you're a fugitive.
Bu da ne sizin ne de benim işime gelir.
We might be detected. It's neither on my behalf nor yours.
Sen Hooper Caddesi'nde altı hafta boyunca ikamet edeceksin, yaşayacaksın ki bu da büyük ihtimalle, psikiyatrist ve psikolog takımı, ve uzmanlar tarafından, seninle ne yapacaklarına karar verene kadar orada altı ay geçirirsin anlamına geliyor.
You will reside, live, at Hooper Street for a period of six weeks which means you'll probably end up in there for about six months while a team of experts-psychiatrists and psychologists, team leaders key workers-decide what they think should be done with you.
Bu da ne demek oluyor?
What the hell is this supposed to be?
Ve sonra anladık ki, bu aşkı ne Houston'da, ne de Texas'ta yaşayamazdık. Laguna'ların ve Stone'ların düşman olduğu hiçbir yerde.
And then we realized... we couldn't be in love, not in Houston, not in Texas... where the Lagunas and the Stones are at war.
Bu ateşböceklerinin, ya da her ne iseler işte, etkisi olabilir mi?
Could it be those fireflies, or whatever they are?
Ve sonuç olarak, ne kadar acı verici olsa da, savunmanın talebini kabul edip, bu delili geçersiz sayıyorum.
And as a result, as painful as it may be... I must rule in favor of the defense... and rule that the evidence be excluded.
Bu da ne demek be?
What's this?
- Bu da ne ki acaba?
- What's that supposed to be?
Ne yazık ki bu da pek mümkün olmayacak.
I'm afraid that's not going to be possible either.
Bu da ne demek oluyor? Beni çıkarmanızı istemedim.
I didn't ask to be let out.
- Bu da ne demek oluyordu?
What was that supposed to be?
... böylece iğrençliğini gören her çocuğun attığı çığlık hatıralarına kazınacak her bebeğin döktüğü gözyaşı ve "Yüce Tanrım, bu da ne böyle?" diye haykıran her kadının feryadı, o mükemmel kulaklarında çınlayıp duracak.
So that every shriek of every child at seeing your hideousness will be yours to cherish. Every babe that weeps at your approach, every woman who cries out, "Dear, God, what is that thing?" will echo in your perfect ears.
Bu boka ne neden oluyor? Vietnam'da kullanılan o bomba olabilir mi?
Could it be that fire jelly from'Nam?
Bu ne? Bu da ne be?
What is this?
Beni asıl üzen ne biliyor musun bu sistemin içinde yer almaya çalıştılar ve bunu başardıklarında da sisteme olan inançlarını kaybettiler.
What kills me is that they lost the confidence in the system they are now finally qualified to be a part of.
Bu para var ya, neler gelir aklıma kazanması da az biraz kolay olsa herkesin isteğidir para kazanmak ya alın teriyle ya da yamuk yaparak ben ise kazanıyorum tokat atarak enayi dolu, başka ne yapsak geçinip gidiyoruz ne olsun be moruk kazık atmazsak aç kalacak çocuk...
( both ) Shimmy, shimmy, go-go bop Shimmy, shimmy, rock Shimmy, shimmy, go-go bop Shimmy, shimmy, rock I met a girlfriend named Triscuit
Bu para var ya, neler gelir aklıma kazanması da az biraz kolay olsa herkesin isteğidir para kazanmak ya alın teriyle ya da yamuk yaparak ben ise kazanıyorum tokat atarak enayi dolu, başka ne yapsak geçinip gidiyoruz ne olsun be moruk kazık atmazsak aç kalacak çocuk...
Shimmy, shimmy, go-go bop Shimmy, shimmy, rock Shimmy, shimmy, go-go bop Shimmy, shimmy, rock I met a girlfriend named Triscuit
Sizin bu gemiyi uçurmanız, ya da her ne yapıyorsanız onu yapmanız gerekmiyor mu?
Shouldn't you be flying this ship or whatever it is you do?
Ne bilgisayarım var ne pedikür kabiliyetim açıkta olan işler de bunlardı anlayacağın bu hafta ve gelecek hafta da sana ödeme yapamayacağız.
I can't run a computer, and I can't give a pedicure, and that's all there was, so, we won't be paying you anything this week or next.
Bu da ne böyle, iskeletor mu?
Who are you supposed to be, Boner Man?
Hiç umurumda olmazdı ama ne yazık ki bu işi idare etmek bana düştüğü için bana da rahat vermeyecektir.
But since I drew the short straw to supervise this turkey, he's gonna be all over me, too.
Kadın üstte poziyonu yavaş ve hassas ya da hızlı ve sert olabilir, erkek becerikliyse bu poziyon ideal hale gelebilir, kadın burda penisin nekadarını içine alacağını ve ne şiddette olacağını kontrol eder.
( Woman ) Woman-on-top sex can be slow and tender or hard and fast, and this is the ideal position if a man is well-endowed, as it allows the woman to decide exactly how much she is going to take and how hard she is going to take it.
Her ne kadar bu konuyu uzatmak ve bir bebek hakkında kötü bir yorumda bulunmak istemiyorsam da...
I don't want to belabor the point and far be it for me to speak ill of any child.
Bu da ne demek be?
What the fuck does that mean?
Bu da ne be...
What the fuck...?
Her ne kadar ajan Mulder'ın bu teorisi Ellens Hava Üssündeki tanımlanamayan uçan objeleri açıklamaya yardımcı olsa da bu 2 objenin gerçek yapıları ve dizaynları belirlenemedi.
Though this agent can corroborate Agent Mulder's account of two unidentifiied flying objects in the northern sky over Ellens Air Base, their exact nature or design could not be determined.
iyi zamanlar yakında bizimle olacak... Bu da ne?
Good times will be upon us very soon...
Kendi yazdığım bir şey hakkında yargıda bulunmam hoş olmaz ama şunu söylemeliyim ki... sadece bugünkü okumalardan bile, bu rolde ne kadar muazzam olacağını görebiliyorum.
Uh, I can't judge my own writing, but I must say... that just from today's reading, I can tell how brilliant you're going to be in this role.
Aman Tanrım, bu da ne!
I'll be damned!
- Bugün tarlada çalışabilecek misin? - Bu da ne demek?
Will you be able to work your shift in the field today?
Bilgi kaynaklarımız ve haber alma örgütleri Kanada'nın onu yok etmeye hazırlanıyor olabileceği konusunda duyumları bulunduğunu söylüyorlar. Zaten bu da Kanadalıları ne kadar iyi tanıdığımızı gösteren bir şey olur.
Sources in the intelligence community speculate that Canada may be preparing to terminate her, which would certainly be in keeping with what we know about the Canadians.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]