English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ K ] / Kontrol odası

Kontrol odası tradutor Inglês

1,083 parallel translation
Onların düşündükleri kontrol odasında tekim.
I'm the one in the control room they thought of.
- Beller'ın kontrol odasından ayrılma.
- So don't leave Beller operations room.
Kontrol odası, denizaltı koya giriyor.
Control room, submersible is now entering the lagoon.
B-ben kontrol odasında olacağım.
I - I'll be in the Control Room.
Sadece kontrol odası çocuklar.
Standing room only, guys.
Julie, Bates'in korumalarından bazılarını dışarı çekmesini sağlayabilirse... ana kontrol odasına sızabiliriz.
If Julie can get Bates to pull out some of his guards... we might sneak into the master control room.
Kontrol odası!
That's control!
Bir kontrol odası olmalı.
There's a control room.
Ve işte kontrol odası.
So this is the control room.
Gözlerini karanlığa alıştırmak için kontrol odasındaki kırmızı ışık yanıyor.
To get their eyes used to the darkness the control room has switched to red lights.
Kozmik bir Adem ve Havva gibi... sofistike bir kontrol odasında birbirlerine bağlanmış... bilinen en büyük ve güçlü roketin dev egzozları... kara bir boşluğun içine doğru patlarken... son duraklarına doğru savruluyorlar :
A cosmic Adam and Eve, if you will... bound together in a sophisticated nerve center... at the head of the largest, most powerful known rocket... its giant thrusters blasting into the dark void... as they hurtled towards their final destination :
Kontrol odasına gitmek istiyorum.
I want to go up to the monitoring room.
Kontrol odası sonda.
His control room is down at the end.
Tek umudumuz kontrol odası.
Our only hope is Control.
Çalışır durumda. Tim kontrol odasında bekliyor.
Tim's standing by in the control room.
Diyecektim ki, yapacağımız en iyi iş kontrol odasındaki manuel kumanda.
I'd say our best shot is, uh... is the mainframe terminal in the control room.
Görünüşe göre Sandi'nin kontrol odasına giden başka bir yol bulmalıyız.
Looks like we'll have to find another way to Sandi's control room.
Ben kontrol odasından herşeyi tamir edebilirim demiştim.
I said I could fix everything from the control room.
Sandi onu kontrol odasına gönderdi.
Sandi sent it to the control room.
Kontrol odası!
Bridge!
- Merkez kontrol odasında. Ama izinsiz içeri girenler kişiler lazer ışınlarına değerek alarm çalıştırır.
In, uh, Central Control, but any intruder will break the beams and set off the alarms.
Kontrol odası ve New York'a hazır olmadığımızı söylemek benim görevim.
It's my responsibility to tell them we won't be ready.
Kontrol Odasına git.
Go to the Control Room!
Kontrol odası, nasıl yardım edebilirim?
Hello, control room! How can I help you?
Bu teknoloji, kontrol odası Romulanların eline düşmemeli.
This control room must not be allowed to fall into Romulan hands.
Kontrol odası, sondalar, hepsini!
The control room, the probes, all of it!
Teçhizatınızı çıkarın ve kontrol odasına gelin.
Get your gear off and get to control.
- Kontrol odasına bir bakacağım.
- I'm gonna go check the control room.
Çıkmak için... kontrol odasına bir sinyal çakan dört rakam girersin.
To get out... you punch a four-digit combo that sends a signal to the control booth.
- Sen kontrol odasına git.
- You go down to systems control.
- Kontrol odası.
- Control room.
Belgeyi tamamlamadan önce kontrol odasında görmeniz gereken bir şey var.
Before completing this there is something you should see.
Kontrol odasını terk edin.
You will please leave central control.
Kontrol odasına.
Control room.
Her şey yolunda giderse, buluşma yeri kontrol odası, Alman saatine göre 18'de.
Next target : Control room. 6 : 00 p.m. German time.
Harici kontrol odasına gitmek zorundayız.
We'll have to go in at the auxiliary control room.
Görev Kontrol odasından mekiğin fırlatılışını izlememizin bir sakıncası var mı?
Do you think there'd be a problem with us watching the liftoff from Mission Control?
Kontrol odasına götürün.
Take him to control.
Tam çocukların odasını kontrol edecektim ki... bir şey beni ısırdı.
I was just about to check out the kid's bedroom when... I don't know. Something took a bite outta me.
Silahları kanıt odasından aldık ve işimiz bittiğinde yerine koyduk. Ve silahlar biz işimizi yapmadan önce el konulup fişlendiği için onları kontrol etme ihtimalleri yok.
And since they're impounded and tagged before we do our jobs, there's no way to check'em.
Odasını kontrol etmeme ne dersiniz?
What do you say we check his room?
Kontrol odasına doğru gidiyor.
Maybe I can slow him down!
Demek istediğim kontrol paneline bakarlar ve atık odasının ışığını görürlerse birşeylerin yanlış gittiğini anlarlar.
I mean, if they look at the board and see the chamber door indicators, Mac, they're gonna know something's wrong.
Tüm kontrol birimleri,... ateşleme odasındaki bilgisayardan yönetilecek.
All aspects from there on down will be automatic, run by the ground master computer here in the firing room.
Yukarıda kontrol odası var!
There's a control room upstairs.
Buradaki ve Garner'ın odasındaki telesekreterleri kontrol ettik.
Checked the tape machines at Dr. Garner's apartment and office... both here and the one on Van Ness.
Işınlama odası 3'teki tarayıcıyı kontrol etmeliyim.
I need to check the scanner in transporter room three.
Ben Sirah'ın odasını kontrol edeceğim.
I'll check the Sirah's room.
Komuta odasının dış yüzey mekanizması kontrol edildi.
Side hatch close out and white room configuration is complete.
Git yatak odasını kontrol et.
Go, check the bedroom.
"yatak odasının kapısında silahlarımızı kontrol etmek yok."
"... no more checking our weapons outside your bedroom door. "

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]