Mutlu olmalısın tradutor Inglês
689 parallel translation
Böyle hoş bir oğlun olduğu için mutlu olmalısın.
You must be happy to have such a nice son.
- Çok mutlu olmalısın.
- You must be very happy.
- Çok mutlu olmalısınız Leydi Barker.
- You must be very happy, Lady Barker.
Mutlu olmalısınız?
That you're happy.
Çok mutlu olmalısınız.
You must be very happy here.
Çok mutlu olmalısın.
You should be so happy.
Çok mutlu olmalısınız.
But you must be happy with your accomplishment.
Öyleyse mutlu olmalısın, fakat yorgun görünüyorsun.
Then you should be happy, but you seem weary.
Çok mutlu olmalısın.
How happy you must be.
Mutlu olmalısın.
You gotta stay happy.
Gerçekten mutlu olmalısınız, değil mi?
You must be really happy, aren't you? What?
Bu ıssız adanda, kendi yasak şehrinde çok mutlu olmalısın.
You must love your desert island, your Chinoiserie
Sen de mutlu olmalısın.
You should be happy too.
Sende mutlu olmalısın.
You must be happy too.
Buradan ayrıldığın için mutlu olmalısın!
You should be happy to leave this place.
En azından birbirinizi tekrar gördüğünüz için mutlu olmalısınız.
At least you've seen each other once more... you can be happy.
Mutlu olmalısınız.
You should be happy
Ölen o olmadığına göre mutlu olmalısınız.
You should feel better since it's not him.
Artık mutluyum, sen de mutlu olmalısın.
I'm happy now, and you should be too.
Haberinize gerçekten mutlu olmalısınız.
Your news must be happy indeed.
Bir insanın kaderini gerçekleştirmeye yardım ettiğin için mutlu olmalısın.
In a way you should be grateful that you were able to do your share in accomplishing the destiny of a fellow being.
- Çok mutlu olmalısınız.
- You should be very pleased.
Burada çok mutlu olmalısın.
You must be truly happy here.
Böyle güzel bir yerde yaşadığın için çok mutlu olmalısın.
You must be so happy living in such a lovely place.
- 20 yaşındasın, mutlu olmalısın.
- 20 years, you should enjoy it.
Sana özgürlüğünü verdiğim için mutlu olmalısın.
You should be happy with what I'm giving you.
Şimdi daha mutlu olmalısın.
You must be happier now
Bir gün mutlu olmalısın.
Sooner or later... you must marry.
Çok mutlu olmalısın.
You should be very happy.
Mutlu olmalısın.
You should be happy.
- Gerçekten mutlu olmalısın!
- You must be real happy!
- Yine de mutlu olmalısın. Prostat kalp atışını düzenliyormuş.
- The prostate is a disease for Popes, for Presidents, come on!
sanırım beni bulduğuna mutlu olmalısın!
I think you'll be happy to find me here
Gözün morardığı için mutlu olmalısın.
You should be happy about that black eye.
Şey, çok mutlu olmalısınız, Komiser.
Well, you should be very happy, Lieutenant.
- İlk defa eve gelmedi. - Mutlu olmalısın.
This time she didn't come home.
Anneniz yeniden evlendi diye mutlu olmalısınız.
You should be happy that your mother has remarried.
O halde burada olduğuna mutlu olmalısın.
In that case, you must be very happy to be here.
Mutlu olmalısın.
You must be happy.
Benim konumumda biri başkalarının masalarından birkaç mutluluk kırıntısı topladığı için mutlu olmalı.
Well, a person in my position must be content with picking up a few crumbs of happiness from others'tables.
Orada çok mutlu bir çocukluk geçirmiş olmalısınız.
You must have had a most happy childhood there.
Onu çok mutlu etmiş olmalısınız, bayım.
You must have made her awfully happy up there, mister.
Mutlu bir çocukluk geçirmiş olmalısın.
You must have had a happy childhood.
Çok mutlu bir akşam geçirmemiş olmalısınız.
Do I gather the evening was not an entirely happy one?
Harika biri olduğundan eminim ve seni hayatını kurtardıysa tabbi ki ona minnettar olmalı ve hayatını olabildiğince rahat ve mutlu kılacak her şeyi yapmalıyız.
I'm sure he's a wonderful boy and if he saved your life we must certainly be grateful to him and do everything to make his life as comfortable and as happy as possible.
Mutlu olmalısınız.
You ought to.
- Sen de mutlu olmalısın.
You should be happy too.
Çok mutlu bir adam olmalısın.
You must be a very happy man.
- Dünya'nın en mutlu insanı sen olmalısın.
- You should be the happiest man in the world.
- Mutlu olmalısınız!
You must be happy!
- Çok mutlu bir adam olmalısın.
- I guess you must be a very happy man. - I guess so.
olmalısın 39
mutlu yıllar 555
mutluluklar dilerim 16
mutlu ol 66
mutlu günler 26
mutlu 183
mutluluk 95
mutlu son 24
mutluyum 175
mutlu musun 338
mutlu yıllar 555
mutluluklar dilerim 16
mutlu ol 66
mutlu günler 26
mutlu 183
mutluluk 95
mutlu son 24
mutluyum 175
mutlu musun 338
mutlu olun 20
mutlu yıllar sana 161
mutlu noeller 1070
mutlu paskalyalar 22
mutluyuz 22
mutlumusun 18
mutlusun 26
mutlu noel 30
mutlu değilim 17
mutlu olmanı istiyorum 16
mutlu yıllar sana 161
mutlu noeller 1070
mutlu paskalyalar 22
mutluyuz 22
mutlumusun 18
mutlusun 26
mutlu noel 30
mutlu değilim 17
mutlu olmanı istiyorum 16