Üstünü ört tradutor Inglês
77 parallel translation
Al, üstünü ört.
Here, cover yourself.
Sadece üstünü ört.
Just cover him up.
Biraz yaprak getirip çalıları kestiğin yerlerin üstünü ört.
Just get some leaves here and cover the bare spots where the bushes been removed.
Hey, Şef, şunun üstünü ört.
Hey, Chef, put the cover on that.
Çocuğun üstünü ört.
Cover the kid.
Ve Allah aşkına, üstünü ört.
And for God's sake, cover yourself.
Arabanın üstünü ört.
Cover the car.
Kızıl olanın üstünü ört.
Cover the chestnut with a blanket.
Acele et, üstünü ört.
Hurry... the tarpaulin...
" 1, 2, 3, 4 üstünü ört.
'One, two, three o'clock four o'clock rock'-'
Ben gittiğim zaman arkamdan kapıyı kilitle, ve onun üstünü ört.
Lock the door behind me when I leave and cover him up.
üstünü ört.
Cover up.
Uyarı olması için üstünü ört.
Strung'em up, as a warnin',
- İyiyim. - İşe gitmeden önce üstünü ört.
IT'S FINE.
Sen misin Steven? Ogata, aşağı inip üzerinde "Hennessey Operasyonu" yazan herşeyin üstünü ört.
Run downstairs, put a tarp over anything that says "Hennessey" on it.
Onun üstünü ört.
Finish covering that up.
Kumsala biraz kum getir budala. Dışkının üstünü ört.
Man, you're bring sand to the beach, dumb ass.
- Önce kameranın üstünü ört.
Cover that camera first.
Vic, üstünü ört.
Vic, cover him up.
Jo, Mitchells'ın kayboluşunun üstünü ört.
Jo, cover the Mitchells'disappearance.
- Sarah, üstünü ört.
Oh, Sarah, cover up.
Bu işin üstünü ört.
Put a lid on it.
Kameranın üstünü ört çabuk!
Quick, cover the camera.
Montunla üstünü ört!
Put your fur over him
- Ört üstünü.
- Cover yourself.
- Ört üstünü!
- Cover yourself!
Yağmurluğunu alıp üstünü ört.
I didn't hear a thing.
Ört üstünü.
Cover yourself well.
Bıçaksırtı, ört üstünü.
Blade, cover him up.
Ört üstünü!
Cover yourself.
Ört üstünü.
Keep it under wraps.
- Ört üstünü, ört.
- Cover up, cover up.
"... Ama tavsiyemi dinlemelisin, yerde bir çukur kaz içinde yak ve üstünü toprakla ört, çünkü içinde şeytan var. " dedi.
"but if you'd follow my advice, you'd put it in a hole in the ground... and burn it and cover it with earth, cause the devil's in it."
- Ört üstünü.
- Then cover it up.
Ört üstünü.
Stephen, please call wardrobe.
Ben de "lanet olsun, ört üstünü" diyorum.
I said, "Damn! Can't you cover that up?" She was destroying the magic.
Ört üstünü!
Just cover her up!
Tanrı aşkına, ört üstünü.
My God, cover yourself.
Ört üstünü.
Cover yourself!
Ört üstünü.
Cover him.
Ört üstünü başını.
Cover yourself.
- Tatlım, gemiyle ört üstünü.
- Honey, cover it up with the boat.
Ört çabuk üstünü!
Cover your shame!
Ört üstünü, adamım!
Cover your shame, mon!
Ört üstünü!
Cover him!
Hadi üstünü ört.
Jimbo, cover yourself up.
Ört üstünü tekrar lütfen. Teşekkürler.
Put the sheet back over him please.
Ört üstünü!
Cover yourself!
Chester'ın üstünü havluyla ört!
Put a washcloth over Chester!
Ört üstünü başını, kızım.
Cover yourself, girl.
Anna, ört üstünü!
Anna, cover up!
ortega 24
ortağım 43
orta 70
ortak 338
ortada 27
orta boylu 16
ortadoğu 22
orta amerika 24
ortadan kayboldu 78
orta doğu 25
ortağım 43
orta 70
ortak 338
ortada 27
orta boylu 16
ortadoğu 22
orta amerika 24
ortadan kayboldu 78
orta doğu 25
ortağız 22
ortaya çık 58
orta çağ 28
ortaya çıkacaktır 16
ortaya çıkın 22
ortak mı 24
ortolani 16
üstünde 26
üstüne 19
üstüne alınma 28
ortaya çık 58
orta çağ 28
ortaya çıkacaktır 16
ortaya çıkın 22
ortak mı 24
ortolani 16
üstünde 26
üstüne 19
üstüne alınma 28