English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Benim için mi

Benim için mi tradutor Espanhol

20,537 parallel translation
Benim için mi geliyor?
¿ Eso es para mí?
Sookee, benim için mi endişeleniyorsun?
¿ Estás preocupada por mí, Sookee?
- Benim için mi?
- ¿ Esto es para mí?
Hepsi benim için mi?
¿ Son todas para mí?
Bunlar benim için mi?
¿ Las flores son para mí?
Benim partim olduğunda haklısın ve her adımda onu yola getirmek için çırpınmak zorundayım.
Esta sí que es mi maldita fiesta. Y tuve que ganármela gritando y pataleando en todo momento.
Mitchell, terapistim önünü açmamı ne kadar engellemek istese de sana yardım etmek benim için sorun değil.
Mitchell, sabes que no tengo problemas en ayudarte, a pesar de que mi terapeuta me está pidiendo que deje de concederte.
Benim için döndüler.
Vinieron a por mi.
Haydi bakalım. Wrightsville Girişimi'ne 1969'un klasiklerinden, benim de en sevdiğim, gerçek bir doğum günü ikramı olan bu canlı icraları için özel teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Un agradecimiento especial a los Wrightsville Beats por esa increíble versión del clásico de Traffic de 1969 mi favorito y un gran obsequio de cumpleaños.
Eğer onu benim penceremden bakması için zorlasaydım onu kaybederdim, o yüzden zorlamadım.
Pensé que lo perdería si trataba de hacerlo ver las cosas de mi modo así que no lo hice.
Bilmiyordum, bu yolculuğun benim için anlamını.
No sabía a donde mi viaje me llevaría.
Benim kararım, Bu adamın kendini kurtarması için bir şansın verilmesi!
¡ Mi decisión es que este hombre tendrá la oportunidad de salvarse a sí mismo!
Annem onları benim için almıştı. Ben de özledim.
Bueno, mamá las compró para mi y las extraño.
Buraya benim meslektaşım için bir tane daha.
Uno más para mi colega de aquí.
- Kimse benim için orada olmadı
- Nunca nadie ha estado para mi
Sen benim kızımsın ve etrafında kimse yok Bana aksini söylemek için.
Eres mi chica y no hay nadie alrededor que diga lo contrario
Vasim olmak istemiyorsan benim için hava hoş.
Si no quieres ser mi custodio, está bien.
Acı çeken o insanlar benim için gerçek cehennem oldular.
EI sufrimiento de esas personas se convirtió en mi infierno.
Tanrı'nın benim için özel bir gayesi varmış.
Que Dios tenía un propósito especial para mi.
Benim için Adorno hakkındaki makalemin birkaç kopyasını alabilir misiniz?
Dime ¿ podrías conseguirme una copia de mi ensayo sobre Adorno?
Bu benim evliliğim için.
Esto es por mi matrimonio.
Tatlımı aşağıya, büroya götür benim için.
Lleva al gatito a mi oficina.
Kuzenim Cornell Stokes tam durduğunuz yerde öldürüldü şu anda burada olmak benim için çok zor.
Mi primo, Cornell Stokes fue asesinado donde ustedes están parados y ya el estar aquí me duele.
Kesin benim numaramı görüyor, ama konuşmak istemediği için açmıyor.
Es obvio. Vio mi número y no contestó porque no quiere hablar conmigo.
Hem benim için anlamı olan koleksiyonumu sattıracak kadar para istemem ki.
Y no voy a pedirle tanto dinero a mi esposa... como para que venda mis preciadas posesiones.
Yaptıklarım için bağışlanmam mümkün değil. Ama sen benim hayatımı kurtardın ve bunun bir sebebi olduğuna inanmam gerek.
No puedo ser perdonado por las cosas que he hecho, pero salvaste mi vida, y debo creer que hay una razón para ello.
Son zamanlarda benim sarı çoraplarımı meth etti. Dizlerime kadar geçirdiğim çapraz bağcıklar için övdü. Bu da bana aşk-ı ilan ettiği anlamına gelir...
En efecto, celebró, no hace mucho, mis medias amarillas, y alabó mis ligas cruzadas... con lo cual se brinda a mi amor... y con cierta alusión sutil, me obliga a vestir las galas que son de su gusto.
Mühürlemek için istimal ettiğim : Benim kadınım.
Es de mi señora.
Galiba Bay Church, özel hayata saygıyı kendine istediği kadar benim için de uyguluyordu.
Creo que el Sr. Church respetaba mi privacidad de la misma forma en que me pidió que respetara la suya.
Ailem benim için bitti, Charlie.
Mi familia no existe, Charlie.
Telfi etmek için benim silahımla ateş edebilirsin.
En compensación puedes disparar con mi pistola.
Bakın Bay Price siz her zaman benim kahramanımdınız ancak bize anlatmanız gereken bir şey varsa aklanmanız için tam zamanı.
Mire, Sr. Price, usted siempre ha sido mi héroe, pero si hay algo que quiera contarnos, ahora es el momento de confesar.
Benim için, Spartalı bunu yapabilir mi?
¿ Puedes hacer eso por mí, espartano?
Daha benim için bir atom bombası gibi.
Se parece más a una bomba atómica para mi.
Hey, benim için şu kancaları geçirir misin aşkım?
Oye. ¿ Puedes apuntar esto por mi, Amor?
Benim için ise aile güçtür.
Para mí, la familia es mi fuerza.
Soylular ayaklarını benim zamanımla kapatmayı severdi ve bu ayrıcalık için de iyi para öderdi.
A los aristócratas les gustaba cubrir sus pies con mi tiempo y pagaban bien por el privilegio.
Benim için öpersin.
Despídete de él en mi nombre.
Benim için istedin mi?
¿ Pediste algo por mí?
Onu benim için sen kovar mısın?
¿ Puedes despedirlo tú en mi lugar?
Aşçı, benim damak tadımı bulmak için bayağı çaba harcadı.
La cocinera ha hecho un esfuerzo por encontrar comida de mi agrado.
Öyle işte. Onu benim için kucakla.
Sólo dale un gran abrazo de mi parte.
Benim için ise Marsilya yeterliydi.
Para mi, es Marsella.
Ve kazanırsam, anneme babamın hep benim için istediği hayatı alabilirim.
Y si gano, podré darle a mi madre la vida que mi padre siempre quiso para nosotras.
Yasal satış makbuzu oluşturup bunları sınırdan geçirilebilmek için benim huzurumda aile adınızla imzaladığınız bir yetki belgesine ihtiyacım var.
Para conseguir una factura legal de la venta y pasar la frontera, necesito una autorización firmada por usted en nombre de la familia en mi presencia.
Ama hepsini benim için yaptı.
Pero las hizo por mi bien.
- Nora için güvenli ama benim için değil mi?
Es seguro para Nora, pero no es seguro para mí?
Benim için geliyor değil mi?
Él viene por mí, ¿ verdad?
Benim için mi?
¿ Para mí?
Tarak benim arabamda bulunduğu için özür dileyenin ben olmam gerektiğini düşünüyor.
Ella piensa que soy yo la que debería disculparse solo porque resulta que el cepillo apareció en mi coche.
Doğum günümü biliyor olman yeterince süpriz oldu benim için.
Sí, bueno, me sorprende que sepas que es mi cumpleaños.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]