Daha iyi olur tradutor Espanhol
7,810 parallel translation
Dünyada kalacağına burada kalsa daha iyi olur galiba.
Saben, quizá esté peor aquí que en la Tierra.
Şu an sessize almak daha iyi olur bence.
Creo que necesitamos presionar el botón "silencio" por ahora.
Gelirsen daha iyi olur.
Será más fácil si estás aquí.
Onu yarım saat yapsak daha iyi olur.
De hecho, mejor quédense media hora.
Çamaşır makinesinden uzak durursan daha iyi olur.
Es... Es mejor si te mantienes alejado de la lavadora.
Hayır, öylesi daha iyi olur.
me parece bien.
- Daha iyi olur. - Evet.
- Será mejor que sí.
Kadınlar yaşlanınca daha iyi olur derler. İyi bir şarap veya peynir gibi.
Sabes, dicen que las mujeres se ponen mejor con la edad, como un buen vino o... o queso.
- 6 ay daha iyi olur diyorum.
Estoy diciendo que quizá seis meses sean mejor.
- Yine de benimle gelmen daha iyi olur.
Aun así, será mejor si viene conmigo.
Bence protokolleri gözden geçirmemiz daha iyi olur.
Creo que deberíamos repasar los protocolos más pronto que tarde.
Bir torba kokainle yakalanırsam yalnız olmam daha iyi olur.
Si me llegan a atrapar con 1 / 2 k de cocaína... Será mejor que vaya solo.
Ölse daha iyi olur diyorsun, değil mi?
Cree que es mejor que lo maten, ¿ cierto?
Yani, o zaman, benim için mutlu olmaya devam edebilirsin ama bence kendin için mutlu olmaya başlasan daha iyi olur, çünkü seni geri alıyorum.
Bueno, puedes seguir alegrándote por mí, pero puedes empezar a alegrarte por ti, porque te llevo de vuelta.
Siz ve kardeşinizle konuşurken David dışarıda Theresa'yla beklese daha iyi olur.
Probablemente sea mejor si David espera afuera con Theresa mientras hablamos con usted y con su hermano.
Gerçi demir içeren bir şeyler yemen daha iyi olur, değil mi?
Aunque probablemente deberías consumir un poco de hierro, ¿ no?
Bu gece daha iyi olur.
Esta noche estará mejor.
birlikte yemek yeriz... Teşekkürler ama babam burada kalsa daha iyi olur.
Luigi, gracias pero es mejor que dejemos a papá aquí tranquilo.
- Şimdi gitseniz daha iyi olur.
- Mejor ahora que luego.
Sizin burada kalmanız daha iyi olur.
Será mejor para usted que se quede aquí.
İnsan kaynakları ile konuşsanız daha iyi olur.
¿ Por qué no habla con recursos humanos?
Daha iyi olur.
Bueno, se pone mejor.
Bilmesen daha iyi olur diye düşünüyordum.
Pensé que sería mejor si tu no sabías.
Nasıl daha iyi olur?
¿ Cómo podría ser eso mejor?
- Daha iyi olur.
- Mucho mejor.
İlk önce onunla konuşman daha iyi olur.
Mejor habla con él primero.
Yanımda iş getiremezsem Sibirya'ya gitsem daha iyi olur çünkü bu şehirde asla iş bulamam.
Lo que significa que si no puedo traer negocio conmigo, lo mismo me valdría mudarme a Siberia porque nunca voy a encontrar trabajo en esta ciudad.
Belki gitmesek daha iyi olur.
Quizás no deberíamos irnos.
- Sürpriz bir şekilde gelirse daha iyi olur diye düşündüm.
He creído que quizás el elemento sorpresa ayudaría.
Belki kendi kiliseni kursan daha iyi olur.
Deberías comenzar tu propia iglesia.
Yarın sabah 9 : 00'da yüz yüze konuşsak daha iyi olur.
Es mejor si hablamos en persona... Mañana a las 9 : 00 a.m.
Hatta o adamla 1 buçuk metre daha iyi olur.
En realidad, con ese chico, mejor algo más de un metro.
Belki size başka birisi baksa daha iyi olur.
Creo que traeré a otra persona.
Belki de zamanımızı senden konuşarak geçirmek daha iyi olur.
Quizás nuestro tiempo estará mejor empleado hablando de ti.
Belki onun yerine o engelleyicileri dağıtımdan kaldırsak daha iyi olur.
Quizá, en cambio, debamos sacar estos disruptores de circulación.
Seçmenlerime yardimci olmaktan hep mutluluk duyarim ama yarin ofisime gelsen daha iyi olur.
Bueno, siempre estoy dispuesto a ayudar a mis electores, pero tal vez puedas venir a mi oficina.
Seni yendiğimde hangi zafer dansını yapsam daha iyi olur?
¿ qué baile de la victoria debería hacer? ¿ Este? ¿ O este?
Sağlam tutuklamalar yaparsan daha iyi olur ve hızlıca.
Será mejor que haga grandes arrestos... y rápido.
Yardımını kabul etsen daha iyi olur gibi.
Quizá deberías aceptar su ayuda.
Sana çok daha iyi bir şey versem nasıl olur?
¿ Y si te doy algo mejor?
"Big Johnson 19"'u götürsem muhtemelen daha iyi şansım olur.
Tengo más posibilidades que vaya a ver... "Big Johnson 19" o lo que sea.
Yani söylemeye çalıştığım şey şu ki biraz daha bekleyip Grimm olmaması, olmasından daha mı iyi bir görsek iyi olur.
Así que lo intento decir es que quizá deberíamos darle un poco de tiempo para ver si no ser un Grimm es mejor que ser uno.
Bu listeye bir sanatçı daha ekleseniz iyi olur.
Bueno, mejor añade también a los artistas a la lista.
- Yalnız konuşsak daha iyi olur.
- Deberíamos hablar en privado.
Şu an kafama kurşun sıksan iyi olur çünkü sıkmazsan ikinizden birini bir daha görürsem eğer...
Mejor que me metas una bala en el cerebro ahora porque si no lo haces y alguna vez vuelvo a ver a alguno de ustedes...
Bir daha yapmasa onun için iyi olur yoksa benden iyi bir dayak yer.
Lo de siempre. Mejor para él... si no, como hay Dios que le rompo la crisma.
Kendi etrafında kıvrıla kıvrıla oluşan bir yumaktan daha iyi labirent sembolü mü olur?
¿ Qué mejor símbolo de nuestro Laberinto que una línea recta... envuelta alrededor y alrededor de sí misma?
Daha iyi. Umarım soluk borun kangren olur da gırtlağına delik açarlar!
Bien. ¡ Espero que se te infecten las putas napias y te entre gangrena!
Yüz yüze konuşmamız daha iyi ve güvenli olur.
Es mejor que hablemos en persona, y más seguro.
- Cinayetten daha önemli bir şey olsa iyi olur.
Espero que sea por un asesinato. No, ojalá.
Daha çok silah dağıtımcısı desek iyi olur.
Más bien se trata de redistribuir las armas.
daha iyi olurdu 21
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi mi 68
daha iyi ya 37
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi mi 68
daha iyi ya 37