Dayan biraz tradutor Espanhol
1,081 parallel translation
İyileşeceksin, beni duyuyor musun? Dayan biraz.
Vas a ponerte bien, ¿ me oyes?
Dayan biraz.
Aguanta.
Dayan biraz.
Ya termino.
Oh, Tanrım. Dayan biraz!
¡ Cielos, sujétate!
Dayan biraz. Ve sakın aşağı bakma.
¡ No te sueltes y no mires hacia abajo!
Dayan biraz!
Sujetate!
Haydi oğlum! Dayan biraz!
- Vamos. ¡ Mantén la delantera!
Dayan biraz!
¡ No te rindas!
Dayan biraz oğlum.
Aguanta, hijo.
- Geliyor. - Tamam, dayan biraz.
- Aguanta.
Dayan biraz.
¡ No te sueltes!
Dayan biraz, dostum!
Aguanta, amigo.
- Dayan biraz, Wade!
Vamos, hombre.
- Dayan biraz, Rocky!
Rocky.
Dayan biraz. Olamaz.
- Sólo aguanta un poco más.
Bonnie, dayan biraz, oldu mu?
Bonnie, aguanta un poco, ¿ sí?
Biraz dayan.
los esperaremos aquí rice.
Biraz daha dayan.
Espera.
Kurtulacaksın. Biraz daha dayan.
Vas a sobrevivir.
Biraz daha dayan.
Aguanta.
Biraz daha dayan.
¡ Sólo aguanta ahí!
Biraz daha dayanın!
¡ Aguanten, idiotas!
Biraz daha dayan. Yardım yolda.
Jim... sólo un poco más.
Claire, biraz daha dayan.
Claire, aguanta un poco.
Biraz daha dayan.
Solo aguanta, ¿ de acuerdo?
- Dediği gibi Henry, biraz daha dayan.
Como él dijo, Henry, solo aguanta.
Biraz sarsıntıya dayanıklıyız, Picard.
Estamos acostumbrados a los seísmos.
O zaman biraz dayanıklı ol.
Ponte un chiquito dura, entonces.
- Dayan biraz!
- Aguanta!
- Dayan biraz.
- Espera.
- Tamam, biraz daha dayan!
- Bien, aguanta!
Biraz dayan.
Aguántame.
Urbane Wool'un biraz yukarısında, ki, dünyadaki en sıcak yerlerden biri olduğunu belirteyim, nem, kesinlikle dayanılmaz orandaydı.
Estábamos a unas millas de La Urbana, que, por cierto, es uno de los lugares más calientes del mundo. La humedad era absolutamente insoportable.
Biraz daha dayan, tamam mı?
Sólo ten paciencia, ¿ sí?
Biraz daha dayan Bruce.
Aquí estoy, Bruno.
Biraz daha dayan.
Resiste.
Biraz daha dayan!
¡ Aguanta un poco más!
Biraz daha dayan, tamam mı?
Procura aguantar. ¿ Vale?
Biraz daha dayan!
¡ Tú siempre tienes hambre! De acuerdo una última vez...
Dayanıklılık ve uyum biraz zaman alabilir... ama bir saat içinde yürüyebilirsin.
La resistencia y la coordinación pueden tardar un poco pero deberías poder caminar en menos de una hora.
Biraz daha dayan, bebeğim.
- Aguanta.
Maçtaki rakibim düşündüğümden biraz daha dayanıklıydı.
Mi oponente era un poco mas fuerte de lo que habia pensado.
Biraz daha dayan.
Sólo un segundo más.
Dayan biraz, o kadar ağır olamaz.
¡ Sonríe! Espera. No pesa tanto.
Biraz daha dayan.
Sólo un poco más.
Biraz daha dayan.
Sólo un poquito más.
"Neredeyse geldin. Biraz dayan. Yer kaymaya başlıyor altından."
"Ya casi vais a terminar y la tierra empieza a temblar".
Biraz dayan Adam!
Adam.
Biraz daha dayan!
¡ Espera un momento!
Biraz daha dayan.
Sigue así.
Tanrım, biraz daha dayan!
¡ Oh, Dios, resiste!
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
biraz dinlen 152
biraz daha var 16
biraz daha dayan 42
birazdan görüşürüz 75
biraz bekle 203
biraz daha kal 33
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelirim 80
birazdan gelir 64
biraz daha var 16
biraz daha dayan 42
birazdan görüşürüz 75
biraz bekle 203
biraz daha kal 33
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelirim 80
birazdan gelir 64