English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Demek öyle

Demek öyle tradutor Espanhol

7,018 parallel translation
O ne demek öyle? Ne var yani 24 yaşındaysa, güzelse kendi dairesi, arabası, havalı bir işi varsa?
¿ Y qué si ella tiene 24 años, es hermoso, tiene un apartamento y un coche?
Demek öyle.
Eso es.
Demek öyle, gitmelerine izin vereceğim.
De acuerdo, solo me voy a olvidar de eso.
Demek öyle.
Supongo que sí.
Demek öyle.
Entiendo.
Demek öylece ayrılıp, Güney Amerika'da mutlu mesut bir aile olacaktınız öyle mi?
¿ Ustedes se iban a ir y solo será una gran familia feliz en América del Sur?
Demek öyle.
¿ Con que sí?
- Demek öyle.
Eso pensaba.
- Öyle mi demek? Kaç öğrenci katıldı?
¿ Cuántos estudiantes se presentaron?
Demek ilacın yüzünden oldu, öyle mi?
Oh. Asi qu-que, eso fue tu medicina, huh?
- Öyle, ne demek oluyorsa artık.
- Sí, lo que sea que eso signifique.
Annene Jabbar'ın vaftizinin hayatının en güzel anlarından biri olduğunu söylediğinde öyle mi demek istedin?
- de tu vida?
- Öyle demek istemedim.
- Manténgase alejado de mí.
Demek, her müvekkilde, her davada benimle mücadele edeceksin öyle mi?
Así que, ¿ vas a luchar conmigo con cada cliente, en cada caso?
- Ben öyle demek istemedim.
- No quise decir que lo sea.
- Aklındaki öyle kalmışım demek.
Sí, el recuerda lo que quiere recordar.
Öyle demek istemedim, tamam mı?
Yo no y apos ; t significa decir que, ¿ de acuerdo?
Ne demek tam öyle değil?
¿ Qué quieres decir con "no en realidad"?
Demek öyle?
¿ Está usted ahora?
Demek sadece yapmak istemediğin bir şeyi söylemediğimde liderin oluyorum, öyle mi?
¿ Soy el líder hasta que les pido que Hagan algo que no quieren?
- Öyle demek istemedim Meredith.
No estoy diciendo eso Meredith.
- Hayır, öyle demek istemedim.
- No, no me refiero a eso.
- Öyle demek istememiştim.
- No es lo que quise decir.
- Ne demek o öyle?
¿ Qué?
Öyle demek istemediğini biliyoruz.
Sabemos que no lo decías en serio.
Öyle demek istemedim.
No quise decir eso.
- Öyle demek istemedim.
- No quería hacerlo.
Öyle demek istemedim...
No quería decir...
Öyle demek istemediğini biliyorum yalnızca bu kaçışı bir süredir planlıyordum ve tüm umutlarım bir anda yıkıldı.
Sé que no lo decías para ofender. Es solo que... He estado planeando esta huida durante un tiempo, y ver todas mis esperanzas irse al infierno en un instante es...
Demek Philip son zamanlarda çok yatıya kalıyor öyle mi?
Así que últimamente Philip se ha estado quedando mucho a dormir.
Öyle demek istemedim.
No quise decir eso. No quise decir eso.
Hayır, hayır, öyle demek istemedim.
Oh, no, no, eso no es lo que estaba tratando de decir.
George sana tüm bunları dedi demek, öyle mi?
George te dijo todo eso, ¿ no?
Öyle demek Tab.
No digas eso, Tab.
Ben öyle demek istememiştim.
Mira, eso no es lo que dije.
Öyle demek. Belki de baştan bana doğruyu söyleseydiniz, bunun yerine Edward Wickes'i uydurdunuz...
Quizás si me hubiese dicho la verdad desde el principio, en vez de inventar a Edward Wickes...
Hayır, öyle demek istemedim.
No, no quería decir eso.
Aslında demek istediğim öyle tanışmıştık.
Sí, de hecho así fue como nos conocimos.
Öyle leydim. Kendini kalkana aldın demek istemiyorum, tam tersi.
No quiero decir que trates de protegerte, por el contrario, pero necesito toda la historia.
Evet, Lois. Ne demek istiyorsun öyle sen?
Si, Lois, ¿ que estás diciendo?
Söylediklerim için üzgünüm. Öyle demek istemedim.
Siento lo que dije, no quería...
Çözdün demek, öyle mi?
¿ Finalmente lo descubriste?
Bence öyle demek.
Creo que así es.
Benim demek istediğim, kafan o kadar dumanlıyken bilincin hâlâ nasıl açık anlamadım. Farkında bile olmadan kendini havaya uçabilirsin. Üstelik havaya uçmakla da kalmazsın öyle bir yere çakılırsın ki, çok fena acıtır.
Lo que trato de decirte es que con esa fumada no sé cómo sigues consciente, puedes prenderte en cualquier momento tanto si lo has planeado como si no y una vez que ardas no arderás un poco arderás mucho y la otra cosa importante que te tengo que decir es que duele.
- Öyle demek istemedim.
- Quiero decir...
Öyle demek istememiştim.
Por favor, perdóname. No pretendía decir lo que dije.
Öyle demek istemedim.
No pretendía decir eso.
- Öyle demek istemedim.
No quise decir eso.
Şşt. Öyle demek istemedi.
No lo dice en serio.
Demek beni istiyorsunuz öyle mi?
Entonces ustedes ¿ me involucrarían?
- Öyle demek istemedim.
Eso no es lo que yo dije.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]